Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddesi uyarınca mahkememizin görevsiz olduğu anlaşılmakla..." denilmek suretiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesince, "...Muvazaa davası, borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tespit ettirmeyi amaçlar. Davacının bu davadaki amacı alacağını tahsil edebilmek için muvazaa nedeniyle temelde geçersiz olan işlemin hükümsüzlüğünü sağlamaktadır... Huzurdaki dava TTK'nın 4/1-a maddesi uyarınca TTK'da öngörülen hususlardan kaynaklanan mutlak ticari davalardan olmadığından" denilerek karşı görevsizlik kararı verilmiştir. Davacı vekilinin dava dilekçelerindeki açıklamalarına ve iddianın ileri sürülüş biçimine göre, TBK'nın 19. maddesinde öngörülen genel muvazaa hukuksal sebebine dayalı olarak iptal talebinde bulunulduğu görülmektedir. İhtiyati tedbire ilişkin dosyada karar veren İstanbul BAM 9 HD 2018/3528-2018/1340 E.K. sayılı kararında da dava, bu şekilde nitelendirilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TASARRUFUN İPTALİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelemeye göre dava, Türk Borçlar Kanunu’nun 19. maddesi gereğince muvazaa iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Dava, taraf muvazaası iddiası ile açılmış olup, dairemiz sadece muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteği bakımından görevlidir. Türk Borçlar Kanunu’nun 19. maddesine dayalı muvazaa iddiasına bakımından mülkiyet hakkının öncesinde davacıya ait olup olmadığı yönünden bir ayrıma da gidilmiş değildir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 24.01.2014 tarihli ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 29.01.2014 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 17. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır....

      nın 19. maddesine göre açılmış muvazaa nedenine dayalı iptal davasıdır. Bir davada taraflarca ileri sürülen maddi olguların hukuki değerlendirilmesini yapmak, uygulanacak yasa maddelerini bulmak ve uygulamak hakimin doğrudan görevidir. HMK'nın 33.maddesine göre Hakim, Türk hukukunu resen uygulamak zorundadır. Bir davada olayları belirtmek ve açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme Hakime aittir. Bu nedenle tarafların hukuki nitelendirmeyi doğru yapmak zorunluluğu yoktur. Başka bir ifade ile Hakim, bildirilen hukuki sebeplerle bağlı olmayıp, nitelemeyi yapıp hukuki sebebi kendiliğinden bulup uygulamakla sorumludur. Dava dilekçesindeki açık bir şekilde muvazaa şeklindeki ileri sürüşe ve yargılama sırasındaki sözlü ve yazılı açıklamalara göre dava niteliği itibarıyla BK'nın 18. (19. maddesi) maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davasıdır....

        MADDE UYARINCA TAPU KAYDINDA DÜZELTİM Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: 3402 sayılı Kanun'un 41. maddesi uyarınca Kadastro Müdürlüğü tarafından yapılan düzeltme işleminin davacı Hazine'ye tebliğine ilişkin bilgi ve belgeler temin edilerek dosya arasına alındıktan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 25.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          maddesi kıyasen uygulanarak iptal ve tescile gerek olmaksızın davacının taşınmazların haciz ve satışını isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerekecektir. BK'nun 19.maddesine göre muvazaa nedeniyle açılan iptal davalarında zamanaşımı söz konusu olmaz ve İİK'nın 277 vd.maddelerine göre açılan iptal davalarında aranılan aciz belgesi muvazaaya dayanan iptal davalarında aranmaz. Davacı vekili dava dilekçesinde açıkça muvazaa hukuksal nedenine dayandığından ve hak düşürücü süre eldeki davada uygulanmayacağından, davanın TBK'nin 19.maddesi gereğince değerlendirilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken davanın tasarrufun iptali davası olarak nitelendirilerek hak düşürücü süre nedeniyle davanın red edilmesi isabetli görülmemiştir....

