Dava, Borçlar Kanunu'nun 19.maddesinde düzenlenen dava konusu işlemin danışıklı (muvazaalı) yapıldığı iddiasına dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir.HMK'nin 33.maddesine göre Hakim, Türk hukukunu resen uygulamak zorundadır. Bir davada olayları belirtmek ve açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme Hakime aittir. Bu nedenle tarafların hukuki nitelendirmeyi doğru yapmak zorunluluğu yoktur. Başka bir ifade ile Hakim, bildirilen hukuki sebeplerle bağlı olmayıp, hukuki sebebi kendiliğinden bulup uygulamakla sorumludur. Dava dilekçesindeki ileri sürüşe ve yargılama sırasındaki sözlü ve yazılı açıklamalara göre dava niteliği itibarıyla TBK 19.maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davasıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : MURİS MUVAZAASI HUKUKSAL NEDENİNE DAYALI ALACAK Taraflar arasında görülen muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı alacak davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar, davalılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...' ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Asıl dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı bedel, birleştirilen dava belirlenecek bedelin denkleştirici adalet kuralı gereğince uyarlanması isteklerine ilişkindir. Davacılar, asıl davada, 12/10/1973 tarihinde ölen kök muris...'...
-K A R A R- Dosya içeriğine ve mahkemenin nitelendirmesine göre dava BK.nun 18. maddesinde düzenlenen muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davası olup hükme yönelik temyiz itirazlarını inceleme görevi Yüksek 4.Hukuk Dairesine aittir. Ancak aynı daire tarafından gönderme kararı verildiğinden temyiz inceleme yerinin belirlenmesi için dosyanın Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulu'na sunulmak üzere YÜKSEK BİRİNCİ BAŞKANLIĞINA GÖNDERİLMESİNE 11.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Öte yandan, niteliği itibariyle kesin olan kararların temyiz edilmeleri halinde temyiz istemi hakkında yerel mahkemece bir karar verileceği gibi 1.6.1990 gün 3/4 sayılı İBK uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceği kuşkusuzdur. Bu nedenlerle, (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3.maddesi yollamasıyla) davalının kamulaştırma bedelinden kaynaklanan alacakla ilgili verilen hükme yönelik temyiz dilekçesinin reddine. ./.. Davalının , tapu iptal tescile ilişkin hükme yönelik temyiz istemine gelince; Bilindiği üzere 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu 6. maddesi ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 190.maddesi gereğince davacılar, davasını ispatla yükümlüdür. Esasen, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak açılan davalarda miras bırakanın gerçek iradesinin mirasçıdan mal kaçırmaya yönelik olması gerekir....
C)İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Açtıkları davanın muvazaa davası olduğunu, ancak davanın amacının alacağın tahsilini sağlamak olduğundan taşınmazın aynına ilişkin olmadığını, davanın alacağın tahsiline yönelik bir dava olduğunun göz önünde bulundurulması gerektiğini, davalı borçlu hali hazırda bir kez taşınmazı alacaklı davacıdan kaçırdığını, taşınmazın ikinci bir kez daha kaçırılmasının mümkün olduğunu, İİK'nun 281. maddesinde tasarrufun iptali davalarında daha özel bir geçici hukuki koruma tedbiri öngörüldüğünü belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir. D)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, TBK'nun 19. maddesi uyarınca muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal istemine ilişkindir....
Öte yandan medeni usul hukukunda hukuki yarar, mahkemeden hukuksal korunma istemi ile bir davanın açılabilmesi için davacının bu davayı açmakta (veya mahkemeden hukuksal korunma istemekte) bir çıkarının bulunmasıdır. Bu çıkarın da karar verilene kadar sürmesi gerekir. 6098 sayılı Kanun’un 19. maddesine göre bir dava açılabilmesi için davacının kesinleşmiş bir alacağının varlığı ön koşul değildir. Ancak davacının bu davayı açmakta hukuki yararı olması için, davalıdan bir alacağının olması gereklidir. Mülga 1086 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun yürürlükte olduğu dönem içinde öğreti ve yargısal kararlar, dava açarken hukuki yararın bulunması gereğini “dava şartı” olarak kabul etmiştir....
