Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutunakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına, davada katkıya dayalı mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istenilmiş olup, bunun dışında herhangi bir alacak istenmediğine, mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan davalarda eşler lehine alacak hakkı doğmakta olup, ayın (mülkiyet) istenemeyeceğine, ancak, zamanaşımı süresi içerisinde alacak istenebileceğine göre davacı vekilinin yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararının davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 24.10.2022 tarihli ve 2022/7642 Esas, 2022/8438 Karar sayılı kararıyla hükmün bozulmasına karar verilmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Ölüme Bağlı Mal Rejiminin Tasfiyesinden Kaynaklanan Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, ölüme bağlı mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan katkı payı alacağı istemine ilişkindir. Somut olayda, davaya konu 2608 ada 2 parselde kayıtlı taşınmazın evlilik birliği içinde 08.03.1989 tarihinde davalı sağ kalan eş adına tescil edildiği,davalının cevap dilekçesinde muris eşinin dava konusu yer üzerindeki binayı yaptığını, bina yapılırken davalının kardeşleri ve akrabalarının da yardım ettiğini beyan ettiği, murisin ölmeden önce şoförlük yaparak gelir elde ettiği, mahkemece davacının tanık beyanlarına göre murisin katkısı olmadığı kabul edilerek davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminin Tasfiyesinden Kaynaklanan Alacak MAHKEMESİ : Kayseri 3. Aile Mahkemesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Kayseri 3. Aile Mahkemesinin 18.04.2019 tarihli ve 2018/194 Esas, 2019/314 Karar sayılı kararıyla davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiş, Mahkeme hükmüne karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 12....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : İşbu davanın davacının babası tarafından aslında davacıya verilmek istenen fakat o dönemde davacının borçları ve ekonomik sıkıntıları sebebi ile davalı adına tescil edilen dava konusu taşınmazın 1/2 hissesinin davacının babasının davacıya bağışı olduğundan bahisle tazminat istemine ilişkin olup, davanında asliye hukuk mahkemesinde açıldığı, her ne kadar Konya Bölge Adliye Mahkemesi 1.Hukuk Dairesi tarafından işbu davanın mal rejiminden kaynaklı alacak olduğundan bahisle Dairemize aidiyet kararı verilmiş ise de, davacının talebinin mal rejiminin tasfiyesi değil, aslında davacıya ait olan ancak bazı nedenlerle davalı adına tescil edilen hisse için alacak talebi olması sebebi ile mal rejiminin tasfiyesinden bahsedilemeyeceği, istinaf inceleme görevinin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminin Tasfiyesinden Kaynaklı Alacak K A R A R Taraflar arasındaki mal rejiminin tasfiyesi davası sonucu verilen hükmün Dairemizce bozulması üzerine; verilen direnme kararına ilişkin dava dosyası 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 45. maddesi ile 6100 sayılı HMK'ye eklenen Geçici 4/1. maddesi uyarınca Dairemize gönderilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü: Dairemizce verilen 2020/3877 Esas, 2021/4146 Karar sayılı bozma kararı usul ve yasaya uygun bulunmuş olup mahkemece verilen direnme kararının yerinde olmadığı anlaşıldığından, temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın 6763 sayılı Kanun'un 43. maddesi ile değişik 6100 sayılı HMK'nin 373. maddesinin 5. fıkrası uyarınca yetkili ve görevli Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 28.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi K A R A R 5235 Sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun'un 25 ve Geçici 2. maddeleri uyarınca kurulan Bölge Adliye Mahkemeleri 07.11.2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan karar uyarınca tüm yurtta 20.07.2016 tarihinde göreve başladığına, bu tarihten itibaren verilen kararlar istinafa tabi olup inceleme Bölge Adliye Mahkemesince yapılacağına, eldeki dava boşanma davasından tefrik edilen mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak isteğine ilişkin olup boşanma kararının temyiz edilmesi öncesinde tefrik kararı verildiğine göre, mal rejiminin tasfiyesine yönelik alacak bakımından 01.12.2016 hüküm tarihi dikkate alınarak dosyanın ilgili Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere Yerel Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 07.03.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Mal Rejiminin Tasfiyesi Nedeniyle Alacak-Velayetin Değiştirilmesi-İştirak ve Yoksulluk Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından, mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak ve yoksulluk nafakasının reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.13.06.2013 (Prş...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayet Sorumluluğudan Kaynaklanan Alacak ve Mal Rejimin Tasfiyesi Taraflar arasındaki "alacak" davası ve "mal rejiminin tasfiyesine" ilişkin karşı davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen görevsizliğe dair olan hüküm, davacı-davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davanın Türk Medeni Kanununun 362. maddesi kapsamındaki velayet sorumluluğundan kaynaklanan alacak, karşı davanın ise mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak talebine ilişkin olduğunun anlaşılması karşısında dava ve karşı davanın aile mahkemesinin görevine dahil bulunmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna...
İddianın ileri sürülüş şekline göre dava; TMK'nun 240.maddesine dayalı ölüme bağlı mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan aile konutunun özgülenmesi, olmadığı takdirde katkı payı alacağı isteğine ilişkindir. Davacı ile müteveffa ..., 21.03.1946 tarihinde evlenmişler, taraflar arasındaki mal rejimi, eşlerden ...'nin 18.04.2012 tarihinde ölmesi üzerine sona ermiştir. Dava konusu ... parselde bulunan 8 nolu bağımsız bölüm, 28.09.1987 tarihli resmi senet ile müteveffa tarafından 3.kişiden satın alınmış ve 01.02.1989 tarihninde kat mülkiyeti tesisi suretiyle müteveffa ... adına tescil edilmiştir. Mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davalarda, yetkiyi düzenleyen 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 214/1. maddesi hükmüne göre, eşler veya mirasçılar arasındaki mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davalarda, mal rejiminin ölümle sona ermesi durumunda ölen eşin son yerleşim yeri mahkemesi yetkilidir. Bu yetki kesin olup(TMK'nun 576. m) dava şartıdır(HMK'nun 114/ç. m)....