Tenkis iddiası TMK.nun 571/3.maddesi gereğince def’i yoluyla her zaman ileri sürülebilir. Tenkis def’i, zamanaşımı sürelerine bağlı olmaksızın her zaman ileri sürülebilir. Bu durumda, mahkemece; davacıların tenkis talepleri ile ilgili olarak inceleme yapılarak, oluşacak sonucu göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir." gerekçesi ile bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde davacıların saklı paylarına el atılmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’nun raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR- Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir....
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, TENKİS Taraflar arasında görülen tapu iptal tescil, olmadığı takdirde tenkis davası sonunda yerel mahkemece tenkis isteğinin kabulüne ilişkin olarak verilen karar taraf vekillerince yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hâkimi ............................ raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal tescil; mümkün olmadığı takdirde tenkis isteğine ilişkindir. Mahkemece, tapu iptal ve tescil isteğinin reddine; tenkis isteğinin kabulüne karar verilmiştir. Toplanan deliller ve dosya içeriği ile, çekişme konusu taşınmazın mirasbırakan tarafından 24.08.2004 tarihli Düzce 3....
Mahkemece, davacının vasiyetnamenin iptali isteğinde bulunmadığı, vasiyetnamenin kesinleştiği, bu halde davacı mirasçılıktan çıkarıldığından mirasçılık sıfatının kalmadığı ve tenkis isteyemiyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, davacının... 1. Noterliği’nin 15.07.2002 tarih ve 12044 yevmiye no’lu vasiyetnamesi ile mirasçılıktan çıkarıldığı, eldeki davada davacı tarafından anılan vasiyetnamenin iptali istenmeyip, münhasıran tenkis isteğinde bulunulduğu, ne var ki 4721 sayılı TMK’nın 511/1. maddesinde; ‘’Mirasçılıktan çıkarılan kimse, mirastan pay alamayacağı gibi; tenkis davası da açamaz....
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne, 43.541,94 TL tenkis bedelinin davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece tahsil edilecek toplam tenkis bedelinin, davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiştir. Ne var ki, teselsül ancak yasadan veya sözleşmeden doğar. Tenkis davası için yasada, teselsüle yer verilmediği gibi bu yolda sözleşme yapılması da mümkün değildir. O halde mahkemece, tenkis bedelinin davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesi isabetsizdir. Diğer taraftan, 1086 sayılı H.U.M.K'nun 388/son ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297/2. fıkrası uyarınca hükmün sonuç kısmında, taraflara yüklenen borç ve tanınan haklar açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde tek tek açıkça gösterilmelidir. Mahkemece hükmün sonuç kısmında, davalılardan her birine yüklenen borç açıkça gösterilmediğinden, bozma sebebine göre sair hususların incelenmesi de mümkün bulunmamaktadır....
O zaman davalıdan tercihi sorulmak ve 11.11.1994 günlü 4/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca sür'atle dava konusu olup sabit tenkis oranına göre bölünemeyen malın, karar tarihindeki rayice göre değeri belirlenmeli ve bu değerin sabit tenkis oranıyla çarpımından bulunacak naktin ödetilmesine karar verilmelidir.”...
tenkis isteğinin kabulünün isabetsiz olduğu” belirlenerek bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda tapu iptal ve tescil ve tenkis isteğinin reddine, taşınmaz üzerindeki binanın mülkiyetinin murise aidiyetinin tespitine, tapu kütüğüne şerh düşülmesine, davacının murisin katkısına istinaden davalıya karşı şahsi hak ileri sürmekte muhtariyetine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVATÜRÜ:TENKİS Taraflar arasında görülen tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar taraf vekillerince yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; KARAR- Dava, tenkis isteğine ilişkindir.Davacı, mirasbırakanı ...'...
İlk derece mahkemesince, öncelikle garanti bankasından çekilen para dahil edilmeksizin murisin terekesinin tespiti ile sabit tenkis oranının belirlenmesi, dava konusu taşınmazların karar tarihine en yakın değerlerinin tespit edilerek ve sabit tenkis oranına göre davacıların tenkis alacağının belirlenmesi ve buna göre karar verilmesi için kararın kaldırılmasına yargılamaya devam edilmek üzere dosyanın kararı veren mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TENKİS Taraflar arasında görülmekte olan tenkis davası sonucunda verilen hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle; duruşma için belli edilen gün ve saatte temyiz eden davalılar vekili Avukat ... geldi. Aleyhine temyiz istenilen taraftan gelen olmadı. Gelenin yüzüne karşı duruşmaya başlandı. Sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmanın bittiği bildirildi. Süresi içinde inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle "çekişmeli 92 sayılı parseldeki 3 numaralı bağımsız bölüm hakkında açılan tenkis davasının zamanaşımına uğramış olduğunun dikkate alınmaması, önceki hüküm davacılar tarafından sadece 92 sayılı parseldeki 3 numaralı bağımsız bölüm yönünden temyiz edilmiş olup, fabrika yönünden bir temyiz bulunmaması nedeniyle muris tarafından satılan fabrika nedeniyle davalı ...'...
Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan 2002/774 Esas, 2003/291 Karar sayılı davada, dava konusu 561 (yeni 20841 parsel) ve 624 parsel sayılı taşınmazlardaki bağımsız bölümler yönünden davanın kabulle sonuçlanıp davacıların miras payı oranında iptal ve adlarına tescile karar verildiği, kararın 18.02.2004 tarihinde kesinleştiği, davalı ... vekili tarafından yargılama sırasında 01.06.2004 tarihinde verilen dilekçe ile, anılan tapu iptal ve tescil davası sonucu verilen kabul kararının kesinleşmesi üzerine oluşan duruma göre tenkis definde bulunulduğu anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere; 4721 Sayılı Türk Medeni Kanununun 471/son maddesi uyarınca “Tenkis iddiası, def'i yoluyla her zaman ileri sürülebilir.” Ne var ki mahkemece, davalı ... tarafından yargılama sırasında ileri sürülen tenkis defi hakkında inceleme ve değerlendirme yapılmadan karar verilmiştir....