WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tarafların gerçekleşen sosyal-ekonomik durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocuğun yaşı, zorunlu öğrenim döneminde bulunması temel ihtiyaçları ile eğitim öğretim ihtiyaçları nazara alındığında hükmedilen tedbir- iştirak nafakası miktarının yetersiz olduğu aylık 450,00 TL tedbir-iştirak nafakasının çocuğun ihtiyaçlarıyla ölçülülük ve hakkaniyet ilkelerine uygun olduğu değerlendirilmiş, kadının çocuk lehine hükmedilen tedbir-iştirak nafakasına yönelen istinafı kabul edilmiştir. Davacı-davalı erkek lehine hükmedilen tazminat ve miktarı, kadın lehine hükmedilen tedbir nafakası da yerinde ve yeterli görülmekle, tarafların bu yöne isabet eden istinaf talepleri reddedilmiştir. Birleşen dosya yönüyle; TMK.m.197 hükmüne göre gerek eş ve gerekse ergin olmayan çocuklar için hâkim tarafından belirlenen bu parasal katkıya bağımsız tedbir nafakası denilmektedir....

Takip dayanağı ilamda, boşanma davasının reddine, dava tarihinden itibaren davalı eş için 200.000.000 TL, müşterek çocuk için 200.000.000 TL olmak üzere toplam 400.000.000 TL tedbir ve iştirak nafakasına, hükmün kesinleşmesini müteakip yoksulluk ve iştirak nafakası olarak devamına karar verildiği, Yargıtay İkinci Hukuk Dairesi'nin 2001/16602 esas, 2002/3394 karar sayılı 12.03.2002 tarihli ilamı ile, boşanma davasının reddi yönünden borçlunun temyiz isteminin reddedildiği, yoksulluk ve iştirak nafakası yönünden ise hükmün bozulduğu, karar düzeltme isteminin İse aynı Dairece 30.05.2002 tarihinde reddedilerek bu tarihte boşanma yönünden kararın kesinleştiği görülmüştür. Anılan bozma ilamının incelenmesinde, ilamın "dava tarihinden itibaren davalı eş İçin 200.000.000 TL, müşterek çocuk için 200.000.000 TL olmak üzere toplam 400.000.000 TL tedbir ve İştirak nafakasına" ilişkin bölümünün bozma kapsamı dışında kaldığı tespit edilmiştir....

    SONUÇ: Davalı-davacı erkeğin karar düzeltme talebinin kabulüne, Dairemizin 5.2.2018 tarihli 2016/9914 esas - 2018/1288 karar sayılı ilamının yukarıda birinci bentte gösterilen sebeple davacı-davalı kadın yararına takdir edilen tedbir nafakası ve yukarıda ikinci bentte gösterilen sebeple davalı-davacı erkek tarafından açılan boşanma davasına ilişkin olarak kaldırılmasına ve mahkeme kararının davacı-davalı kadın yararına takdir edilen tedbir nafakası ile davalı-davacı erkeğin açtığı boşanma davası yönünden BOZULMASINA, karar düzeltme harcının istek halinde yatırana geri verilmesine oybirliğiyle karar verildi. 15.10.2018 (Pzt.)...

      Temyiz Sebepleri Davalı-davacı kadın vekili, müvekkilinin ev hanımı olduğunu ve çalışmadığını, kirada oturduğunu, çocukların lise öğrencisi olduğunu, hükmedilen nafakalar ile tazminat miktarlarının az olduğunu beyanla, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; maddî ve manevî tazminat, tedbir ve yoksulluk nafakası ile tedbir ve iştirak nafakası miktarları yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, karşılıklı açılan boşanma davasında kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminat, tedbir ve yoksulluk nafakası ile ortak çocuklar yararına hükmedilen tedbir ve iştirak nafakası miktarlarının yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 2....

