Hukuk Dairesinin 03/05/2016 tarih, 2016/2431 E. ve 2016/5353 K. sayılı kararında da " davacının davasını özellikle BK'nın 18.maddesine dayalı olarak açtığını bildirmesi ve dava açma hakkını muvazaa yönünde tercih etmiş olması karşısında mahkemece davanın BK.nun 18.maddesindeki (Yeni TBK'nın 19.maddesi) genel muvazaaya dayalı tapu iptal ve tescil istemi doğrultusunda değerlendirilmesi, iptal kararı verilmesi halinde İİK' nın 283/1 maddesinin kıyas yoluyla uygulanması, tarafların iddia, savunma ve delillerinin bu yönde incelenip sonuçlandırılması gerekir." şeklinde karar verilerek TBK'nın 19. maddesi uyarınca açılan muvazaa hukuksal olgusuna dayalı tasarrufun iptali davalarında İİK' nın 283/1 maddesinin kıyas yoluyla uygulanacağı kabul edilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, TBK 19. Maddesine Dayalı Tasarrufun İptali istemine ilişkindir. İhtiyati tedbir 6100 Sayılı HMK'nın 389 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Davanın açılması ile hüküm arasında geçen zaman içinde müddeabihin çeşitli şekillerde istenmeyen değişikliklere maruz kalması veya maruz bırakılması mümkündür. Bu değişiklikler sonucu davanın sonunda elde edilebilecek hükmün icrası, mümkün olmayabilir veya çok güçleşebilir. İşte ortaya çıkan bu tehlikeyi bertaraf etmek amacıyla ihtiyati tedbir müessesesi kabul edilmiştir. HMK'nın 389....
davalılar arasındaki muvazaalı senet ve bu senede dayalı olarak yapılan icra takibine ilişkin tasarrufun İİK’nun 277 ve devamı maddeleri ile TBK’nun 19.maddesi gereğince iptaline, muvazaalı takip dosyasına ödenen borçlunun maaşı üzerine ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Dava 6183 sayılı Yasa'nın 24. ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere ve 6183 sayılı Yasa’nın 28/1.maddesi geriğince üçüncü dereceye kadar kan hısımları ile eşler ve ikinci dereceye kadar (bu derece dahil) sıhri (kayın)hısımları arasındaki tasarruflar bağış niteliğinde olup iptali gerekmesine ve dava konusu taşınmazlar ile ilgili olarak açılan ve red edilen ......
in anne -oğul olduklarından 6183 sayılı Yasa'nın 30.maddesine aralarındaki tasarrufun göre bağış niteliğinde olduğu ve iptali gerektiğinden bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.Dava 6183 sayılı yasanın 24. ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davalı ...'in aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dava konusu taşınmazın devir edildiği 05.09.2012 tarihindeki davalı ...'...
Dava BK'nun 19.maddesine dayalı olarak muvazaalı işlemin iptaline ilişkindir. 1-Davalı...... temsilcisi 03.07.2015 tarihli dilekçe ile temyizden feragat ettiğinden anılan davalının temyiz dilekçesinin feragat vazgeçme nedeni ile reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Mahkemece, dava İİK'nun 277.maddesine dayalı tasarrufun iptali davası olarak nitelendirilmiştir. Oysa davacının dava dilekçesindeki açıklamaları karşısında bu niteleme doğru olmamıştır. Dava, muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal istemine ilişkindir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre ortakları arasında organik bağ bulunan şirketler arasındaki taşınmaz üzerindeki fabrika ile birlkte devrinin muvazaalı olduğunun anlaşılmış bulunması nedeni ile sonucu itibari ile kararın usul ve yasaya uygun bulunması nedeni ile davalı Bismil Un Gıda San. Ltd. Şti vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanunun uygun bulunan hükmün ONANMASINA 15.3.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
(Kapatılan)19. Hukuk Dairesi 2008/6620 E. , 2008/7680 K."İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Dava, azledilmiş olmasına rağmen davalı ...’ in vekaletnamesini kötüye kullanmak suretiyle müflis ... ’ a ait taşınmazı diğer davalı ... ’ a sattığı iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olmakla hükmün temyiz incelemesi Yüksek 1.Hukuk Dairesi’ ne aittir. Ne var ki anılan Yüksek Daire’ nin 23.06.2008 gün ve 2008/5996-7876 E,K....
Dava İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Davalı ... vekilinin karşı temyiz dilekçesinin temyiz esas defterine kaydı olmadığı gibi temyiz harcıda yatırmadığından usule uygun olmayan temyiz dilekçesinin reddine 2-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere ve İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılan davanın görülebilmesi için gerekli borçlu adresinde yapılmış, İİK'nun 105.maddesi anlamında bir haciz olmadığı gibi aciz belgesi de sunulmadığından, dava ön koşulu yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile reddi isabetsiz ise de karar sonuç itibari ile doğru olup davacının BK'nun 19.maddesine göre her zaman dava açma hakkı bulunması nedeni ile davacı Ziraat Bankası AŞ vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine, hükmün ONANMASINA ve 19.12.2005 gün ve 5411 Sayılı Bankacılık Kanunu'nun 140.maddesi gereğince davacı Ziraat Bankası A.Ş'den harç alınmamasına, 3.4.2018 gününde oybirliğiyle karar...
TTK'nın 19.maddesi gereğince bir tacirin borçlarının ticari olması asıl olduğundan İİK'nun 277'nci maddesinde gösterilen tasarrufun iptali davalarında dahi taraflar tacir olduğu takdirde dava TTK'nın 4/1.maddesi gereğince nisbi ticari davadır. Bu nedenle de davada, Asliye ...görevlidir. Aksi yöndeki çoğunluk görüşüne katılmıyorum....
Dava, BK'nun 19.maddesine göre muvazaa hukuksal nedeni ile bononun iptali istemine ilişkindir. BK'nun 19.maddesine dayalı davalarda işlemin iptali için sadece üçüncü kişinin değil aynı zamanda dördüncü kişi var ise ona yapılan işleminde mavazaalı olduğunun ispatlanması gerekmektedir. Somut olayda,davalı ... ve ... arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğu sabit olmakla birlikte alacağı temlik alan davalı ...'in kötü niyetli olduğu iddia ve ispat edilmiş değildir. İİK'nun 277 ve devamı maddelerine göre açılan tasarrufun iptali davasından farklı olarak bu davaların bedele dönüşmesi söz konusu değildir. Öte yandan, kabule göre de bu davaların açılabilmesi için davacının davalıdan alacaklı olması gerekmekte olup, davacnın alacaklı olduğuda henüz netleşmemiştir. Tüm bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınarak, mahkemece davanın reddine verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde verilmesi usul ve yasaya aykıdır....