"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusur, tazminatlar ve yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Davacı vekili 12.06.2006 tarihli oturumda, tanıklarını dinletmekten vazgeçmiştir. Dinlenen bir kısım davalı tanıklarının beyanları ile davalının davadan sonra Ailenin Korunması Kanununa göre yapılan başvuru üzerine verdiği 5.11.2003 tarihli dilekçesinden, tarafların; boşanma davasından sonra da birarada yaşamaya devam ettikleri anlaşılmaktadır. Davaya rağmen tarafların birarada yaşamaya devam etmesi, evlilik birliğinin temelinden sarsılmadığını çekilebilir olduğunu gösterir. Kaldı ki, davalı tanıklarının beyanları, Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesinde yeralan temelden sarsılma durumunu kabule elverişli de değildir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 13/05/2022 NUMARASI : 2021/1174 ESAS 2022/737 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma Ve Mal Paylaşımı (Temelden Sarsılma Nedenli Boşanma Ve Mal Paylaşımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 13/05/2022 NUMARASI : 2021/1174 ESAS 2022/737 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma Ve Mal Paylaşımı (Temelden Sarsılma Nedenli Boşanma Ve Mal Paylaşımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 16/06/2022 NUMARASI : 2018/1105 ESAS-2022/460 KARAR DAVA KONUSU : Temelden Sarsılma Nedenli Boşanma Ve Mal Paylaşımı KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velayetinin anneye verilmesine, müşterek çocuk için aylık 1.000- TL tedbir ve iştirak nafakasına, davacı yararına aylık 800,00- TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 50.000- TL maddi ve 50.000- TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, katılma alacağı, katkı ve değer artış payı yönünden karar verilmesine talep ve dava etmiştir. Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; Antalya 8....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 12/04/2023 NUMARASI : 2022/886 ESAS-2023/279 KARAR DAVA KONUSU : Temelden Sarsılma Nedenli Boşanma Ve Mal Paylaşımı KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, 500.000,00 TL maddi ve 500.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, 34 XX 282 plakalı araca tedbir konulmasına, müvekkili adına aylık 5.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, müşterek çocuk için aylık 5.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, edinilen malların tasfiyesini takiben 5.000,00 TL katkı payı alacağı-değer artış payı alacağı ve 5.000,00 TL katılma alacağı olarak şimdilik fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL alacağın dava tarihinden...
KARŞI OY YAZISI Taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan bırakmayacak nitelikte bir geçimsizliği kabule elverişli ciddi sebep ve deliller bulunmamaktadır. Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesinde yer alan "temelden sarsılma" unsuru davada gerçekleşmemiştir. İsteğin reddi gerekirken, yetersiz gerekçe ile boşanmaya karar verilmesi doğru değildir. Bu sebeple hükmün bozulması gerektiği düşüncesiyle sayın çoğunluğa iştirak etmiyorum....
Taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizliğin kabule elverişli ciddi sebep ve deliller tespit edilememiştir. Tarafların gerçekleşen eylemleri birliği temelinden sarsıcı nitelikte ve bu sonucu kabule yeterli değildir. Türk Medeni Kanununun 166. maddesinde yer alan çekilmezlik ve temelden sarsılma unsuru davada gerçekleşmemiştir. Bu durumda davanın reddi gerekirken, yetersiz gerekçe ile boşanma kararı verilmesi doğru bulunmamış ve bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, duruşma için takdir olunan 1.630 TL vekalet ücretinin, ... alınarak ..... verilmesine, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 23.01.2018(Salı) .........
Tarafların Türk Medeni Kanununun 166/1 maddesi uyarınca boşanmalarına ve fer'ilerine ilişkin hüküm, davada Türk Medeni Kanununun 166/1 maddesinde yer alan temelden sarsılma unsuru gerçekleşmediğinden davanın reddi gerekirken boşanmalarına karar verilmesi nedeniyle bozulmuş, davacı kadın karar düzeltme talebinde bulunmuştur. Ancak karar düzeltme talebinin incelenmesinden önce, Yargıtay'a hitaben gönderilen 03.02.2017 tarihli dilekçeden tarafların boşanma ve mali sonuçları konusunda aralarında protokol düzenledikleri anlaşılmış, bu protokol dikkate alınarak, taraflar duruşmaya çağrılıp bizzat beyanları da alınmak suretiyle sonucu uyarınca karar verilmek üzere davacının karar düzeltme talebinin kabulüne, dairemizin 28.03.2016 tarihli kısmen bozma ilamının boşanmaya yönelik ikinci bendinin kaldırılmasına ve hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir....
Taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte, davalı-karşı davacı erkekten kaynaklı geçimsizliği kabule elverişli başkaca da ciddi sebep ve deliller tespit edilememiştir. Türk Medeni Kanunu'nun 166. maddesinde yer alan çekilmezlik ve temelden sarsılma unsuru kadının davasında gerçekleşmemiştir. Bu durumda, kadının davasının reddi gerekirken, yetersiz gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış ise de; davalı-karşı davacı erkeğin boşanma davasında verilen boşanma hükmü temyizin kapsamı dışında bırakılmak suretiyle kesinleştiğinden, kadının davasının konusuz hale geldiği de görülmektedir. Bu durumda kadının boşanma davasının esası hakkında bir karar verilemeyecektir....
Affedilen ve en azından hoşgörü ile karşılanan davranışlar boşanma davalarında eşlere kusur olarak yüklenemez. Ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan bırakmayacak nitelikte bir geçimsizliği kabule elverişli ciddi sebep ve deliller bulunmamaktadır. Davada, Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesinde yer alan temelden sarsılma unsuru gerçekleşmemiştir. Bu durumda davanın reddi gerekirken, yetersiz gerekçe ile tarafların boşanmalarına karar verilmesi doğru görülmemiştir....