A.Ş. tarafından verilen tüm onay, izin ve muvafakatler ile ilgili sözleşmelerin ve tüm devir işlemlerinin (Satış, devir protokolü, kiralama v.b.) muvazaa nedeniyle iptali ile üretim lisanslarının T7 ve Tic. A.Ş. adına tescil edilmesine karar verilmesi isteminden ibaret olduğu anlaşılmıştır. Buna göre dava TBK 19 maddesi gereğince açılan muvazaa hukuksal nedenine dayalı T7 ve Tic. A.Ş. tarafından verilen tüm onay, izin ve muvafakatler ile ilgili sözleşmelerin ve tüm devir işlemlerinin (Satış, devir protokolü, kiralama v.b.) iptali istemi olduğu anlaşılmıştır. HMK 352/1 maddesinde ''Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince dosya üzerinde yapılacak ön inceleme sonunda incelemenin başka bir dairece yapılması gerektiği tespit edilen dosyalar hakkında öncelikle gerekli karar verilir.'' hükmü öngörülmüştür. HSK 1....
Karar Düzeltme Sebepleri Davacı vekili karar düzeltme dilekçesinde özetle; davanın terditli olup asıl talebin muvazaa iddiasına dayalı tapu iptal ve tescil davası olduğu, asıl talep hakkında herhangi bir değerlendirme yapılmadığı, muvazaa yönünden dosyanın incelenmesi gerektiği, muvazaa iddiası ile açıldığından davanın herhangi bir zamanaşımı veya hak düşürücü süreye tabii olmadığı beyan edilerek kararın düzeltilmesi talep edilmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dosya içeriğine, göre uyuşmazlık, 6098 sayılı Borçlar Kanunu'nun 19 uncu Maddesine dayalı açılmış, muvaazalı devrin iptali istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 440 ncı maddesi. 2. 6098 sayılı Borçlar Kanunun 19 uncu maddesi 3. Değerlendirme Dava dilekçesindeki ileri sürüşe ve yargılama sırasındaki sözlü ve yazılı açıklamalara göre dava niteliği itibarıyla TBK'nın 19.maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davasıdır....
Bir başka deyişle muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı trafik sicil kaydının iptali ve tescil isteğinde bulunulması mümkün değildir. Ancak; Türk Borçlar Kanununun 19. maddesi hükmünde genel muvazaa düzenlenmiş olup, “…..tarafların yanlışlıkla veya gerçek amaçlarını gizlemek için kullandıkları sözcüklere bakılmaksızın, gerçek ve ortak iradelerinin esas alınması gerektiği” öngörmüştür. Sözleşmenin bu biçimde yapıldığı iddiası her türlü delille kanıtlanma olanağına sahiptir. Özellikle, resmi sicillere bağlı tutulan malların muvazaalı devrinde Türk Borçlar Kanunu'nun 19. maddesinin uygulanabileceği ve muvazaa iddiasının araştırılacağı yasal ve yargısal uygulama gereğidir. Nitekim, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 12.05.2009 günlü ve 1999/4-286 esas, 1999/293 karar sayılı kararında da aynı görüş benimsenmiştir....
Dava Türk Borçlar Kanununun 19.maddesi gereğince muvazaa hukuksal sebebine dayalı temlik işleminin iptali istemine ilişkindir. Bir davada öne sürülen maddi olguların hukuki nitelendirilmesini yapmak, uygulanacak yasa maddelerini bulmak ve uygulamak hakimin doğrudan görevidir. (HMK'nun madde 33)Somut olayda dava dilekçesindeki ileri sürüş biçimine göre dava hukuksal nitelikçe Türk Borçlar Kanununun 19 maddesinin özüne ve sözüne uygun muvazaa nedeniyle iptal istemine ilişkindir. Kural olarak 3.kişiler, danışıklı işlem nedeniyle hakları zarara uğratıldığı takdirde tek taraflı veya çok taraflı olan bu hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilir. Çünkü danışıklı bir hukuki işlem ile 3.kişilere zarar verilmesi onlara karşı işlenmiş bir haksız eylem niteliğindedir....