"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma ve Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki "boşanma" ve "karşı boşanma" davası ile davalı tarafından bağımsız olarak açılan "nafaka" davasının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-karşı davacı kadın tarafından, karşı boşanma davası, birleştirilen nafaka davası, yoksulluk nafakası ve tazminat isteklerinin reddi, tedbir nafakasının miktarı ile diğer taraf yararına hükmedilen maddi tazminat yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 123.60 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ:Boşanma-Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki "boşanma" davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı (koca) tarafından her iki boşanma davası ve kadın lehine hükmedilen tedbir nafakası yönünden; davalı-davacı (kadın) tarafından da, tedbir nafakasının miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50'şer TL. temyiz başvuru harçları peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak...
Mahkemece; davacı kadının ayrı yaşamada haklı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile, çocuk ... için hükmedilen aylık 300-TL olan tedbir nafakasının 75- TL daha arttırılarak aylık 375-TL, davacı için hükmedilen aylık 600-TL tedbir nafakasının 150-TL daha arttırılarak 750- TL olarak belirlenmesine karar verilmiş, hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiş, Dairemizin 2016/8537 esas- 2016/12131 karar sayılı ve 24.10.2016 tarihli kararı ile "Boşanma davasının reddine ilişkin kararın kesinleşmesi ile; o davada takdir edilen tedbir nafakası sona ermiştir. Davacı, 19.06.2015 tarihinde açtığı bu dava ile ayrı yaşamda haklılık nedenine dayalı olarak tedbir nafakası isteminde bulunmuştur....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Tedbir Nafakası -Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı erkek tarafından kadının tedbir nafakasının kabulü, tedbir nafakası davasındaki birleştirme talebinin reddi, kusur belirlemesi, reddedilen ve aleyhine hükmedilen tazminatlar, nafakalar, velayet ve kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı-davacı erkeğin kadının tedbir nafakası davasının kabulü ile tedbir nafakası davasındaki birleştirme talebinin reddine yönelik temyiz dilekçesinin incelemesinde; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 362. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi uyarınca “Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dâhil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar” temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli ve 6763 sayılı Kanunun 44. maddesi ile 6100 sayılı Kanuna eklenen Ek madde 1 uyarınca temyiz parasal sınırlarının...
Mahkemce; red ile sonuçlanan boşanma davasının kesinleşmesinden sonra tarafların 3 yıl geçmesine rağmen fiilen bir araya gelmedikleri, davacı lehine TMK'nun 166/son maddesi koşullarının oluştuğu gerekçesi ile boşanma davasının kabulüne, tarafların TMK.166/1- 4.maddesi gereğince boşanmalarına, yine davalı lehine Adana 2. Aile Mahkemesinin 2012/656 Esas 2013/150 Karar sayılı kararı gereğince aylık 350,00 TL tedbir nafakası verilmiş ise de, davalının Saha Gayrimenkul isimli iş yerinde sekreter olarak çalıştığı, davacının ise emekli olduğu gerekçesi ile hükmedilen 350,00 TL tedbir nafakasının kararın kesinleşmesinden itibaren kaldırılmasına karar verilmiştir. Davalının boşanma hükmüne karşı bir istinaf talebi bulunmamaktadır....
