Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, muvazaa hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil ile aile konutu şerhi konulması talebi istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. İlk derece mahkemesinin esas davanın muvazaa hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, aile konutu şerhi konulması ve edinilmiş mallara katılma alacağının tahsiline ilişkin olarak açıldığı, mahkemenin edinilmiş mallara katılma hakkının alacağının tahsiline ilişkin davanın tefrik edilerek Kuşadası Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/71 esas sayılı dosyası ile yargılamasının devam ettiği anlaşılmıştır. İstinafa konu ilk derece mahkemesinin bu dosyasındaki davanın niteliği itibari ile aynı mahkemenin 2014/71 esas sayılı dosyasının sonucunun beklenerek karar verilmesi gerektiği görülmüştür....

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muvazaa hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı ... vekili, davalı ... ile boşanma davaları bulunduğunu ancak aile konutu olan tek taşınmazın davalı ... tarafından Bayazit’a onun da davalı ...’e satışına ilişkin tasarrufların iptalini talep etmiştir. Mahkemece, görevin aile mahkemesine ait olduğu gerekçesi ile dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiş hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, TBK 19. maddesine dayanılarak açılmış tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir....

    Bir davada taraflarca öne sürülen maddi olguların hukuki değerlendirmesini yapmak, uygulanacak yasa maddelerini bulmak ve uygulamak HUMK'nın 76. maddesi (HMK md. 33) gereğince hakimin doğrudan görevidir. Dava dilekçesindeki ileri sürülüşe ve yargılama aşamasındaki açıklamalara göre, dava niteliği itibariyle BK'nın 18. maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davasıdır. Yüzeysel bakıldığından iptal davaları ile muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öte gitmemektedir. Davacının iddiasına göre bu davadaki amacı alacaklarını tahsil edebilmek için muvazaa nedeniyle temelde geçersiz olan işlemin hükümsüzlüğünü sağlamaktır. İİK'nın 277. ve devamını izleyen maddelerinde düzenlenen iptal davası açma hakkı davacının genel hükümlere muvazaaya dayanarak dava açmasına engel değildir....

      Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 26.06.2014 gün ve 2014/176-278 E.K. sayılı hükmün onanmasına ilişkin olan 10.11.2015 gün ve 5438-12946 sayılı kararın düzeltilmesi süresinde dahili davalılar ... ve ... vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Asıl dava vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine, birleşen dava muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal tescil isteklerine ilişkin olup, hükmüne uyulan bozma ilamı uyarınca davanın kabulüne karar verilmiş, bu karar onandıktan sonra davalılar karar düzeltme istemişler, 20.1.2015 günlü dilekçeleri ile de Daire üyelerini reddetmişlerdir. Hemen belirtilmelidir ki, Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulunun 27.10.1983 gün 249/281 sayılı kararında da açıkça vurgulandığı üzere 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 39. maddesinin 3....

        Davacılar vekili, gerek dava dilekçesinde gerekse aşamalarda, davanın hukuki sebebini, hem dayanağını 01.04.1974 tarihli İçtihadı Birleştirme Kararı’ndan alan muris muvazaası hukuksal nedenine hem de 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 19. maddesi hükmünde düzenlenen genel muvazaa hukuksal nedenine dayandırmış, ön inceleme tutanağında ise hukuki sebebin açıkça tespit edilmediği anlaşılmıştır. Hemen belirtilmelidir ki, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 11.04.1990 gün ve 1990/1-152-1990/236 sayılı kararında da vurgulandığı üzere; davada dayanılan maddi olaylar bakımından birkaç hukuki nedenin bir arada gösterilmesinde ilke olarak usul ve yasaya aykırı bir yön yoktur. O halde, davacıların muris muvazaası ve TBK m. 19 hükmünde düzenlenen genel muvazaa hukuksal nedenlerine dayanadığı kabul edilmelidir....

          İcra Dairesinin 2013/6791 ve 2013/6793 esas sayılı takip dosyaları yönüyle dava özel şartı yokluğu (kesinleşmiş istenebilir bir alacağın bulunmaması) sebebiyle davanın usulden reddine hükmedilmesi gerektiğinden söz edildiğinden, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden hüküm kurulması gerekirken yalnızca bu hususa değinilerek istinaf isteminin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. 2-Dava dilekçesindeki ileri sürüşe ve yargılama sırasındaki sözlü ve yazılı açıklamalara göre davanın niteliği itibarıyla TBK'nın 19.maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davası olduğu anlaşılmaktadır. Yüzeysel bakıldığında iptal davaları ile muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öte gitmemektedir....

            Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dosya içeriğine göre asıl dava, bağıştan rücu ve muvazaa hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil, birleşen dava el atmanın önlenmesi istemine ilişkin ve ağırlıklı uyuşmazlık bağışlamadan rücu olup dosya içinde Yargıtay 1. Hukuk Dairesi’nin görevsizlik kararı bulunmaktadır. 2797 sayılı Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ve Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 09/02/2018 tarihli ve 2018/1 Sayılı Kararı ve 21.02.2018 tarihinde 30339 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2018 tarihinde yürürlüğe giren İşbölümü Kararı uyarınca temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışında olup Yargıtay 14. Hukuk Dairesi’ne ait olduğu düşünüldüğünden, aynı Kanunun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesiyle değişik 60/3. maddesi uyarınca görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesine karar vermek gerekmektedir....

              Mahkemece davanın muvazaa hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkin olduğu, ancak mal rejiminden kaynaklanan alacakların ifasının talep edildiği, bu nedenle davanın mal rejiminin tasfiyesi hükümleri çerçevesinde aile mahkemesince incelenip karara bağlanması gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş ise de verilen karar dosya içeriğine uygun düşmemektedir. Davacı vekili, taraflar arasındaki boşanma davası devam ederken, davalı kocanın evlilik birliği içerisinde edinilen taşınmazı boşanma sonucunda meydana gelecek mal rejimi tasfiyesinden ve boşanmanın ferisi olan alacaklardan kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak diğer davalıya devrettiğini ileri sürerek dava açmıştır. İddianın ileri sürülüş biçimine göre, davanın yasal dayanağının 6098 sayılı Borçlar Kanununun 19.maddesi olduğu anlaşılmaktadır....

                Hemen belirtilmelidir ki, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı pay oranında iptal-tescil istekli davalarda dava değeri taşınmazın tümünün değeri üzerinden davayı açan mirasçı veya mirasçıların payına isabet eden değerdir. Somut olayda, çekişme konusu taşınmazlarda davalılara devredilen payların dava tarihi itibariyle keşfen saptanan toplam değeri 326.022,00 TL olup, aralarında ihtiyari dava arkadaşlığı olan her bir davalının iptal edilen 1/15 miras payına isabet eden 21.734,80 TL’nin 2019 yılı itibarıyla temyiz kesinlik sınırı olan 58.800 TL’nin altında kaldığı anlaşılmaktadır. Öte yandan, temyiz kesinlik sınırı içinde kalması nedeniyle temyiz kabiliyeti bulunmayan kararlar hakkında 01.06.1990 gün ve 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay tarafından da bir karar verilebileceği açıktır....

                  in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak açılan miras payı oranında tapu iptal ve tescil olmadığı taktirde tazminat isteğine ilişkindir. Davacı, 01/11/2010 tarihinde ölen mirasbırakanı ...'ın 351 ada 12 numaralı parselde tapuya kayıtlı 3 nolu bağımsız bölümünü davalı kızı ...'...

                    UYAP Entegrasyonu