Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesinin 2020/4488 E. 2020/5785 karar numaralı 17.11.2020 tarihli kararıyla boşanmanın reddi kesinleşmiş olup mahkemece herhangi bir ayrılık kararı da verilmediğinden tedbir nafakasının hükümsüz hale geldiğini, davanın kesinleşmesiyle birlikte tedbir nafakasının son bulacağını, bu tarihten itibaren hükümsüz hale gelen tedbir nafakasının kaldırılması gerektiğini, davalı taraf lehine 840,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesinin de usul ve yasalara aykırı olduğunu mahkeme kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Uyuşmazlık, Yalova İcra Müdürlüğü'nün 2018/604 Esas sayılı dosyasındaki 17/12/2020 ve 21/12/2020 tarihli memur muamelesini şikayete ilişkindir....

Aile Mahkemesinin 2012/180 Esas -2012/990 Karar sayılı kararı ile müşterek çocuk Bora için verilen aylık 150,00- TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 250,00- TL daha arttırılarak aylık 400,00- TL ye yükseltilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, Antalya 5. Aile Mahkemesinin 2012/180 Esas -2012/990 Karar sayılı kararı ile müşterek çocuk Gaye için verilen aylık 100,00- TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 160,00- TL daha arttırılarak aylık 260,00- TL ye yükseltilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine hükmolunmuştur. Davalı erkek vekili aleyhine hükmedilen iştirak nafakalarının kaldırılması gerektiği yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, iştirak nafakasının arttırımı istemine ilişkindir. 6763 sayılı yasanın 41. maddesi ile değişik Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341/2. maddesi gereğince; miktar veya değeri beş bin sekiz yüz seksen Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir....

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ; "...Tarafların sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın her yıl ÜFE oranında arttırılıyor olması, çocukların yaşlarına göre ihtiyaçları ve hakkaniyet ilkesi birlikte değerlendirildiğinde, müşterek çocuk Kerim Hazne bakımından davanın reddine karar verilmiş; müşterek çocuklardan Nil Hazne'nin dava devam ederken reşit olduğu anlaşılmakla, reşit olduğu tarihe kadar iştirak nafakasının arttırılması talebinin aynı gerekçe ile reddine, karar tarihi itibariyle reşit olması sebebi ile karar verilmesine yer olmadığına..."gerekçesi ile; "1- Müşterek çocuk Nil Hazne'nin dava devam ederken reşit olduğu anlaşılmakla reşit olduğu tarihe kadar iştirak nafakasının arttırılması talebinin REDDİNE, karar tarihi itibariyle reşit olduğu anlaşılmakla iştirak nafakasının arttırılması talebi bakımından KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, 2- Müşterek çocuk Kerim Hazne bakımından iştirak nafakasının arttırılması talebinin REDDİNE,"karar verilmiştir....

Bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda verilen ikinci kararda, "Kadın yararına 07.05.2014 tarihli ara karar ile hükmolunan 650 TL tedbir nafakasının aynen devamına ve karar kesinleştikten sonra yoksulluk nafakası olarak devamına'' şeklinde hüküm tesis edilerek ara kararla gerekçeli karar arasında tedbir nafakasının miktarı yönünden çelişki yaratılmıştır. Bu durum aynı zamanda tedbir nafakası yönünden infazda tereddüt yaratacak nitelikte olduğundan, hükmün bu sebeple bozulmasına karar vermek gerekmiştir....

    Bununla birlikte,davacı ... vekili dava dilekçesinde; davacı için aylık 1000 TL yardım nafakasının davalıdan tahsilini talep etmiş, mahkemece hükmün 1 numaralı bendinde davacı ... için aylık 1000 TL tedbir nafakasının davalıdan tahsiline şeklinde karar verilmiştir. Mahkemece, talep tedbir nafakası olarak isimlendirilmiştir. Eldeki davada talep edilen nafaka, dava dilekçesinin içeriğine göre, yardım nafakasının istemine ilişkin dava mahiyetindedir. Mahkemece nafaka türünün yanlış nitelendirmesi talebin esasını değiştirmez. O halde, mahkemece; davanın yardım nafakası davası olarak nitelendirilmesi gerekirken, tedbir nafakası olarak nitelendirilmesi ve yazılı şekilde hüküm tesis edilmiş olması doğru görülmemiştir....

      SONUÇ:Yukarıda gösterilen sebeple, temyiz edilen hükmün gerekçeli kararının hüküm fıkrasının 2. bendinde yazılı "davalı vekilinin tedbir nafakasının devamı yönünden talebi tashihe muvafık bulunmakla önceki kararın 5. maddesinde davalı için tayin edilen tedbir nafakasının kararın kesinleşmesi ile birlikte iştirak nafakası olarak devamına" sözcüklerinin hükümden çıkartılmasına, hükmün düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 09.07.2012(Pzt.)...

        Ancak, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, davacının da ortak kusuru ile müşterek konuttan ayrılmış olması, davalının sabit gelirinin bulunmaması nazara alındığında takdir edilen miktar çok olup, TMK’nun 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bulunmamış ise de, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 1. fıkrasından “dava tarihinden itibaren aylık 200,00-TL tedbir nafakasının aylık 100,00-TL arttırılarak davacı için dava tarihinden itibaren aylık toplam 300,00-TL tedbir nafakasının” söz ve rakamlarının çıkartılarak yerine “dava tarihinden itibaren aylık 100,00-TL tedbir nafakasının” söz ve rakamları yazılmak suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 30.12.2010 günü oybirliğiyle karar verildi....

          (HUMK.438/7) SONUÇ:Temyiz edilen kararın hüküm fıkrasının 2. ve 3. bentlerinin tamamı ile 4. bendinde yazılı "tedbir nafakasının karar kesinleştikten sonra yoksulluk ve iştirak" sözlerinin çıkarılmasına, çıkarılan bu bölüm yerine "tedbir nafakasının ergin olduğu 13.06.2006 tarihine kadar devamına, davalı lehine belirlenen tedbir nafakasının karar kesinleştikten sonra yoksulluk" sözlerinin yazılarak kararınbu bölümlerinin 2. bentte gösterilen nedenlerle DÜZELTİLEREK, diğer bölümlerinin ise 1'nci bentteki nedenlerle ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.26.12.2007 (Çrş.)...

            üzere hükmedilen 800,00 TL tedbir nafakasının 10/01/2022 tarihi itibariyle aylık 500,00 TL'ye indirilmesine, her ay 500,00 TL tedbir nafakasının davalı-davacıdan alınarak davacı-davalıya verilmesine, tedbir nafakasının karar kesinleşinceye kadar devamına kararın kesinleşmesi tarihinden itibaren yoksulluk nafakası olarak devamına, kararın kesinleşmesinden sonra her ay 500,00 TL yoksulluk nafakasının davalı-davacıdan alınarak davacı karşı davalıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacı-davalı lehine 27.000,00 TL maddi-27.000,00 TL manevi tazminatın boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı-davacıdan alınarak davacı-davalıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davalı-davacının maddi, manevi tazminat ve velayet taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilmiştir....

            Aile Mahkemesinin 2017/1025 Esas sayılı dosyası ile davacı T1 için hüküm altına alınan tedbir nafakasının aylık 18.000,00- TL.ye, müşterek çocuk Elif Mercan için hükmolunan tedbir nafakasının ise aylık 10.000,00- TL.ye yükseltilmesine, artırılan miktarlara dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            UYAP Entegrasyonu