Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 23/02/2015 gününde verilen dilekçe ile mirasta denkleştirme, terditli tenkis talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davalı yönünden davanın reddine, dahili davalı yönünden karar verilmesine yer olmadığına dair verilen 17/03/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07/09/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

    E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, denkleştirme ( terekeye iade), aksi takdirde tenkis istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince denkleştirme (terekeye iade) talebinin reddine, tenkis talebinin kabulüne karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Tenkis (indirim) davası, miras bırakının saklı payları zedeleyen ölüme bağlı veya sağlar arası kazandırmaların (bağış) yasal sınırına çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili, yenilik doğurucu (inşai) davalardandır. Tenkis davasının, dinlenebilmesi için öncelikli koşul; miras bırakanın ölüme bağlı veya sağlar arası bir kazandırma işlemi ile saklı pay sahiplerinin haklarını zedelemiş olmasıdır. Saklı payların zedelendiğinden söz edilmesi ise kazandırma konusu tereke ile kazandırma (temlik) dışı terekenin tümüyle bilinmesiyle mümkündür. Tereke miras bırakının ölüm tarihinde bırakmış olduğu mal varlığı kıymetleri ile iadeye ve tenkise tabi olarak yaptığı kazandırmalardır....

    Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava şekil, ehliyet, muvazaa bakımından geçersizlik, muvaza nedeniyle hisse devrinin iptali, denkleştirme, tescili olmadığı taktirde tenkisi talebine dayalı olarak açılan davada, dava dilekçesine ekli belgeler de incelendiğinde, devrediliği öne sürülen mal varlığı hakları olan ticari şirket hisselerinin 6102 sy TTK'da tanımlanmış olmasının davayı ticari dava kılmayacağı, davacının davasına dayanağının temelinin miras bırakandan intikal eden mirasçılık haklarına dayandığından, genel ilke olarak görevli mahkemenin belirlenmesindeki temel ölçütün davaya konu mal varlığı haklarını oluşturan unsurların niteliği olmayıp, mirasçıların hukukunu zedeleyen mal varlığı haklarına yönelik şekil, ehliyet, muvazaa bakımından geçersizlik, mirasta iade ve denkleştirme, tenkis talepli işlemler olup olmadığı hususu olup, bunu değerlendirme görevinin 6100 sy HMK'nın 2.maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesine ait olduğu, davanın genel hükümlere göre Asliye Hukuk...

      B)DAVALININ CEVABININ ÖZETİ: Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle, davacı tarafın muris muvazaası, mirasta denkleştirme ve tenkis taleplerinin yasal şartlarının oluşmadığını, ayrıca mirasta denkleştirme ve tenkis taleplerinin taşınmazın aynına yönelik talepler olmayıp para alacağı talebi olduğunu, bu yüzden taşınmazların uyuşmazlık konusu sayılmayacağını, davacıların herhangi zararının doğmasının söz konusu olmadığını, tapu kaydına tedbir konulmasının davalıların zararına sebep olduğunu, bu nedenle tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir. C)İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Nazilli 1. Asliye Hukuk Mahkemesi 27/09/2021 Tarih 2021/55Esas sayılı ara kararı ile"...İhtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine" karar verilmiştir. D)İSTİNAF NEDENLERİ: Davalılar vekili istinaf dilekçesinde, davanın niteliği itibari ile davanın parasal alacağa ilişkin olduğunu, ihtiyati tedbirin kaldırılması taleplerinin reddine ilişkin ara kararın kaldırılmasını talep etmiştir....

