Terekeye iade istemli davaların tüm mirasçılar tarafından birlikte yürütülmesi veya terekeye temsilci tayini suretiyle yargılamaya devam edilmesi gerekir. Ne var ki eldeki davada davacı, alacağın terekeye iadesini talep etmeyip miras hissesi oranında tahsil talebinde bulunduğundan ve elbirliği hükümlerinin geçerli olduğu terekeye ilişkin bir mirasçının miras payı oranında alacak talep etme hakkı bulunmadığından davanın aktif husumet ehliyeti yokluğu nedeniyle usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir. (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nin 2017/2596 Esas- 2019/1665 Karar sayılı ilamı ve Yargıtay 11....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/12/2021 NUMARASI : 2020/531 ESAS, 2021/838 KARAR DAVA KONUSU : Muris Muvazaasına Dayalı Hisse Oranında Tapu İptal ve Tescil İkinci Aşamada TMK 669 Maddesine Dayalı Mirasta Denkleştirme Sonucu Terekeye İade KARAR : Samsun 1....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/471 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacılarının T1 ve T2 davalılarının T6 ve T7 olduğu, dava konusunun murise ait 19 adet dairenin vekalet görevini kötüye kullanmak suretiyle satılması nedeniyle, 685.000,00 TL'nin yasal faizi ile birlikte terekeye iadesi davası olduğu, Ankara Batı 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/337 esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği, yargılamanın bu dosya üzerinden devam ettiği, mahkemece verilen ara karar ile terekeye temsilci tayini için davacılara yetki verildiği görülmüştür. Mahkemece, muris Hayriye Andiçen'in terekesini Ankara Batı 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/337 Esas sayılı ve bu dosya ile birleşen Ankara Batı 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/471 Esas sayılı dosyasında temsil etmek, hak ve menfaatlerini gözetmek üzere, mirasçılardan T1'in temsilci olarak atanmasının uygun olduğu kanaatine varılarak davanın kabulüne karar verilmiştir....
-KARAR- Dosyanın tereke temsilcisinin vekaletinin temini ve terekeye temsilci tayinine ilişkin mahkeme kararının kesinleşmiş suretinin dosya arasına alınması bakımından yerel mahkemesine iade edildiği ve yerel mahkemece anılan mahkeme kararının kesinleşmediği tespit edilerek dosyanın iade edildiği görülmektedir. Belirtilen duruma göre, çekişme konusu miras bırakan E...terekesine davacı ...'ın temsilci tayinine ilişkin Sincan Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2010/468 Esas, 2010/659 Karar sayılı dosyasının kesinleşmesi beklenerek, kesinleştikten sonra kesinleşme şerhinin yeraldığı hükümden bir suretin dosya arasına alınması, Daha sonra tereke temsilcisinin, tereke temsilcisi sıfatıyla davacı vekiline verdiği vekaletnamesinin temin edilerek dosyaya eklenmesi, Geri çevirmeyle istenilen hususların eksiksiz yerine getirilip getirilmediği denetlendikten sonra gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 01.03.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Mahkemece, belirlenen süre zarfında paylaşma davası açılmadığı ve de haklı bir itiraz ileri sürülmediği, bir kısım davalılar vekilince açıldığı beyan edilen 2014/1382 Esas sayılı davanın ise karar celsesinden bir gün önce 08.10.2014 tarihinde açılmış bulunduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalılar vekili temyiz etmiştir TMK'nın 644. maddesi gereğince “Bir mirasçı, terekeye dahil malların tamamı veya bir kısmı üzerindeki elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesi isteminde bulunduğu takdirde sulh hâkimi, diğer mirasçılara çağrıda bulunarak belirleyeceği süre içinde varsa itirazlarını bildirmeye davet eder. Elbirliği mülkiyetinin devamını haklı kılacak bir itiraz ileri sürülmediği veya mirasçılardan biri belirlenen süre içinde paylaşma davası açmadığı takdirde, istem konusu mal üzerindeki elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesine karar verilir....
Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı terekeye iade talepli tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup, mahkemece temlikin mal kaçırmak amaçlı olmadığı gerekçesi ile davanın reddine dair verilen kararın istinaf edilmesi üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince terekeye temsilci atanması ile davacının davayı takip yetkisinin kalmadığı gerekçesi ile davacının istinaf başvurusunun HMK'nın 352. maddesi gereğince usulden reddine karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2016/433 Esas 2016/744 Karar sayılı ilamı ile mirasbırakan ...'in terekesini temsil etmek üzere ...'ın tereke temsilcisi olarak atanmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, Türk Medeni Kanunu'nun 640. maddesi uyarınca terekeye temsilci atanması durumunda, davanın tereke temsilcisinin veya bu sıfatla vekil kıldığı avukatın huzuru ile sürdürülmesi gerektiği tartışmasızdır....
Bilindiği üzere; terekeye karşı yapılan mülkiyetten kaynaklanan haksız fiil niteliğindeki muris muvazaası ve el atmanın önlenmesi gibi davaların dışında ehliyetsizlik, vekalet görevinin kötüye kullanılması, hata-hile-gabin vs. gibi hukuki nedenlere dayalı davalarda terekeyi temsil eden tüm mirasçıların bir arada hareket etmek suretiyle davayı birlikte açmaları, ayrıca, mirasçılardan birisinin terekeye iade şeklinde dava açması halinde de tüm mirasçıların davada muvafakatlarının sağlanması, aksi takdirde terekenin atanacak temsilci marifetiyle davada temsil edilmesi ve yürütülmesi gerekeceği (TMK 640 md.) tartışmasızdır. Eldeki davada, mirasbırakanın ölüm tarihi itibariyle terekesinin elbirliği mülkiyetine tabi olduğu ve davacı dışında başka mirasçılarının bulunduğu sabit olup, davacı tarafından ehliyetsizlik ve vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuki sebebine dayalı olarak 3. kişiye karşı miras payı oranında açılan davanın dinlenme olanağı bulunmamaktadır....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taşınmazların devrine ilişkin akit evraklarında kayıtsız şartsız bağışlandığının yazılı olması nedeniyle murisin terekeye iade kastının olmadığı, altsoyun denkleştirme alacağında görevli mahkemenin Aile Mahkemesi olduğu gerekçeleriyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Davacılar vekili, istinaf başvurusundaki gerekçelerin yanı sıra murisin terekeye iade kastının ispatlanamadığını ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, mirasta denkleştirme terditli altsoyun denkleştirme alacağı istemine ilişkindir. 2....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince, "...Davacının talep ettiği miras payı oranında altın ve paranın tereke kapsamında olduğu zira mirasçılar arasında miras paylaşım sözleşmesinin olduğu davacı tarafça ispat edilemediği, terekede tüm mirasçıların elbirliği ile malik olduğu o halde davanın terekeye iade şeklinde açılması ve terekeye iade şeklinde açılması halinde tüm mirasçıların muvaffakatinin sağlanması, aksi takdirde terekenin atanacak temsilci marifetiyle davada temsil edilmesi ve yürütülmesi gerekeceği kaldı ki iş bu dava terekeye iade şeklinde açılmadığından yargılamaya devam edilmesi mümkün olmadığından davacının davasının usulden reddine..." şeklinde karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
Mahkemece verilen önceki karar Dairemizin 2016/3791 esas ve 2016/6208 karar sayılı ve 11.04.2016 tarihli ilamı ile bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyulmuş, bozma ilamı doğrultusunda davacılara diğer mirasçıların davaya muvafakatlerinin sağlanması ya da terekeye temsilci atanmasını talep etmek üzere kesin süre verilmiş, davacılar vekili mahkemeye UYAP üzerinden gönderdiği mazeret dilekçesinde terekeye temsilci tayini için Halfeti Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2017/1 esas sayılı dosyasında dava açılmış olduğunu bildirmiş, bu dosyada verilecek kararın bekletici mesele yapılmasını ve meslekî mazeretinin kabulüne karar verilmesini istemiştir....