Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tedbir nafakasının istek olsa bile gelecek yıllarda artış miktarının karara bağlanması mümkün bulunmamaktadır. Bu yasal durum gözetilmeden kadın için takdir edilen tedbir nafakasının her yıl DİE'nin belirlediği TEFE oranında arttırılmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Ne varki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir (HUMK.md.438/7)....

    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün 1. fikrasındaki “...yardım nafakasının...” ifadeleri çıkarılarak yerine “...tedbir nafakasının...” ifadeleri yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 22.06.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

      (HUMK.m.438/7) SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 2 nolu bendinin hükümden tamamen çıkartılarak yerine, 2 nolu bent olarak "a) Davacı için dava tarihi olan 04.03.2011 tarihinden boşanma kararının kesinleştiği 07.05.2013 tarihine kadar 150 TL tedbir, bu tarihten itibaren ise 150 TL yoksulluk nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, b) Müşterek çocuk... için dava tarihi olan 04.03.2011 tarihinden ergin olduğu 14.06.2012 tarihine kadar 350 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, c) Müşterek çocuk ... için dava tarihi olan 04.03.2011 tarihinden boşanma kararının kesinleştiği 07.05.2013 tarihine kadar 350 TL tedbir nafakasının, bu tarihten ergin olduğu 18.05.2013 tarihine kadar 350 TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine" cümlelerinin eklenilerek hükmün bu bölümlerinin düzeltilmiş şekliyle, hükmün temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple...

        İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karar davalı kadın vekili tarafından lehe hükmedilen tazminat miktarlarına, tedbir ve yoksulluk nafakası miktarına, kadın lehine TMK 197 .madde uyarınca bağlanan önlem nafakasının kaldırılmasına ve yoksulluk nafakasının toplu olarak takdirine yönelik olarak istinaf edilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava fiili ayrılık nedenine dayalı boşanma isteminden ibarettir. İlk derece mahkemesince dava kabul edilmiş, karar davalı kadın vekili tarafından lehe hükmedilen tazminat miktarlarına, tedbir ve yoksulluk nafakası miktarına, kadın lehine TMK 197. madde uyarınca bağlanan önlem nafakasının kaldırılmasına ve yoksulluk nafakasının toplu olarak takdirine yönelik olarak istinaf edilmiştir. Kurulan boşanma hükmü istinaf edilmeksizin kesinleşmiştir....

        Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile;davacı için dava tarihinden itibaren aylık 250 TL tedbir nafakasının; müşterek çocuk... için dava tarihinden itibaren aylık 150 TL iştirak nafakasının; müşterek çocuk İlker için dava tarihinden itibaren aylık 100 TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; taraflar halen evli olup, davacı eş ayrı yaşamda haklılık nedeniyle kendisi ve fiilen baktığı müşterek çocuklar için nafaka talebinde bulunmuş olduğuna göre; mahiyeti itibariyle talep edilen nafakalar davacı kadın ve müşterek çocuklar yönünden tedbir nafakası niteliğindedir....

          Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/283 esas 2004/153 karar sayılı dosyasıyla kendisi ve müşterek 5 çocuk için tedbir nafakası davası açıldığı, mahkemece davanın kısmen kabulü ile davacı eş yönünden 100,00 TL, müşterek çocuk Amine yönünden 50,00 TL tedbir nafakasına hükmedildiği, kararın 06/01/2005 tarihine kesinleştiği, davalı koca tarafından ....Aile Mahkemesinin 2005/198 esas 2006/759 karar sayılı dosyasıyla boşanma davacı açıldığı, davacı kadın tarafından ise karşı dava olarak tedbir nafakasının artırılmasının talep edildiği, mahkemece boşanma davasının reddine, karşı davada, davacı eş için tedbir nafakasının 125,00 TL’ye, müşterek çocuk Amine yönünden 70,00 TL’ye artırılmasına karar verildiği, kararın 13/09/2008 tarihinde kesinleştiği, davalı koca tarafından ....Aile Mahkemesinin 2009/917 esas 2010/727 karar sayılı dosyasıyla açılan tedbir nafakasının kaldırılması davasının davacı kadın yönünden reddedildiği, yine davalı tarafın açılan ....Aile Mahkemesinin 2011/1213 esas 2012/390 karar...

            SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple gerekçeli kararın hüküm fıkrasından 2. bendin tamamen çıkarılmasına, yerine "davalı kadın yararına aylık 150 TL. tedbir nafakasının dava tarihinden itibaren başlamak üzere ve tahsilde tekerrür olmaksızın davacı erkekten alınarak davalı kadına ödenmesine, hükmolunan tedbir nafakasının karar kesinleşinceye kadar devamına" cümlesinin yazılmasına, hükmün bu bölümünün DÜZELTİLEREK, temyize konu diğer bölümlerin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 12.09.2019 (Prş.)...

              Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, davacı için dava tarihinden itibaren takdir edilmiş olan aylık 400 TL tedbir nafakasının aylık 800 TL'ye yükseltilmesine ve devamına, müşterek çocuklar için takdir edilmiş olan aylık 300 TL tedbir nafakasının devamına, davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş, hükmün davalı tarafça temyizi üzerine, Dairemizin 06.06.2016 gün 2016/4967E – 9011K sayılı ilamı ile hükmün onanmasına karar verilmiştir. Hüküm tarihinde yürürlükte olan 6100 sayılı HMK'nun 26.maddesine göre; ''Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.'' Somut olayda davacı dilekçesi ile; kendisi lehine aylık 750 TL tedbir nafakasının davalıdan tahsilini talep etmiş olmasına rağmen, mahkemece; aylık 800 TL tedbir nafakasının tahsiline karar verilmiş olması doğru görülmemiştir....

                Aile Mahkemesinin 2012/992 Esas, 2013/642 Karar sayılı ilamı gereği davacı-karşı davalıya ödediği yoksulluk nafakasının dava tarihi olan 06/04/2015 tarihinden itibaren aylık 300,00 TL'den aylık 450,00 TL'ye; tarafların müşterek çocuğu Eren Kağan için ödediği iştirak nafakasının dava tarihi olan 06/04/2015 tarihinden itibaren aylık 250,00 TL'den aylık 400,00 TL'ye yükseltilmesine, davalı-karşı davacıdan tahsil edilerek davacı-karşı davalıya verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine, karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı-karşı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı-karşı davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, yoksulluk nafakasının arttırımı talebine ilişkindir....

                  Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen tedbir nafakası ile ortak çocuk yararına asıl ve birleşen davada hükmedilen tedbir ve iştirak nafakasının miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-davalı erkeğin "Birleşen tedbir nafakası davasında ortak çocuk yararına hükmedilen tedbir nafakasının miktarı ile boşanma davasında velâyeti davalı -davacı anneye bırakılan ortak çocuk yararına hükmedilen tedbir ve iştirak nafakalarının miktarına" yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; İlk derece mahkemesince bu yönlere ilişkin olarak verilen hüküm davacı -davalı erkek tarafından istinaf edilmeyerek kesinleşmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu