WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından; kadının davasının kabulü, tazminatlar, tedbir-iştirak nafakası ve velayetin düzenlenmesi, davalı-davacı kadın tarafından ise; erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatların miktarı, tedbir ve iştirak nafakasının miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalar arasında bağlantı bulunması durumunda, davaların birleştirilmesine karar verilir (HMK m. 166/1). Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması, ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda bağlantı var sayılır (HMK m. 166/4)....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı tarafından kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Mahkemece, taraflar arasında görülen karşılıklı boşanma davası neticesinde, davacı-davalı erkek ağır kusurlu bulunarak her iki tarafında boşanma davası kabul edilerek boşanmalarına karar verilmiştir. Yapılan tahkikat ve toplanan delillerden; davalı-davacı kadının 13/12/2012 tarihinde Türk Medeni Kanununun 197. maddesine dayalı bağımsız tedbir nafakası davası açtığı; bu davasının, ayrı yaşamada haklılığını kanıtlayamadığı gerekçesiyle reddedildiği ve bu kararın da kesinleştiği görülmektedir....

      Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-davalı erkek tarafından, evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma davası, davalı-davacı kadın tarafından açılan karşılık davada ise; boşanma davasının reddiyle birlikte maddi-manevi tazminat ile tedbir ve iştirak nafakası istemlerinde bulunulmuş, ayrı bir boşanma isteminde bulunulmamıştır. Bölge adliye mahkemesi tarafından istinaf kanun yolu değerlendirmesi, sadece kusur belirlemesi, tazminatların ve nafakaların miktarı yönünden yapılmış, boşanma bölümü ise inceleme kapsamı dışında bırakılmıştır....

        Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 20012/430 esas sayılı dosyası ile açılan tedbir nafakası davasının ise kadının sabit gelirinin bulunmadığı, hastalığı sebebiyle çalışamadığı, tarafların uzun zamandır ayrı olup, davalı erkeğin eşini arayıp sormadığı, bu nedenlerle davacı kadının ayrı yaşamakta haklı olduğu gerekçesiyle kısmen kabul edilerek, davacı kadın yararına tedbir nafakası bağlanmıştır. Önceki boşanma davasının kesinleşme tarihinden sonra üç yıl içinde tarafların fiili olarak bir araya gelmediği gibi, bu süre içinde davalı-davacı kadına atfı kabil herhangi bir kusurun varlığı da kanıtlanamamıştır. Hal böyleyken kusursuz olup, dava açmakta haklı olan kadının boşanma davasının kabulü gerekirken, yazılı şekilde reddi doğru bulunmamış ve hükmün bozulması gerekmiştir....

          Hukuk Dairesinin 2018/2571 E., 2019/1634 K. sayılı ilamı ile taraflarca boşanma kararı yönünden istinaf talebinde bulunulmadığından boşanmaya ilişkin hükmün kesinleştiği belirtilerek yoksuluk nafakası yönünden kararın kaldırılmasına, diğer istinaf istemlerinin reddine karar verildiği, Büyükçekmece 3.Aile Mahkemesince boşanma yönünden verilen kararın 08/10/2018 tarihinde kesinleştiğine dair kesinleşme şerhi düzenlendiği görülmüştür. Boşanma davası içerisinde TMK'nın 169. maddesi gereğince hükmolunan tedbir nafakası, boşanma ile ilgili hükmün kesinleşmesi ile kendiliğinden ortadan kalkar....

          Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma - Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından; her üç davanın tamamı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı -davalı erkeğin "Kadının birleşen tedbir nafakası davasına" yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; 6100 sayılı HMK’nın 362. maddesinin 1. fıkrasının b bendi uyarınca "Miktar veya değeri Kırk Bin Türk Lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar" temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli 6763 sayılı Kanun'un 44. maddesi ile de 6100 Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na eklenen ek madde 1 uyarınca temyiz parasal sınırlarının (HMK m. 341, 362) Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 298. maddesine göre her yıl tespit ve ilan edilecek yeniden değerleme oranında artırılması öngörülmüştür....

            (erkeğin boşanma davasına yönelik) bentlerin kaldırılmasına karar verilmiş, erkeğin boşanma davası yönünden yeniden hüküm kurularak erkeğin boşanma davasının kabulüne karar verilmiştir. Bölge adliye mahkemesi kararının gerekçe kısmında erkeğin, kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminata yönelik istinaf talebinin kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının 3. bendinin yoksulluk nafakası yönünden ve 4. bendinin kaldırılmasına, kadının yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verildiği halde bölge adliye mahkemesi kararının hüküm fıkrasında ilk derece mahkemesi hükmünün kadın yararına hükmolunan yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminata yönelik bölümleri kaldırılarak yeniden bu yönlerden hüküm kurulmaması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....

              Davacı karşı davalı erkek vekili; davalı karşı davacı kadının çocuklarla yeterince ilgilenmediğini, bu nedenle velâyetlerinin davacı karşı davalı babaya verilmesi gerektiğini, davalı karşı davacı kadının tam kusurlu olduğunu, tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddedilmesi gerektiğini belirterek davalı karşı davacı kadının boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, velâyet, tedbir nafakası ve tazminat miktarları yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir. C....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nafaka -Karşılıklı Boşanma- Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından yoksulluk nafakasının miktarı ile tedbir nafakası davasında vekalet ücretine karar verilmemesi yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise reddedilen karşı boşanma davası ile kadının kabul edilen boşanma, bağımsız tedbir nafakası ve ziynet eşyası alacağı davalarının tamamı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle karşı davaya, karşı dava açılamaz (HMK m. 132/3) ise de; açılması halinde, mahkemece davaların ayrılmasına karar verilmesi gerekmekle birlikte, her üç davanın tahkikatının birlikte yürütülmesi ve tefrik kararı verilmesi durumunda da, davalardan biri...

                  "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma-Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı (kadın) tarafından, kocanını boşanma davası, kusur belirlemesi, tazminatlar ve yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.27.12.2012 (Prş.)...

                    UYAP Entegrasyonu