Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere, Dosyanın görevli İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, Dair, HMK’nın 352 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda 07/04/2021 günü, kesin olarak, oy birliğiyle karar verildi....

    Açıklanan bu nedenlerle davalılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353- 1- b-2. maddesi uyarınca kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılması ve yeniden karar verilmesi gerektiği düşünülmekle aşağıdaki gibi hüküm tesis edilmiştir. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Davalılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK. nun 353/(1)-b-2. maddesi gereğince KABULÜNE, Samsun 3....

    Yüzeysel bakıldığında tasarrufun iptali davaları ile muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öte gitmemektedir. İİK'nın 277. maddesinde sözü edilen iptal davaları borçlu tarafından geçerli olarak yapılmış bazı tasarrufların hükümsüz kılınması için açılır. Oysa muvazaa davası borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tespit ettirmeyi amaçlar. Kural olarak muvazaa nedeniyle hakları ihlal olunan ve zarar gören 3. kişiler tek taraflı veya çok taraflı hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilirler. 3. kişinin danışıklı işlem ile hakkının zarar gördüğünün benimsenebilmesi için onun danışıklı işlemde bulunandan bir alacağının var olması ve bu alacağın ödenmesinin önlemek amacıyla danışıklı bir işlem yapılması gerekir. Davacının bu davadaki amacı alacağını tahsil edebilmek için muvazaa nedeniyle temelde geçersiz olan işlemin hükümsüzlüğünü sağlamaktır....

    Maddesi uyarınca Muvazaa sebebi ile açılan tasarrufun iptaline ilişkindir. BK 19. Maddesi uyarınca muvazaa hukuksal nitelemesine dayalı davalarda ise; 3.kişinin danışıklı işlem ile hakkının zarar gördüğünün benimsenebilmesi için onun danışıklı işlemde bulunandan bir alacağının olması ve bu alacağın ödenmesini önlemek amacıyla danışıklı bir işlem yapılması gerekir. Davacının bu davadaki amacı alacağını tahsil edebilmek için muvazaa nedeniyle temelde geçersiz olan işlemin hükümsüzlüğünü sağlamaktır. Muvazaaya dayalı davalarda davacının icra takibine geçmesi ve aciz belgesi almasına gerek yoktur. Çünkü yukarıda açıklandığı gibi İİK 277 ve izleyen maddelerinde iptal davasına konu tasarruflar özünde geçerli olmasına rağmen kanunun icra hukuku yönünden iptaline imkan verdiği tasarruflardır. Muvazaaya dayalı iptal davasında ise davacı muvazaalı işlemle kendisinin zararlandırıldığını ileri sürmektedir....

    İİK’nin 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen iptal davası açma hakkı davacının genel hükümlere, muvazaaya dayanarak dava açmasına engel değildir. Davacının iddiasını kanıtlaması halinde iddianın taşınmazın aynına ilişkin olmadığı, alacağın tahsiline yönelik bulunduğu da gözetilerek İİK'nın 283/1. maddesi kıyasen uygulanarak iptal ve tescile gerek olmaksızın davacının taşınmazların haciz ve satışını isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerekecektir. BK'nun 19. maddesine göre muvazaa nedeniyle açılan iptal davalarında hak düşürücü zamanaşımı süresi uygulanmaz ve İİK'nın 277 vd.maddelerine göre açılan iptal davalarında aranılan aciz belgesi muvazaaya dayanan iptal davalarında aranmaz....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 18/03/2014 gününde verilen dilekçe ile muvazaa nedeniyle tapu iptal ve tescil istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 24/03/2015 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, muvazaa nedeniyle tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, davacı alacaklı ile davalılardan borçlu ... arasında bedelinin nakden alındığı belirtilen 106.000 TL bedelli, 11/02/2011 tanzim ve 20/03/2011 vade tarihli bir adet senet düzenlendiğini, senedin ... 2....

        Davacının bu davadaki amacı alacağını tahsil edebilmek için muvazaa nedeniyle temelde geçersiz olan işlemin hükümsüzlüğünü sağlamaktır. TBK'nın 19.maddesine göre muvazaa nedeniyle açılan iptal davalarında zamanaşımı söz konusu olmaz ve İİK'nın 277 vd. maddelerine göre açılan iptal davalarında aranılan aciz belgesi muvazaaya dayanan iptal davalarında aranmaz. İİK’nin 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen iptal davası açma hakkı, davacının genel hükümlere, muvazaaya dayanarak dava açmasına engel değildir. Davacı vekili dava dilekçesinde açıkça muvazaa hukuksal nedenine de dayandığından, davanın İİK'nin 277. vd maddelerine göre, bu olmadığı taktirde TBK'nin 19.maddesi gereğince değerlendirilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır....

        Lehine tasarruf yapılan kişinin istihkak davasını kazanmış olması, üçüncü kişi aleyhine İİK 277 ve devamı maddeleri uyarınca iptal davası açılmasına engel değildir. Fakat istihkak davası ile iptal davasının amacı aynı olup alacaklılarına zarar vermek isteyen borçlunun işlemlerine karşı alacaklıları korumak istenmektedir. Muvazaa davası ayni bir dava olup üçüncü kişi konumunda olan alacaklılar da bu davayı açarak görünürdeki işlemin muvazaa nedeniyle hükümsüz olduğunun tespitini isteyebilir. Taşınmaza ilişkin muvazaa davalarında hâkim tapu kaydının borçlu adına düzeltilmesine karar verir. Alacaklı bu hâlde ilamı icra dairesine sunarak dava konusu taşınmazın borçlunun borcundan dolayı haczedilmesini isteyebilir. Bu hâlde ayrıca bir iptal davası açmasına gerek kalmaz....

          İİK’nin 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen iptal davası açma hakkı davacının genel hükümlere, muvazaaya dayanarak dava açmasına engel değildir. Davacının iddiasını kanıtlaması halinde iddianın taşınmazın aynına ilişkin olmadığı, alacağın tahsiline yönelik bulunduğu da gözetilerek İİK'nın 283/1. maddesi kıyasen uygulanarak iptal ve tescile gerek olmaksızın davacının taşınmazların haciz ve satışını isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerekecektir. BK'nun 19. maddesine göre muvazaa nedeniyle açılan iptal davalarında hak düşürücü zamanaşımı süresi uygulanmaz ve İİK'nın 277 vd.maddelerine göre açılan iptal davalarında aranılan aciz belgesi muvazaaya dayanan iptal davalarında aranmaz....

            Kabule göre de, davacı tarafça ilk kaldırma kararımıza konu aciz vesikası halen sunulmamış olup, ivazlar arasındaki misli fark tek başına muvazaa nedeniyle iptal sebebi değildir. Kaldı ki iddianın ileri sürülüş biçimine ve davacı tarafça yapılan icra takibine göre istemin muvazaa nedeniyle iptal talebi olduğu değerlendirildiğinde aciz vesikası bulunmadığından ivazlar arasındaki misli fark yine iptal nedeni olmayacaktır. Davacı talebinin hangi hukuki nedene dayalı olduğunun açıklatılması ile sonucuna göre aciz vesikası bulunup bulunmadığı da gözetilerek bu yönden bir değerlendirme yapılması gerekmektedir....

            UYAP Entegrasyonu