AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 24/02/2021 NUMARASI : 2019/670 ESAS-2021/131 KARAR DAVA KONUSU : Temelden Sarsılma Nedenli Boşanma Ve Mal Paylaşımı KARAR : Yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı/ karşı davalı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 07/05/2017 tarihinde evlendiklerini, çocuklarının olmadığını, ilk zamanlarda başlayan anlaşmazlıkların, günden güne artarak devam ettiğini, davalı kocanın hastane raporları ve laboratuvar sonuçlarından da anlaşılacağı üzere cinsel anlamda isteksizliğinin mevcut olduğunu, müvekkilinin eşini tedavi için zorlamasına rağmen davalı-karşı davacının tedaviyi hiçbir zaman kabul etmediğini, müvekkili için evliliğin katlanılamaz duruma geldiğini belirterek tarafların boşanmalarına, şimdilik ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 3.000,00- TL maddi ve 50.000,00 TL manevi tazminatın dava davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya verilmesine, takılan...
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; dava konusunun mal paylaşımı davası olması ve alacağın muaccel hale gelmemesi nedeniyle de ihtiyati haciz kararının kaldırılması gerektiğini, mal paylaşımı davasında ortada muaccel hale gelmiş bir alacak bulunmadığını, yargılama sonucuna bağlı bir alacak olduğunu, yaklaşık ispat kuralı ile ihtiyati haciz kararı verilemeyeceğini, bu nedenle ihtiyati haciz kararının kaldırılması gerektiğini, katılma alacağı ve katkı payı alacağı (değer artış payı) davasının konusu mal ve haklar hakkında "ihtiyati tedbir mahiyetinde ihtiyati haciz kararı" verilemeyeceğini, İİK md 257'ye göre ihtiyati haciz kararının muaccel alacaklar hakkında verileceğini, oysa mal paylaşımı davası ile evlilik içinde elde edilen veya katkı sunulan mal veya haklar üzerinde bir yargılama sonucunda alacak muaccel hale geleceğini, bu nedenle mal paylaşımı davalarında ihtiyati haciz kararı verilmesinin mümkün olmadığını belirterek, istinaf taleplerinin kabulü ile ilk derece mahkemesinin...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 08/06/2021 NUMARASI : 2021/287 ESAS - 2021/384 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda, ilk derece mahkemesince verilen yukarıda tarih ve numarası gösterilen karara karşı istinaf başvurusu üzerine dosya duruşma yapılmasına gerek görülmeksizin ele alındı,incelendi; GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı dava dilekçesinde özetle"...temelden sarsılma nedenine dayalı olarak davalı ile boşanmalarına karar verilmesini"talep ve dava etmiş,04.06.2021 tarihli imzalı ve kimlik tespitli diekçesinde de"...davalı ile oturup konuşup barıştıklarını ve evlilik birliğinin devamı yönünde karar aldıklarını,boşanma davasından feragat ettiğini"bildirmiştir. Mahkemece neticeten ve özetle"...davanın feragat nedeniyle reddine"karar verilmiş,karara karşı davacı istinaf başvurusunda bulunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma ve mal paylaşımı Uyuşmazlık katkı payı alacağına ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 8.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 15.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 27/02/2020 NUMARASI : 2019/760 2020/143 DAVA KONUSU : Boşanma(Evlilik Birliğinin Temelden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Dairemizin 02/07/2020 tarih ve 2020/419 Esas 2020/415 sayılı kararı Yargıtay, 2....
Dava; TMK 161, 163, 166 /1 maddesi gereği zina, haysiyetsiz hayat sürme ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılmış boşanma davasıdır. Dava dilekçesinde, tarafların TMK m. 161 kapsamında zina, TMK m.163 kapsamında haysiyetsiz hayat sürme ve TMK m. 166/1 kapsamında evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenleri ile boşanmaları talep edildiği halde, haysiyetsiz hayat sürme iddiasına ilişkin TMK m.163 maddesi kapsamında ve evlilik birliğinin temelinden sarsılma iddiasına ilişkin TMK'nın 166/1 kapsamında bir gerekçe yazılmamış, ilk derece mahkemesince olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiştir. Boşanma davalarının "aynı dava" içinde "birden fazla sebeple" açılması mümkündür. Aile mahkemesi hakimi her bir sebep hakkında inceleme yaparak karar vermek zorundadır (HMK.md.26). Davacı kadının dava dilekçesi, zina yanında haysiyetsiz hayat sürme ve evlilik birliğinin temelinden sarsılma sebebine dayalı boşanma isteğini de içermektedir....
