Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, kadının aylık 800 TL (yıllık 9600 TL) tutarındaki tedbir nafakası talebinin reddine karar verilmiş olup, bölge adliye mahkemesince tedbir nafakası davasına yönelik verilen karar kesindir. Bu nedenle, davalı-davacı kadının tedbir nafakası davasına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2- Tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir....

    Bozma sonrası verilen ikinci kararda ise davacı kadın yararına dava tarihinden karar tarihine kadar 500,00 TL tedbir nafakası, kararın kesinleşmesinden itibaren 500,00 TL yoksulluk nafakası ve davacı kadın yararına 15.000 TL manevi tazminata hükmedilmiştir. İlk hükümde davacı kadın yararına hükmedilen tedbir nafakası, yoksulluk nafakası ve manevi tazminat davacı kadın tarafından temyiz edilmemiş, ilk hükümdeki miktarlar yönünden davalı erkek yararına usuli kazanılmış hak oluşmuştur. Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda usuli kazanılmış hakka aykırı olacak miktarlarda tedbir, yoksulluk nafakası ve manevi tazminata hükmedilmesi doğru bulunmamış ve bozmayı gerektirmiştir....

      Somut olayda mahkemece karar verilen tedbir nafakası miktarı 9.600 TL olup, bölge adliye mahkemesince tedbir nafakası davası ve fer'ilerine yönelik verilen karar kesindir. Bu nedenle, davalı-davacı erkeğin tedbir nafakası davasına ve ferilerine yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davalı-davacı erkeğin diğer temyiz itirazlarının incelemesine gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı erkeğin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına, karar vermek gerekmiştir....

        DAVA TÜRÜ : Boşanma - Tedbir Nafakası KARAR DÜZELTME İSTEYEN : ......

          Bir başkasıyla birlikte yaşayan kadının yoksulluk nafakası talebi hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olup dürüstlük kuralına da aykırıdır (MK. md.2). Bu sebeple hükmün yoksulluk nafakası yönünden bozulması gerektiğin düşündüğüm için sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyorum....

            Bu nedenle, müşterek çocuk için yardım nafakası takdir edilmesi usul ve yasaya aykırıdır. (Emsal Yargıtay 3....

            Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davada, boşanma ilamıyla müşterek çocuk için hükmolunan aylık 75 TL iştirak nafakasının 150 TL'ye; 150 TL yoksulluk nafakasının aylık 250 TL'ye çıkarılması talep ve dava edilmiştir.Davalı vekili cevabında; boşanma ilamıyla davacı lehine yoksulluk nafakası hükmolunmadığını ancak müvekkilinin kendisini borçlu zannederek yoksulluk nafakası ödediğini, müvekkilinin maddi durumunun kötü olduğunu beyan ederek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, müşterek çocuk için hükmolunan 75 TL iştirak nafakasının 150 TL'ye artırılmasına karar verilmiş; davacıya kesinleşen boşanma ilamında yoksulluk nafakası hükmedilmediği gerekçesiyle davacının yoksulluk nafakasının artırılmasına ilişkin davasının reddi yönünde hüküm tesis edilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Taraflar ......

              Dairemizce; tarafların eşit kusurlu olduğundan bahisle kadın lehine maddi tazminat verilemeyeceği gerekçesiyle karar bozulmuş, mahalli mahkemece bozma ilamına uyulmakla; her iki davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velayetinin anneye verilmesine, baba ile çocuk arasında kişisel ilişki tesisine, ortak çocuk lehine tedbir ve iştirak nafakası ödenmesine ve davacı kadının maddi ve manevi tazminat talebi ile yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir. Mahkemece bozma sonrası verilen kararda kesinleşen tarafların boşanma davalarının kabulü, velayet ve kişisel ilişki düzenlemesi, tedbir ve iştirak nafakası, yoksulluk nafakası, kadının manevi tazminat talebinin reddi hakkında yeniden hüküm kurulması doğru değildir. Ne var ki bu hususlar yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün bu bölümlerinin düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir....

                Ancak ilk incelemede bu hususun gözden kaçtığı ve hükmün tamamının onandığı anlaşılmakla, davalı kadın eşin maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası ile ilgili onama kararına ilişkin karar düzeltme isteğinin kabulüne, Dairemizin 23.10.2014 tarih, 2014/9597 esas, 2014/20681 karar sayılı onama ilamının maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası yönünden kaldırılmasına, yerel mahkeme kararının yukarıda açıklanan sebeple maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası yönünden bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Davalı vekili Av.... 19.3.2010 tarihli dilekçesiyle tedbir nafakası haricinde kalan temyiz taleplerinden feragat ettiğini bildirdiğinden, tedbir nafakası dışında kalan yönlerden temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davalı vekili aynı dilekçe ile tedbir nafakası talebinden fearagat ettiğini bildirdiğinden, feragat konusunda bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Hükmün yukarıda 2.bentte gösterilen nedenle tedbir nafakası yönünden BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan yönlerden temyiz dilekçesinin yukarıda 1.bentte açıklanan nedenle REDDİNE, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, oybirliğiyle karar verildi. 12.04.2010 (Pzt.)...

                    UYAP Entegrasyonu