WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile)Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma ve Mal Paylaşımı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından reddedilen maddi tazminat talebi ve manevi tazminatın miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Mahkemece boşanmaya neden olan olaylarda davalı erkeğin sadakatsiz davrandığı bu nedenle ağır kusurlu olduğu kanaatine varılmış, davacı kadının çalıştığı gerekçe gösterilerek kadının maddi tazminat talebinin reddedildiği anlaşılmıştır. Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesi mevcut veya beklenen bir menfaati boşanma yüzünden haleldar olan kusursuz ya da daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceğini, 186. maddesi, eşlerin evi birlikte seçeceklerini, birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılacaklarını öngörmüştür....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacı-davalı kocanın kendi boşanma davasına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Kocanın kadının boşanma davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; *Türk Medeni Kanununun 166/1-2 maddesi uyarınca; Boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir....

      Dosya kapsamı ve toplanan delillere göre, dava, 4721 sayılı TMK'nun 202 ve devam maddeleri gereğince kabul edilen yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejiminden kaynaklanan ve TMK'nun 231, 232, 235 ve 236. maddeleri gereğince açılan katılma alacağı isteğine ilişkindir. TMK'nun 235. maddesi gereğince eşler arasındaki mal rejiminin sona erdiği sırada mevcut olan mallar tasfiyeye tabi tutulur. Aynı Yasanın 225/2 maddesi göre taraflar arasındaki mal rejimi evliliğin boşanma nedeniyle sona ermiş olması halinde boşanma ile sonuçlanan dava tarihinden geçerli olmak üzere sona erer. Yasanın bu düzenlemesi ile kanun koyucu, eşler arasında boşanma davası ile birlikte eşlerin ayrı yaşama hakkı bulunduğundan mal rejiminin boşanma davasının devamı süresince askıda kalacağını ve ancak boşanma kararı verilmesi ve bu kararın kesinleşmesi halinde geçmişe etkili olarak sona ereceğini öngörmüştür....

        İlk Derece Mahkemesince yapılan sosyal ve ekonomik durum araştırılmasına göre, erkeğin; emekli olduğu, aylık 1.500,00.TL emekli maaşı aldığı ayrıca sürücü kursunda eğitici olarak çalıştığı, aylık 1.000,00.TL gelir elde ettiği, miras kalan evinin olduğu, kira vermediği, başkaca araç ve mal varlığının olmadığı, kadının da; ev hanımı olduğu, geliri ve mal varlığının olmadığı, babasının evinde yaşadığının belirlendiği anlaşılmıştır. İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; kadın tarafından TMK'nun 166/1- 2 maddesince açılan boşanma davasının kabulüne, tarafların TMK'nun 166/1 maddesine göre evlilik birliğinin temelden sarsılması nedeni ile boşanmalarına, davacının Maddi ve Manevi tazminat istemlerinin reddine, dava tarihinden kararın kesinleşmesine kadar tedbir, kararın kesinleşmesinden itibaren kadın için aylık 250,00.TL yoksulluk nafakasına, boşanma nedeni ile 5.000,00.'...

        GEREKÇE :Dava TMK 162 ve 166/1md.gereğince boşanma ve ferileri talebinden ibarettir. HMK 355 nci maddesi gereğince istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Tüm dosya kapsamı ile; Mahkemece kadın kusursuz bulunmuş,erkeğe "...süreklilik gösterir şekilde fiziksel şiddet-hakaret-sık alkol kullanımı ve alkolün etkisinde iken sistematik şekilde fiziksel-sözel şiddet-sadakatsizlik-fiili ayrılık sonrası hiç bir maddi yardımda bulunmama-zorunlu giderlere ilişkin ödeme talimatlarını iptal etme-kendisinin üzerine olan eşi ve çocuklarının kullandığı telefon hatlarını iptal etme"kusurları yüklenmiş,erkeğe yüklenen şiddet vakıalarının genel boşanma sebebinin üzerine çıkması gerekçesiyle TMK 162,sadakatsizlik sebebiylede temelden sarsılmaya dayalı boşanma kararı verilmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle *tarafların aynı evde oturmalarına karşın evlilik birliğinin temelinden sarsılma unsurlarının gerçekleşmiş bulunduğunun anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna,işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 22.06.2006 Prş....

          Protokole yönelik yukarıdaki açıklamalar ışığında boşanma davasında davalı olan kadınının boşanmanın fer'ilerinden olan maddi, manevi tazminat vb. açıkça feragat ettiği sabit ise de, mal rejiminin tasfiyesine konu olan evlilik birliği içinde edinilen taşınır veya taşınmazlardan kaynaklanan haklarından ve ziynet talebinden feragat ettiği kabul edilemez. Anlaşmalı boşanma protokolünde mal rejiminin tasfiyesine ilişkin düzenlemelerin bulunması ve bu yöndeki anlaşmanın geçerli olabilmesi için düzenlemenin mal rejiminin tasfiyesine ilişkin olduğunun duraksamaya yer vermeyecek şekilde tek tek ve ismen sayılmak suretiyle açıkça belirlemiş olmaları gerekir. Uyuşmazlık konusu protokolün bu haliyle TMK 226 ve 226/1 maddesi uyarınca eşlerden birinin diğerinde bulunan ziynetlerin talebini ve mal rejiminin tasfiyesini de kapsamadığı görülmekte bulunan dava yönünden bağlayıcılığı bulunmamaktadır....

            Kişiye devri nedeniyle iş bu davayı açma ve taşınmazın satışını engellemek amacıyla tedbir konulmasını istediğini, tarafların daha önce Aydın 1. Aile Mahkemesinin 2020/83 E sayılı dosyası ile boşanma davası açtıklarını, mal paylaşımı için ise Aydın 1. Aile Mahkemesi 2020/249 E sayılı dosyası ile dava açıldığını ancak boşanma davasının takibi yapılmadığından dosya kapandığını, mal paylaşımı dosyasının reddi yönünde karar verilmesini, müvekkilinin evlilik birliği içinde kendisine takılan takılarını davalı eşin kardeşine vererek karşılığında Aydın Efeler Işıklı mah. 1013 parsel numaralı taşınmazı satın aldıklarını, taşınmazın tüm parası müvekkili tarafından ödendiğini ancak taşınmazın o zamanda üzerine çekilen kredi nedeniyle devir yapılamadığını, daha sonra kredi ödenmeyince mahkemeye konu olduğunu, Aydın 2....

            Taraflar 24.01.1967 tarihinde evlenmişler 26.08.2003 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin kararın 03.10.2003 tarihinde kesinleşmesi ile boşanmışlardır. Eşler arasındaki mal rejimi TMK 225/son maddesi gereğince boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir. Bu durum karşısında eşler başka bir mal rejimini seçtiklerini ileri sürmediklerinden evlilik tarihi olan 24.01.1967 tarihinden 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı, ve bu tarihten boşanma davasının açıldığı 26.08.2003 tarihine kadar yasal mal rejimi olarak kabul edilen edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir....

              Mahkemesi'nde 2 C 119/04p-5 nolu kararla 24.09.2004 tarihinde anlaşmalı boşandıkları, evlilik malları bakımından da uzlaşma sağlandığı, anılan boşanma kararı ile eki olarak karara yazılan uzlaşma tutanağının tenfizinin de yapıldığı açıklanarak davanın reddine karar verilmiştir. Taraflar 01.08.1986 tarihinde evlenmişler, yabancı mahkemede 24.07.2004 tarihinde açılan ve 19.11.2004 tarihinde kesinleşen karar ile boşanmışlardır. Boşanma kararının tanınmasına ilişkin davanın ise, 09.03.2009 tarihinde kesinleştiği belirlenmiştir. Eşler arasındaki mal rejimi TMK'nun 225/son maddesi gereğince boşanma davasının açıldığı 27.04.2004 tarihinde sona ermiştir....

                UYAP Entegrasyonu