        İlk derece mahkemesince erkeğin tam kusurlu kadının kusursuz olduğu belirlenerek davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiş ise de kanaat getirilen kusur durumu gözetildiğinde davanın reddi gerekirken kabulü doğru görülmemiştir, ancak taraflarca boşanma kararı istinaf edilmediğinden hataya değinilmekle yetinilmiştir. TMK 169. madde ve TMK 182/2. madde gereğince müşterek küçük çocuk için resen 500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına hükmedilmiştir. Davacı tarafın dava dilekçesi ve taleplerinde çocuk için tedbir ve iştirak nafakası talebi yoktur, mahkemece nafakanın niteliği gereği resen hükmedilmiştir, nafaka tarihleri itibariyle müşterek çocuğun yaşı, ihtiyaçları, halihazırda reşit hale gelmiş olması, tarafların ekonomik sosyal durumları dikkate alındığında çocuk için takdir edilen tedbir ve iştirak nafakası miktarları uygundur. Bu haliyle davacı kadının çocuk için takdir edilen tedbir ve iştirak nafakası miktarlarına yönelik istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından tedbir nafakası, maddi ve manevi tazminatın miktarları ile dava tarihinin hatalı yazılması yönünden; davalı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, tedbir, yoksulluk nafakası ile maddi-manevi tazminat yönünden yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı kadının temyiz itirazlarının incelenmesinde; a-Dosyadaki yazılara, mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve özellikle gerekçeli kararda dava tarihinin 17.03.2015 olarak yazılması gerekirken sehven 28.11.2017 olarak yazılmış olmasının mahallinde düzeltilebilir maddi hata niteliğinde olduğunun anlaşılmasına göre, davacı kadının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. b-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tedbir Nafakasının Artırılması Aile Konutu Şerhi Konulması ve Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki “tedbir nafakasının artırılması ve aile konutu şerhi konulması” davası ile, daha sonra davalı tarafından açılan “boşanmave buna karşı davacı tarafından açılan “karşı boşanma” davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı (boşanma davasının davacısı)-karşı davalı ... tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle, davalı tarafından eşinin ortak konuta dönmesi için 19.02.2013 tarihinde ihtar talebinde bulunulmuş, istek doğrultusunda verilen ihtar kararı kadına 26.02.2013 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı tarafından terk sebebine dayanan boşanma davası ise 22.05.2013 tarihinde açılmış olup, her ne kadar ihtar kanuni şekle uygun...

            DAVA TÜRÜ : Tedbir Nafakası-Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından kadının açmış olduğu bağımsız tedbir nafakası davasının kabulü yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı-karşı davacı erkeğin kadının tedbir nafakası davasına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde; hükme konu alacak miktarının; 18.06.2018 karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırının altında kaldığı anlaşıldığından, tedbir nafakasına yönelik temyiz isteğinin reddine karar vermek gerekmiştir....

              Mahkemece, 19/02/2020 tarihli ara kararda davalı kadının aylık 400 TL yoksulluk nafakası aldığına ilişkin beyanı göz önüne alınarak davalı kadının tedbir nafakası talebinin reddine karar verilmiş ise de, kadının cevap dilekçesinde bahsetmiş olduğu tedbir nafakası dosyasının getirtilerek incelenmediği, ayrıca böyle bir tedbir nafakası dosyası varsa da, TMK'nın 197.maddesi uyarınca verilen tedbir nafakasının TMK'nın 169.maddesi uyarınca verilecek olan tedbir nafakasına engel teşkil etmediği, mahkemece tarafların sosyal ve ekonomik durumları, dava tarihi göz önüne alınarak TMK 169.maddesi uyarınca kadın lehine uygun bir tedbir nafakasına (TMK'nın 197.maddesi uyarınca hükmedilen bir tedbir nafakası var ise tahsilde tekerrür olmamak şartı ile) hükmedilmesi gerektiği anlaşılmıştır....

              verilmesine, takdir edilen bu nafakanın boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren aynı miktar ( aylık 400 TL) üzerinden iştirak nafakası olarak davacıdan alınarak davalıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, ilk derece mahkemesince takdir edilen ve aynı döneme denk gelen tedbir nafakalarının tahsilinde tekerrüre sebebiyet verilmemesi hususunun infaz aşamasında nazara alınmasına, 3- Davalı kadın yararına TMK'nın 169. maddesi gereğince dava tarihinden itibaren aylık 500 TL tedbir nafakası takdiri ile davacıdan alınarak davalıya verilmesine, takdir edilen bu nafakanın boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren aynı miktar ( aylık 500 TL ) üzerinden yoksulluk nafakası olarak davacıdan alınarak davalıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, ilk derece mahkemesin ce takdir edilen ve aynı döneme denk gelen tedbir nafakalarının tahsilinde tekerrüre sebebiyet verilmemesi hususunun infaz aşamasında nazara alınmasına, B)Davacının tüm, davalının sair istinaf taleplerinin HMK'nın...

              UYAP Entegrasyonu