            Dava, TBK'nın 19. maddesine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK'nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Türk Borçlar Kanunu'nun 19. maddesinde yer alan genel muvazaa hukuksal nedenine dayanmaktadır. Muvazaa davası; borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tespit ettirmeyi amaçlar. Kural olarak muvazaa nedeniyle hakları ihlal olunan ve zarar gören 3. kişiler tek taraflı veya çok taraflı hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilirler. 3. kişinin muvazaalı işlem ile hakkının zarar gördüğünün benimsenebilmesi için onun muvazaalı işlemde bulunandan bir alacağının var olması ve bu alacağın ödenmesini önlemek amacıyla muvazaalı bir işlem yapılması gerekir....

            Davacının iddiasını kanıtlaması halinde iddianın taşınmazın aynına ilişkin olmadığı, alacağın tahsiline yönelik bulunduğu da gözetilerek İİK'nın 283/1. maddesi kıyasen uygulanarak iptal ve tescile gerek olmaksızın davacının taşınmazların haciz ve satışını isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerekecektir. BK'nun 19.maddesine göre muvazaa nedeniyle açılan iptal davalarında zamanaşımı söz konusu olmaz ve İİK'nın 277 vd.maddelerine göre açılan iptal davalarında aranılan aciz belgesi muvazaaya dayanan iptal davalarında aranmaz. Davacı vekili dava dilekçesinde açıkça muvazaa hukuksal nedenine dayandığından ve hak düşürücü süre eldeki davada uygulanmayacağından, davanın TBK'nin 19.maddesi gereğince değerlendirilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken davanın tasarrufun iptali davası olarak nitelendirilerek hak düşürücü süre nedeniyle davanın red edilmesi isabetli görülmemiştir....

              Somut olayda; mahkemece uyma kararı verilen Dairemizin bozma ilamı uyarınca hüküm altına alınan 43.000 Euro'nun, 3095 sayılı kanunun 4/a maddesi de dikkate alınarak BK'nın 83.madde (TBKnun 99.madde) hükmü gereğince, davalı/borçlunun borcunu, davacı/alacaklıya fiili ödeme tarihindeki diğer bir değişle borcun ifa tarihindeki ... Bankası'nın efektif satış kuru üzerinden TL karşılığına hükmedilmesi hususunda usuli müktesep hak oluşmuştur. Ne var ki mahkemece; bozma ilamına uyulma kararı verilmiş ancak; 43.000 Euro'nun davacının davalıya satış bedelinin ödediği tarih olan 2006/Haziran kuruna göre TL karşılığına hükmedilmiştir. Böylece bozma gereği yerine getirilmeden,yanılgılı değerlendirme ile hüküm kurulması doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir....

                Ortakır Mevkii 944 parsel, 452 parsel, Ayter mevkii 387 parsel sayılı taşınmazları davalı eşi T3 devrettiğinin tespit edildiğini, bu devirlerin muvazaalı olarak mal kaçırma amacıyla yapıldığını, bu nedenlerle TBK.19.madde gereğince hükümsüzlüğünün tespiti ile taşınmazların tapu kaydının iptali ile davalı T4 adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar tebligata rağmen davaya cevap vermemişlerdir. İLK DERECE MAHKEME ÖZETİ : Konya 1.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 25/03/2021 tarih 2020/216 Esas 2021/197 Karar sayılı gerekçeli kararı ile; "Dava; TBK.nun 19.maddesi uyarınca muvazaa nedeniyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Türk Borçlar Kanununun 19. maddesi gereğince muvazaa hukuksal sebebine dayalı iptal davalarında kural olarak 3. kişiler, danışıklı işlem nedeniyle hakları zarara uğratıldığı takdirde tek taraflı veya çok taraflı olan bu hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilir....

                  H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle ; 1-)Davacının davasını işlemden kaldırılma tarihinden itibaren 3 ay içinde yenilemediği anlaşıldığından DAVANIN 6100 Sayılı Kanunun 150.md/5 f UYARINCA AÇILMAMIŞ SAYILMASINA; 2-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 59,30 TL maktu karar harcının peşin yatırılan 44,40 TL harçtan mahsubu ile noksan kalan 14,90 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 3-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 4-)Taraflarca yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa iadesine, 6100 Sayılı HMK.nın 345./1maddesi uyarınca ilgililere kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize vereceği bir dilekçe ile İSTİNAF YOLU açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda karar verildi. 19/10/2021 Katip ... ¸e-imzalıdır Hakim ......

                    UYAP Entegrasyonu