Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı karşı davacı birleşen dosya davacısı kadın istinaf başvuru dilekçesinde özetle; boşanmada kadının tam kusurlu olarak kabul edilmesinin hatalı olduğunu, erkeğin tam kusurlu olduğunu, kadına yüklenen kusura erkek tarafından dayanılmadığını, kadının maddi-manevi tazminat talepleri ile yoksulluk nafakası talebinin reddinin hatalı olduğunu, birleşen tedbir nafakası davasının reddinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, boşanma davasında hükmedilen 250,00 TL tedbir nafakası miktarının az olduğunu belirterek istinaf yoluna başvurmuştur. GEREKÇE : Asıl dava, evlilik birliğinin sarsılması hukuki nedenine dayalı karşılıklı boşanma, birleşen dava ise; tedbir nafakası talebine ilişkindir. HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir....

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 04/06/2021 NUMARASI : 2020/491 ESAS 2021/341 KARAR DAVA KONUSU : Tedbir Nafakası-Yardım Nafakası KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....

İstinaf Sebepleri 1.Davacı erkek vekili, tanık beyanları ile davanın ispat edildiğini, kararın usule ve kanuna aykırı olduğunu beyanla; davanını reddi ve kusur belirlemesi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. 2.Davalı kadın vekili, tedbir nafakası talepleri hakkında hükümle birlikte karar verilmediğini, müvekkili ve ortak çocuklar için ara kararla takdir edilen tedbir nafakası miktarlarının yetersiz olduğu gibi dava tarihinden itibaren başlayacak şekilde tedbir nafakası takdir edilmesi gerekirken, 05.09.2019 tarihinden itibaren geçerli olacak şekilde tedbir nafakası takdir edilmesinin de doğru olmadığını beyanla; ortak çocuklar ile müvekkili lehine talep ettikleri tedbir nafakası ve miktarı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. C....

    , müvekkili için aylık 1.000 TL tedbir - yoksulluk nafakası, 100.000 TL maddi, 100.000 TL manevi tazminat takdir edilmesine karar verilmesini talep etmiş, davacı asil 22/03/2022 tarihli celsede kendi adına talep ettiği tedbir - yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminat taleplerinden feragat ettiğini beyan etmiştir....

    Asıl dava, ayrı yaşamda haklılık nedenine dayalı olarak açılmış, tedbir nafakası istemi ile birleşen dava yardım nafakası istemine ilişkindir. Davacı ... vekilinin tedbir nafakasına yönelik temyiz itirazı yönünden; Türk Medeni Kanunu'nun 197.maddesine göre, ayrı yaşamakta hakkı olan eş diğer eşten tedbir nafakası isteminde bulunabilir. Tedbir nafakasının niteliği ve yasal düzenlemeler gereği eşler evlilik birliğinin giderlerine güçleri oranında katılmak zorundadırlar (TMK. madde 186/son). Buna göre evlilik birliğinin ortak giderleri olan kira, elektrik, yakıt, su ve benzeri giderlere davalı eş katılmak zorundadır Kural olarak tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir....

      Aile Mahkemesinin 10.04.2018 tarihli yazısına göre bu tarih itibarıyla nafaka yönünden kararın kesinleşmediği, tarafların beyanları ve nüfus kaydı ve mahkeme yazısından anlaşılmakta olup, boşanma kararı 26.03.2012 tarihinde kesinleştiği için tedbir nafakası bu tarih itibarıyla sona ermiştir. Bu tarihten sonra ilamda hükmedilen nafakaların yoksulluk ve iştirak nafakası olarak ilamların icrası yoluyla tahsili cihetine gidilmesi gerekmekte olup, boşanma ilamının kesinleştiği 26.03.2012 tarihinde sona eren boşanma ilamının ferisi niteliğindeki tedbir nafakasının, 30.06.2017 tarihi ve sonrasında tahakkuk etmesi mümkün olmadığından, ancak yoksulluk ve iştirak nafakası istenilebileceğinden ilama dayalı yoksulluk nafakası alacağının ilamsız icra yoluyla tahsilinin istenilmesi mümkün olmayıp borçlunun itirazının kaldırılması talebinin reddine karar verilmesi sonucu itibarıyla isabetlidir....

      Aile Mahkemesi'nin 2016/331 Esas sayılı dosyası ile erkek aleyhine boşanma davası açtığını ancak feragat ettiğini, ancak erkeğin kusurlu davranışlarına devam ettiğini, tehdit ettiğini, sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğini, erkeğin dayanılan bu vakıaları fiili birliktelik süresi içerisinde sürekli olarak tekrar ettiğini, cevap dilekçesinde dayanılan vakıaların gerçeği yansıtmadığını iddia ederek davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuk yararına aylık 1.000,00 TL tedbir nafakası, 1.000,00 TL iştirak nafakası, kadın yararına aylık 2.000,00 TL tedbir nafakası, 2.000,00 TL yoksulluk nafakası, 150.000,00 TL maddî tazminat, 150.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II....

        davasının kısmen kabulüyle asıl davada hükmedilen tedbir nafakası ile tekerrür oluşturmamak üzere kadın yararına dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 1.250,00 TL tedbir nafakası ödenmesine karar verilmiştir....

          Davacı kadının 03.05.2023 tarihli feragat dilekçesi nazara alınmak suretiyle, kararın kesinleşmeyen yoksulluk nafakası ve tazminatlara ilişkin bölümleri yönünden kaldırılmasına, vaki feragat nedeniyle kadının kendi yararına talep ettiği yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminatın reddine karar vermek suretiyle aşağıdaki hükmün oluşturulması yoluna gidilmiştir. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan sebeplerle; I-Davacı T1 kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası ile tazminatların miktarına yönelik istinaf talebinin kabulü ile Manavgat 1....

          Davalı, boşanma davasında müşterek çocuk için tedbir nafakası takdir edilen 15/10/2014 tarihli ara karardan iki hafta sonra anlaşmalı olarak boşandıklarını, davacı ile yapmış oldukları protokolde, müşterek çocuk için aylık 1.750 TL iştirak nafakası belirlendiğini, bunun dışında tarafların birbirlerinden başka bir nafaka talepleri olmayacağının belirtildiğini, her iki tarafın da sözleşme niteliğinde olan bu protokole uymakla yükümlü olduğunu ve buna göre davacının müşterek çocuk için hükmedilen tedbir nafakasını talep edemeyeceğini, kendisinin protokolde belirlenen iştirak nafakasını düzenli olarak ödediğini, ayrıca dava konusu tedbir nafakası dönemlerine ilişkin aylarda dahi müşterek çocuğun okul, sağlık vb giderlerini müvekkilinin karşıladığını ileri sürerek, davanın reddini talep etmiştir....

            UYAP Entegrasyonu