Davacı karşı davalı tarafın tedbir-yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat miktarına yönelik istinaf başvurusunun incelenmesinde; Davacı karşı davalı koca tedbir nafakası miktarına itiraz etmişse de; tedbir nafakasının boşanma kararının kesinleşmesi ile sona erdiği anlaşıldığından tedbir nafakası yönündeki istinaf başvurusu konusuz kaldığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmiştir. Tarafların gerçekleşen sosyal-ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, kusur durumu ve hakkaniyet ilkesi dikkate alındığında takdir edilen yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat miktarlarının fahiş olduğu anlaşıldığından davacı karşı davalı kocanın bu yöndeki istinaf başvurusunun kabulüne, kararın kaldırılarak hakkaniyete uygun yoksulluk nafakası , maddi ve manevi tazminat takdirine karar verilmesi gerekmiş aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Ortak çocukların tedbir nafakası davasının açılmasından önce ve halen davacı-davalı (kadın) yanında yaşadıkları ve eşlerin çocukların bakım ve eğitim giderlerine katılmakla yükümlü olmalarına (TMK.md. 182/2, 185/2, 197/son) göre; tedbir nafakası dava tarihinden başlamak üzere müşterek çocuklar Özlem ve Duygu için (çocuklardan Özlem yargılama sırasında ergin hale geldiğinden, ergin olduğu tarihe kadar ödenmek üzere), uygun miktarda tedbir nafakası takdir edilmesi gerekirken; yazılı şekilde çocuklara yönelik tedbir nafakası talebinin de reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuş, bozmayı gerektirmiştir....
Bundan ayrı davalı eldeki davanın boşanma davası ile birleştirilmesini talep etmiş, mahkemece birleştirme talebinin reddine karar verilmiştir. Tedbir nafakasının boşanma davasında istenilmesini zorunlu kılan bir hüküm yasada yer almamaktadır. Kaldı ki tedbir nafakası davası ve boşanma davası aynı sebepten doğmadığı için biri hakkında verilecek hüküm diğerini etkileyecek nitelikte bulunmamaktadır. Birleştirme durumunda yetkili mahkeme davacı aleyhine sınırlandırılmaktadır. Bu sebeple davacı kadının boşanma davasından bağımsız açtığı tedbir nafakası davasının boşanma davası ile birleştirilmesi zorunlu olmadığı gibi HMK'nun 166/2- 4 maddeleri gereğince ikinci davanın, birinci dava ile birleştirilmesi zorunludur. Boşanma davası daha sonra açılmıştır. Bu sebeplerle ilk derece mahkemesinin birleştirme talebinin reddine karar vermesinde de bir yanlışlık bulunmamaktadır....
Aile Mahkemesinin 2016/1097 esas 2017/397 karar ve 11/09/2017 tarihinde kesinleşen ilamı ile davalı- davacı T3 için takdir edilen aylık 800TL tedbir nafakası ile tahsilde tekerrüre sebebiyet verilmemek üzere dava tarihi olan 21/09/2018 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 1.200,00TL tedbir nafakasının davacı-davalı erkekten alınarak davalı-davacı kadına verilmesine, boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren aylık aynı miktarda yoksulluk nafakası olarak devamına, Velayetleri anneye verilen müşterek çocuklar Eylül Sena Kestek ve Nehir Ennur Kestek için ilk derece mahkemesince takdir edilen tedbir nafakası ile tahsilde tekerrüre sebebiyet verilmemek üzere 21/09/2018 dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere ayrı ayrı aylık 600,00er TL tedbir nafakasının davacı-davalı erkekten alınarak davalı-davacı kadına verilmesine, boşanma kararının kesinleşmesiyle birlikte aylık ayrı ayrı iştirak nafakası olarak devamına, Davalı-davacı kadın için 20.000,00TL maddi tazminatın boşanma...
Somut olayda; davacı karşı davalı kadın vekili dava dilekçesi ile, aylık 500,00TL tedbir ve yoksulluk nafakası talebinde bulunmuş, mahkemece verilen kararda davacı karşı davalı kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiş ise de, tedbir nafakası isteğine ilişkin talebiyle ilgili gerekçede değerlendirme yapılmayıp, olumlu olumsuz herhangi bir hüküm kurulmayarak, yukarıda bahsedilen HMK'nun 297/2. maddesine aykırı davranılmıştır. 3- Kural olarak; boşanmanın fer'i niteliğinde olan ve boşanma davası içerisinde talep olunan Türk Medeni Kanununun 174/1- 2. maddesinden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat ile, Türk Medeni Kanununun 175. maddesi uyarınca talep edilen yoksulluk nafakasının reddi veya kısmen kabulü halinde taraflar yararına vekalet ücretine hükmedilemez....