WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dolayısıyla evlilik birliği temelinde sarsılmış (TMK m.166/1) ve eşler bu sonuca eşit kusurları ile sebep olmuşlardır. Bu yüzden, taraflardan birinin evlilik birliğinin sarsılması (TMK m.166/1) hukuki sebebiyle açtığı boşanma davasında, şayet çok uzun süreli fiili ayrılık kanıtlanıyorsa boşanmaya karar verilmelidir. Bu arada, TMK'nun 166/son maddesinde belirlenen üç yıllık fiili ayrılık süre şartı da göz ardı edilmeyerek, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığının kabulü için, en az üç yıl ve daha uzun süreli ayrılıkları, “çok uzun süreli fiili ayrılık” olarak kabul etmek gerekir. Eldeki davada yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davacı kadının evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle (TMK m.166/1) boşanma davası açtığı, davalının cevap dilekçesi sunmadığı, duruşmalara katılmadığı, mahkemece, fiili ayrılığın tek başına boşanma sebebi olamayacağı gerekçesiyle, davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır....

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 02/10/2019 NUMARASI : 2018/733 ESAS-2019/795 KARAR DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; Her iki tarafın ikinci evlilikleri olduğunu, müvekkilinin önceki eşinden iki erkek çocuğu olduğu ve çocukların Ankara’da ikamet ettiğini, davalının ise iki çocuğu olduğu ve birlikte yaşadıklarını, müvekkilinin evliliğinden beklentisinin huzur olduğunu, tek tasarrufu olan kooperatif yoluyla alınan evini kayıtsız şartsız eşine devrettiğini, müvekkilinin davalı eşinin iki çocuğuyla birlikte yaşayıp, çocuklara kendi çocuğu gibi davrandığını, davalı çocuklarını ihmal etmekte bir sakınca görmediğini, müvekkilinin çocukların yemekleri ile kusursuz ilgilendiğini, müvekkilinin rahatsızları nedeniyle...

    Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; "Davalının derdestlik itirazının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davalının sadakat yükümlülüğün aykırı davranışı nedeni ile ayrı bir boşanma davası açtıklarını, evlilik birliğinin güven sarsıcı davranış nedeni ile temelinden sarsılmasına dayanan boşanma davası olduğunu, Mahkemeniz 2018/821 esas sayılı dava dosyasında karşı boşanma dava nedenimiz evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olup, bu dava ile diğer davanın dayanakları farklı olduğunu,, derdestlik itirazının reddi ile bildirmiş olduğumuz delillerin toplanmasını talep ettiklerini, karşı tarafın delil dilekçesindeki aleyhe hususları kabul etmediklerini beyan etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece;6100 Sayılı HMK.nun 114/1- ı maddesi uyarınca derdestlik nedeniyle, dava şartı yokluğundan, davanın usulden reddine karar verilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı tarafından, her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflarca karşılıklı olarak açılan ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK m. 166/1) hukuki sebebine dayalı boşanma davalarının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda; kocanın, bağımsız konut temin etmediği, birlik görevlerini yerine getirmediği, ailesinin eşini aşağılamasına sessiz kaldığı ve babası ile birlikte davranarak eşine fiziksel şiddet uygulamaya çalıştığı, kadının ise eşine hakaretler ettiği ve bir miktar parasını cebinden habersizce aldığı, meydana gelen ve evlilik birliğini temelinden sarsan bu olaylarda kocanın ağır kusurlu olduğu gerekçesiyle kocanın boşanma davasının reddine, kadının karşı boşanma davasının ise kabulüne karar verilmiştir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Asıl dava evlilik birlikteliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanma, birleşen dava evlilik birlikteliğinin temelinden sarsılması ve zina sebebiyle boşanmaya ilişkindir. İlk derece mahkemesince asıl boşanma davasının ve davalı birleşen davacının evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma talebinin kabulüne karar verilmiş, evlilik birlikteliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma kararı verilmiş olduğundan zina nedeniyle açılan boşanma davasında karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm tesis edilmiştir. Davalı birleşen davacı erkek, birleşen dava dilekçesinde hem evlilik birlikteliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma sebebine, hem de zina nedeniyle boşanma sebebine dayanmış, talebini kademelendirmemiştir....

      Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından; kusur belirlemesi ve reddedilen tazminat talepleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Dava; erkek tarafından açılan Türk Medeni Kanunu'nun 166/1 maddesine dayalı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davası, birleşen dava ise kadın tarafından açılan Türk Medeni Kanunu'nun 166/1 maddesine dayalı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasıdır....

        Tüm dosya birlikte değerlendirildiğinde; tarafların,18/06/2007 tarihinde resmi olarak evlendikleri, bu evliliklerinden 18/07/2008 d.lu Efe isimli bir müşterek çocuklarının olduğu, taraflarca karşılıklı olarak, karşı eşin kusurlu davranışları ile evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı, TMK'nun 166/1- 2 maddesi uyarınca, davacı-karşı davalı erkek vekili dava dilekçesinde özet ile; "kadının evlilik birliğine uyum sağlamaya çalışmadığını, yükümlülüklerini yerine getirmediğini, başka erkekler ile telefonda görüşmeler yaptığı, Hüseyin isimli erkek ile ilişki kurarak sadakatsiz davrandığını, bu olaylar nedeni ile evi terk ettiği, ayrı evde yaşama, kadının 0505 413 22 .. ve 0537 998 69 .....

        TL aldığı, eşi ile birlikte yaşadığı, aylık 800,00. TL kira ödediği erkeğin de; mali müşavirlikte çalıştığı, 2.800,00. TL ücret aldığı, aylık 800,00. TL kira ödediği, mal varlığının olmadığının belirlendiği anlaşılmıştır. İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; kadın tarafından açılan asıl davanın kabulü ile TMK'nun 166/1- 2 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanmalarına, kadının, tedbir-yoksulluk nafakası talebinin reddine, kadın lehine boşanma nedeni ile 10.000,00....

        Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Türk Medeni Kanunu'nun 166/1. ve 166/4. maddesi uyarınca ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenlerine dayalı olarak açılan boşanma davasının yapılan yargılaması sonunda, ilk derece mahkemesince, taraflar arasında ortak yaşamın kurulduğundan bahisle, davanın reddine karar verilmiştir. Hükme karşı davacı erkek tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve bölge adliye mahkemesi, davacı erkeğin evlilik birliğinin temelinden sarsılması (m. 166/1) hukuki nedenine dayalı talebinin incelenmediğinden bahisle, istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermiştir. Hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmiştir....

          DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkili ile davalının 2005 yılında evlendiklerini bu evliliklerinden 2 müşterek çocuklarının bulunduğunu, davalı kadının müvekkilini sürekli olarak boşanmak ile tehdit ettiğini, davalı kadının bir erkek ile sürekli telefon görüşmesi yaptığını öğrendiğini, ailelerin araya girmesi ile barıştıklarını, sonrasında davacı müvekkilinin dayısının evde olduğu bir gün davalının bir erkek ile tablet vasıtasıyla görüntülü konuşurken davacı müvekkilinin gördüğünü, davalı kadının delili engellemek amacıyla tabletin kırıldığını, davacı müvekkilinin yaptığı araştırmada davalı kadının üzerine kayıtlı 7- 8 hattın olduğunu, davalı kadının Merzifon CBS'nin 2019/2971 Sor....

          UYAP Entegrasyonu