Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğünün 2000/2442 esas sayılı icra takibine ilişkin belgelerin incelendiği, murisin terekesinin pasifinin aktifinden fazla olduğu, miras bırakanın ölüm tarihinde ödemeden aciz içinde olduğu ve bu nedenle terekenin borca batık olduğunun açık olduğu, bu nedenle, muris T7'in ölüm tarihi 11/03/2012 itibariyle tüm aktif ve pasifleri ile mirasçılarına geçen terekesinin borca batık olduğu, davacılar yönünden mirasın hükmen reddi koşullarının oluştuğu, davacılar, mirasçının mirasın hükmen reddine engel teşkil eden TMK.nun 610/2. maddesinde sözü edilen tereke mallarını kendisine mal edinme durumunun gerçekleşmediği bildirilerek davacıların davasının kabulüne karar verilmiştir....

Terekesi gerçekten borca batık olan müteveffaların mirasçıları bu yolu izlemektedirler. Ancak davacılar 3 aylık süre içerisinde herhangi bir dava açmamıştır. Davacı miras bırakanın terekesinin ölüm anında borca batık olduğunu iddia etmesine ve bu durumdan da o tarihte haberdar olduğunun kabulü zorunlu olduğuna göre; ancak müteveffanın ölümünden uzunca bir zaman geçtikten sonra mirasın hükmen reddi davasını açması hayatın olağan akışına aykırıdır. Kanaatimizce davacılar, haklarında girişilmiş olan takibi semeresiz bırakmak için mirasın hükmen reddedilmiş sayılması gerektiğini savunmaktadır. Mirasın hükmen reddedilmiş sayılabilmesi için ise Yargıtay kararları ile şekillenmiş birçok şart bulunmakta olup, mirasın hükmen reddedildiğini ispat şartı davacıya düşmektedir. 3.Münferiden murisin ölüm anında malvarlığının bulunmaması yahut da hakkında girişilmiş olan icra takiplerinin bulunması terekenin borca batık olduğunun hükmen tespiti için yeterli değildir....

Ölüm tarihi itibariyle, murisin tüm malvarlığı terekenin aktifini, tüm borçları ise terekenin pasifini oluşturur. Terekenin pasifinin aktifinden fazla olması terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla da terekenin borca batık olduğunu gösterir (TMK m. 605/2). Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde terekenin borca batık olduğu kabul edilir. Aksi halde terekenin borca batık olup olmadığı, murisin malvarlığı bulunup bulunmadığının usulüne uygun olarak bankalar, trafik tescil müdürlüğü, vergi daireleri, belediyeler ve ... müdürlüğü v.b. kurum ve kuruluşlardan sorulması, murisin alacak ve borçları zabıta marifetiyle de araştırılarak aktif malvarlığı ile takibe konu borç miktarı gözönünde tutularak aktif ve pasifinin tereddüde neden olmayacak şekilde belirlenmesi gerekmektedir....

    Kanunda bu konuda aksine bir düzenleme bulunmadığına göre, HMK'nın yürürlüğe girmesinden sonra terekenin borca batık olduğunun tespitine, "mirasın hükmen reddine" ilişkin olarak açılacak davalarda davanın değerine bakılmaksızın asliye hukuk mahkemesi görevlidir. Bu durumda uyuşmazlığın, asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ..... 1.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 05.06.2015 gününde oy birliğiyle karar verildi....

      Davalı SGK vekili istinaf dilekçesinde özetle; murisin ölümü ile terekenin bütün aktif ve pasifi ile mirasçılarına geçeceğini, murisin vergi, prim vb. borçları da terekenin pasifi içerisinde olup terekeye dahil olduğunu, ölüm tarihi itibariyle, murisin tüm malvarlığı terekenin aktifini, tüm borçları ise terekenin pasifini oluşturacağını, terekenin pasifinin aktifinden fazla olmasınin terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla da terekenin borca batık olduğunu gösterdiğini, mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan somut davada terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerektiğini, icra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde terekenin borca batık olduğunun kabul edildiğini, aksi halde terekenin borca batık olup olmadığı, murisin malvarlığı bulunup bulunmadığının usulüne uygun olarak bankalar, trafik tescil müdürlüğü, vergi daireleri, belediyeler ve tapu müdürlüğü v.b. kurum ve kuruluşlardan sorulması, murisin alacak ve borçları zabıta marifetiyle de araştırılarak...

      Davanın vekil aracılığı ile açılması halinde, vekilin, Türk Medeni Kanununun Velayet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletname sunması zorunludur. Mirasın hükmen reddine karar verebilmek için, miras bırakanın terekesini oluşturan aktif ve pasifinin murisin ölüm tarihi itibariyle araştırılması ve terekesinin açıkça borca batık olup olmadığının saptanması gereklidir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde, terekenin borca batık olduğu kabul edilir. Aksi halde terekenin borca batık olup olmadığı, murisin malvarlığı bulunup bulunmadığının usulüne uygun olarak bankalar, trafik tescil müdürlüğü, vergi daireleri, belediyeler ve tapu müdürlüğü vb. kurum ve kuruluşlardan sorulması, murisin alacak ve borçları zabıta marifetiyle de araştırılarak aktif malvarlığı ile takibe konu borç miktarı gözönünde tutularak aktif ve pasifinin tereddüte neden olmayacak şekilde belirlenmesi gerekmektedir....

      Türk Medeni Kanunu’nun 605/2 maddesi hükmü gereğince mirasın hükmen reddine (terekenin borca batık olduğunun tespitine) ilişkin talepler, süreye tabi olmayıp mirasçıların iyiniyetli ya da kötüniyetli olmalarının bir önemi bulunmamaktadır. Murisin ödemeden aczi ölüm tarihine göre belirlenir. Ölüm tarihi itibariyle, murisin tüm malvarlığı terekenin aktifini, tüm borçları ise terekenin pasifini oluşturur. Terekenin pasifinin aktifinden fazla olması terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla da terekenin borca batık olduğunu gösterir (TMK m. 605/2). Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde terekenin borca batık olduğu kabul edilir....

        Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, murisin ölüm tarihi itibariyle terekesinin açıkça borca batık olup olmadığının ve mirasçıların terekeyi kabul anlamına gelen işlemler yapıp yapmadıklarının araştırılması gerekmektedir. Türk Medeni Kanununun 605/2 maddesi hükmü gereğince mirasın hükmen reddine (terekenin borca batık olduğunun tespitine) ilişkin talepler, süreye tabi olmayıp mirasçıların iyiniyetli ya da kötüniyetli olmalarının bir önemi bulunmamaktadır. Murisin ödemeden aczi ölüm tarihine göre belirlenir. Ölüm tarihi itibariyle, murisin tüm malvarlığı terekenin aktifini, tüm borçları ise terekenin pasifini oluşturur. Terekenin pasifinin aktifinden fazla olması terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla da terekenin borca batık olduğunu gösterir (TMK m. 605/2). Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir....

          İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek inceleme yapılmıştır. Dava, TMK'nın 605/2. maddesinde yer alan mirasın hükmen reddi (terekenin borca batık olduğunun tespiti) isteğine ilişkindir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki mirasın hükmen reddi davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 03.03.2016 gün ve 2015/14446 Esas ve 2016/2715 Karar sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, terekenin borca batık olduğunun tespiti hukuksal nedenine dayalı olarak TMK'nun 605/2. maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi davasıdır. Davacılar vekili, müvekkillerinin miras bırakanı ...’ın 27.03.2011 tarihinde vefat ettiğini, terekesinin borca batık olduğunu, mirasın hükmen reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini talep etmiştir. Mahkeme, davanın kabulüne karar vermiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir....

            UYAP Entegrasyonu