Tüm dosya kapsamı ile; 1- )Davalı erkeğin boşanma ve kusura ilişkin istinaf başvurusunda; Davacı yan temelden sarsılma ve onur kırıcı davarnış sebepleriyle boşanma talep etmiş ve mahkemece sadece temelden sarsılmaya yönelik boşanma kararı verilmiş ise de davacı yanın istinafı bulunmadığından işaret edilmesi ile yetinilmesi gerekmiştir. Mahkemece davacı kadına"...müşterek haneyi terketme-3 yılı aşkın süredir eşini ve çocuklarını arayıp sormama",davalı erkeğe ise"...evlilik birliği devam ederken eşine şiddet-hakaret-başka bir kadınla birlikte yaşayarak evlilik birliğinin yükümlülüklerini yerine getirmeme"kusurları yüklenmiş,erkek daha ağır,kadın daha az kusurlu bulunarak belirtilen şekilde hüküm tesis edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma ve mal paylaşımı DOSYANIN DAİREYE GELİŞ TARİHİ:25.08.2016 K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, boşanma tazminat isteğine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 26.07.2016 tarih 2016/263 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 05.08.2016 tarih ve 29792 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (2.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 19.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Bölge Adliye Mahkemesince, davacının asıl amacının, boşanmaya ilişkin mahkeme hükmünün iptali değil, taşınmaz devrine ilişkin tasarrufun iptali olduğu, tasarrufun tarafları, eski karı-koca ve boşanma davasında tarafların mal bölüşümü mahkeme tarafından belirlenmiş olmadığı, tarafların mahkemeye anlaşma şeklinde bildirdikleri iradeleri ile mal paylaşımı belirlendiği, bu gibi hallerde borçlunun alacaklısından mal kaçırabilme imkânı olduğu,bu nedenle, boşanma davasında tarafların mal bölüşümü mahkeme tarafından belirlenmediğine ve tarafların mahkemeye anlaşma şeklinde bildirdikleri iradeleri ile mal paylaşımı belirlenmiş olduğundan yapılan tasarruf işlemlerinin mahkeme ilamının icrası niteliğinde olmayıp, alacaklılardan mal kaçırma amacına yönelik olduğundan ilk derece mahkemesince davanın kabulü ile yapılan tasarrufların iptaline karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik görülmediğinden bahisle davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine,...
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava şartı yokluğundan davanın reddi gerektiğini, çünkü mal paylaşımı ile ilgili dava açabilmek için açılmış bir boşanma davasının varlığının dava şartı olduğunu, Türkiye'de açılmış bir boşanma davası olmadığından mal paylaşımı davası açılmasının usulsüz olduğunu, sadece Azerbeycan'da boşanma davasının açılmasının yeterli olmadığını, kaldı ki Azerbaycan'da açılmış davanın henüz sonuçlandığını, Azerbaycan'da dava kesinleştikten sonra ancak tenfiz talebinin ardından mal paylaşımı davası açılabileceğini, izah edilen nedenle dava şartı yokluğundan iş bu davanın reddi gerektiğini, İstanbul şartlarında dava konusu olan meskenin değerinin 700 Bin TL'den fazla olduğunu davacının da bildiğini, buna göre dava değerini doğru belirtip harcı ona göre yatırması gerektiğini, bunun yapılmamış olmasının da usulsüz olduğunu, harcın tamamlatılmasını talep ettiklerini, davacının müvekkili aldatmış olması nedeniyle mal talep etmesinin hukuken doğru olmadığını, davacının...