      -KARAR- Dava, mirasta iade, olmazsa tenkis isteğine ilişkindir. Toplanan delillerden, tüm dosya içeriğinden mirasbırakanın ... .... .... .... .sında 87.606,44TL parasının olduğu 17.10.2002 tarihinde mirasbırakanın hesabının kapatıldığı ve bu paranın davalı ... hesabına aktarıldığı anlaşılmaktadır. Her ne kadar... .... . kayıtlarının ele geçirilememesi üzerine davalıya yemin teklif edilmiş, davalı da yemini eda etmiş ise de, bilahare... .... . kayıtları ile mirasbırakanın hesabındaki paranın davalının hesabına geçirildiği sabit olmuştur. Bu durumda yemine değer verilemeyeceği açıktır. ./.. Bilindiği üzere; TMK’nın 669. maddesinde ‘yasal mirasçılar, mirasbırakandan miras paylarına mahsuben elde ettikleri sağlar arası karşılıksız kazandırmaları, denkleştirmeyi sağlamak için terekeye geri vermekle birbirlerine karşı yükümlüdürler hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda davalı mirasçı değildir....

        Dava dilekçesi ve yargılama sırasında davacı vekili tarafından yapılan açıklamalara ve dosya kapsamına göre davacı murisin verdiği para ile yapılan 5 katlı binanın bulunduğu ve davalı adına kayıtlı olduğu iddia edilen 90 parsel sayılı taşınmaz tapusunun iptali ile mirasçılar adına tescili istemine ilişkin ise de anlatılan olaylardan davanın hukuki sebebinin mirasta denkleştirme olduğu ve bu nedenle mirasta denkleştirme hükümleri içinde değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmıştır. Bu nedenle bu kapsamda taraf delilleri toplanarak sonucuna göre bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.06.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi...

          Medeni Kanunun 503. maddesi gereğince sabit tenkis oranı belirlenirken tenkise konu kazandırma miktarı olarak davalıların saklı paylarını aşan kısım esas alınmalıdır (Özuğur Aliihsan, Tenkis, Mirasta Denkleştirme ve Muvazaa Davaları, 2. Bası, Ankara, 2002, s. 82, 150, 273; Gençcan Ömer Uğur, Miras Hukuku, 5. Baskı, Yetkin Yayınları, Ankara, 2021, s. 723; Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 28.12.2006 tarih, 10293-18540 sayılı; 13.06.2006 tarih, 2005/20202 Esas, 2006/9371 Karar sayılı; Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, 03.11.2003 tarih, 2003/13875 Esas, 2003/14811 sayılı kararları). Oysa hükme esas alınan bilirkişi raporunda, tenkise konu kazandırma miktarından davalıların saklı payları düşülmeden sabit tenkis oranı hesaplanmıştır. Öte yandan, tenkis davalarında davalılar arasında mecburi dava arkadaşlığı olmadığından her bir davalı yönünden sorumlu olduğu miktar belirlenerek ayrı ayrı hüküm kurulması gerekmektedir (Özuğur Aliihsan, Tenkis, Mirasta Denkleştirme ve Muvazaa Davaları, 2....

            Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 10.04.2017 tarihinde verilen dilekçeyle mirasta denkleştirme olmadığı takdirde tenkis talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 13.02.2020 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davacılar vekili tarafından talep edilmiştir. Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki mirasta denkleştirme terditli tenkis davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 18.04.2019 gün ve 2016/9041 Esas, 2019/3588 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Mahkemece verilen karar, Dairemizce yasal ve hukuki dayanakları gösterilmek suretiyle bozulmuş olup, karar düzeltme istemi HUMK’nun 440. maddesindeki nedenlerden hiçbirisine dayanmamaktadır. Bu nedenle yerinde olmayan istemin reddi gerekmiştir....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki mirasta denkleştirme, olmazsa tenkis davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 14.06.2017 gün ve 2015/18373 Esas - 2017/5083 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Mahkemece verilen karar, Dairemizce yasal ve hukuki dayanakları gösterilmek suretiyle bozulmuş olup, karar düzeltme istemi HUMK’nun 440. maddesindeki nedenlerden hiçbirisine dayanmamaktadır. Bu nedenle yerinde olmayan istemin reddi gerekmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu