Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar (mirasçıları) aleyhine 17.08.2011 gününde verilen dilekçe ile terekeye temsilci atanması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 03.09.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... (mirasçı) vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, TMK'nın 640/3 maddesi uyarınca terekeye temsilci atanması isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile ...’in terekesine ...'nın temsilci olarak atanmasına karar verilmiştir....

    Mirasçılardan biri veya bir kaçının isteği üzerine hakim mirasın paylaşımına kadar görev yapmak üzere miras ortaklığına bir temsilci atayabilir. Türk Medeni Kanunu'nun 431. maddesi uyarınca vasi tayinindeki usul kayyım ve tereke temsilcisi için de uygulanır....

    Yargıtay İlamı ve tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, terekeye temsilci atanması istemine ilişkindir. Mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiştir. Miras ortaklığında mirasçıların birlikte hareket etmeleri zorunluluğu, işlemleri, kullanım ve idareyi birlikte yapmaları, mirasçılar arasında anlaşmazlık bulunması veya bu konularda anlaşamamaları halinde miras ortaklığı adına gerekli işlemleri yapmak, dava açmak, açılmış veya açılacak davaları tatip etmek üzere Medeni Kanunumuz paylaşmaya kadar miras ortaklığına bir temsilci atanması olanağı sağlamıştır (TMK md. 640 ). Mirasçılardan biri veya bir kaçının isteği üzerine hakim mirasın paylaşımına kadar görev yapmak üzere miras ortaklığına bir temsilci atayabilir. Miras ortaklığının temsilci atanması isteğinde husumet miras bırakanın tüm mirasçılarına yöneltilmelidir....

    Davacının, yüzölçümünde eksilme olduğunu iddia ettiği taşınmazın tapuda davacının annesi ...adına kayıtlı olduğu ve kayıt malikinin 2010 yılında öldüğü, taşınmazda ... mirasçılarının iştirak halinde malik oldukları görülmektedir. Tereke adına üçüncü şahıslara karşı açılacak davaların, tüm mirasçılar tarafından birlikte açılması veya tamamının davaya muvafakat etmesi yahut terekeye temsilci atanması suretiyle davaya devam edilmesi zorunludur. Hal böyle olunca; davacıya, diğer paydaşların davaya muvafakatlerini sağlanması veya murisi ... terekesine temsilci atanması için süre verilmeli, verilen süre içerisinde muvafakat alınmaması veya terekeye temsilci atanması için gerekli işlemlerin yapılmaması halinde davanın usulden reddine karar verilmeli; muvafakatlerin alınması veya terekeye temsilci atanması halinde, yargılamaya devamla sonucuna göre karar verilmelidir....

      Bilindiği üzere, Türk Medeni Kanunu'nun 640. maddesi uyarınca terekeye temsilci atanması durumunda, davanın tereke temsilcisinin veya bu sıfatla vekil kıldığı avukatın huzuru ile sürdürülmesi gerektiği tartışmasızdır. Tereke temsilcisinin atanması ile mirasçıların terekeyi temsil ve davayı takip yetkisi ortadan kalkmaktadır. Başka bir söyleyişle, mirasçıların davayı takip yetkisi sona erer ve bununla bağlantılı olarak da hükmü temyiz ... miras şirketini temsilen tereke temsilcisine geçer. Somut olayda, davacı ...'in yargılama sırasında ölmesi nedeniyle terekesine temsilci atanmış, Daire kararı tereke temsilcisine 25.09.2022 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen tereke temsilcisi tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmamıştır. Bu nedenlerle davayı talep yetkisi bulunmayan mirasçı ...'...

        Somut olayda İzmir 7.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2016/216 Esas sayılı dosyası üzerinden görülmekte olan tapu iptali ve tescili davasında terekeye temsilci atanması talebi ile ilgili davanın kabulüne, T7'nın tereke temsilcisi olarak atanmasına karar verilmiş olup, davalılar T3 ve T6 vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İzmir 7.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2016/216 Esas sayılı dosyası üzerinden görülmekte olan tapu iptali ve tescili davasında verilen yetkiye istinaden terekeye temsilci atanması davasında mahkemenin terekede mal varlığı bulunup bulunmadığını araştırma yükümlülüğü bulunmamaktadır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 04.01.2013 gününde verilen dilekçe ile terekenin tespiti istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 01.04.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Davacı, terekenin tespiti yanında HMK'nın 640. maddesi uyarınca 17.10.2012 tarihinde vefat eden muris ...'un miras şirketine temsilci atanmasını istemiştir. Mahkemece, terekenin tespitine dair talebin kabulü ile terekeye temsilci atanmasına ve terekenin resmi tasfiyesine ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir....

          Mahkemece belirtilen durum karşısında, terekeye yeni bir temsilcinin atanıp atanmadığı araştırılarak, yeni bir temsilci atanmış ise, bu temsilciye veya varsa vekiline gerekçeli kararın tebliğ edilmesi gerekmektedir. Terekeye yeni bir temsilci atanmamış ise, mahkemece davacı tarafa yetki verilerek tereke temsilcisinin atanması sağlanmalıdır. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan şekilde işlem yapılıp, eksiklikler tamamlandıktan ve gerekli temyiz süresi de beklendikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Yargıtay’a yeniden gönderilmek üzere dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 12/03/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi....

            DAVA TARİHİ : 10.08.2011 HÜKÜM/KARAR : Davanın Kısmen Kabulü 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; Davacılardan ...'ın (T.C. No: 11644700362) 05.04.2015 tarihinde vefat ettiği, Germencik Sulh Hukuk Mahkemesinin 2020/324 E., 2021/434 K. sayılı 01.07.2021 tarihli ilamı ile mirasın henüz taksim edilmediği anlaşıldığından mirasçıların talepleri ve menfaatleri doğrultusunda ...'ın 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 640 ıncı maddesinin 3 üncü fıkrası gereğince terekeye temsilci tayinine karar verildiği, kararın 12.10.2021 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 640 ıncı maddesi uyarınca terekeye temsilci atanması durumunda, davanın tereke temsilcisinin veya bu sıfatla vekil kıldığı avukatın huzuru ile sürdürülmesi gerektiği tartışmasızdır. Dava dosyası içerisinde ve UYAP ile oluşturulan elektronik ortamda davacı tarafı temsil eden Avukat ...'...

              Medeni Kanunu'nun 640 ıncı maddesi uyarınca terekeye temsilci atanması durumunda, davanın tereke temsilcisinin veya bu sıfatla vekil kıldığı avukatın huzuru ile sürdürülmesi gerektiği tartışmasızdır. Tereke temsilcisinin atanması ile mirasçıların terekeyi temsil ve davayı takip yetkisi ortadan kalkar. Başka bir söyleyişle, mirasçıların davayı takip yetkisi sona erer ve bununla bağlantılı olarak da hükmü temyiz hakkı miras şirketini temsilen tereke temsilcisine geçer. Somut olayda, elbirliği (iştirak) halinde mülkiyet söz konusu olduğundan terekeye temsilci atanmış, gerekçeli karar tereke temsilcisine 03.11.2022 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen tereke temsilcisi tarafından temyiz isteminde bulunulmamıştır. KARAR Açıklanan sebeplerle; Davacılar vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine, Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, 12.10.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu