Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

D)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, TBK 19. maddesine dayalı muvazalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davacının ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir....

Dava, Borçlar Kanunu'nun 19. maddesinde düzenlenen dava konusu işlemin danışıklı (muvazaalı) yapıldığı iddiasına dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Davacı vekili, dava dilekçesinde davalılar arasında yapılan danışıklı satış işleminin iptalini istemiştir. Davacı tarafından yargılama sırasında davanın İİK 277 vd. maddelerine ilişkin olduğu yolunda bir beyanda da bulunulmamış aksine danışıklılık nedeni ile işlemin iptali istenmiştir. Davacının kendisinin alacağını akim bırakan bir işleme karşı, TBK 19.(mülga 818 sayılı BK.md.18) maddeye dayalı olarak bir dava açabileceği gibi aynı işlem için koşulların varlığı halinde İİK. 277 vd maddelerine göre bir tasarrufuniptali davası açması da mümkündür....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/11/2022 NUMARASI : 2021/46 ESAS, 2022/307 KARAR DAVA KONUSU : Muvazaa Nedenine Dayalı Tasarrufun İptali (TBK 19. madde) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK'nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili ilk derece mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; davacının dava dışı Denizbank A. Ş.' den temlik yolu alacak hakkı kazandığını, dava dışı Denizbank'ın 2015 ve 2017 yıllarında davalılar aleyhine takip yaptığını, bu dosyalarda temlik alan davacının alacağını karşılamaya yeter derecede davalıların malvarlığının bulunmadığının belirtildiğini, davalılar arasında yapılan işlemin muvazaalı olduğunu ileri sürerek tasarrufun iptaline ve taşınmazların İİK 281/2 uyarınca ihtiyaten haczine karar verilmeni talep etmiştir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, tasarrufun iptali isteğine ilişkindir. Davacı, davalı Cemal'in dava dışı banka ile aralarında kredi kartı sözleşmesi bulunduğunu, davalının borcunu ödememesi nedeniyle hakkında Kars İcra Müdürlüğü'nün 2017- 1606E sayılı takip dosyası ile takip başlatıldığını, takibin semeresiz kaldığını, icra işlemleri sırasında davalı Cemal'in 834 ada 111 parsel sayılı taşınmazın 1/2 payını davalı Celal'e, diğer yarısını da davalı Ali'ye devrettiğini, satışların muvzaalı olduğunu, İİK. 277 v.d. Maddelerine göre icra dosyasındaki bedel mukabilinde satış yetkisi verilmesini, aksi halde TBK. 19 maddesi gereğince muvazaa nedeniyle tasarrufun iptaline karar verilmesini talep etmiş, davalılar davanın reddini savunmuş, Mahkemece, icra takibi kesinleşmediğinden İİK. 277 v.d maddelerine dayalı tasarrufun iptali isteğinin reddine, borcun doğumu tasarruftan sonra olduğu gerekçesiyle de TBK 19....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TASARRUFUN İPTALİ (İİK 277 VE DEVAMI) Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava, genel muvazaa hukuksal sebebine dayalı olarak (TBK. nun 19.maddesi gereğince açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 19.01.2015 tarih ve 8 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 22.01.2015 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 17. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 11.4.2015 tarihinde yürürlüğe giren, Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE,26.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TASARRUFUN İPTALİ (İİK 277 VE DEVAMI) Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava TBK.' nın 19.maddesi gereğince muvazaa iddiasına dayalı tapu iptali tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 19.01.2015 tarih ve 8 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 22.01.2015 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 17. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 11.4.2015 tarihinde yürürlüğe giren, Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 5.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Ne tasarrufun iptali davası, ne de TBK m. 19 gereğince İİK’nın 283. maddesinin kıyasen uygulanması istemli muvazaa davası TTK’nın 4. maddesinde belirtilen mutlak ya da nispi ticari dava niteliğine haiz olduğundan 6100 sayılı HMK’nin 2. maddesi gereğince genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görev alanında kalmaktadır." şeklinde karar verilerek görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu belirlenmiştir. Yine emsal nitelikte ki Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 09/04/2018 tarih, 2016/8983 E. ve 2018/3951 K. sayılı kararında da " ... Dava, İİK'nın 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali, davaları mutlak ticari dava niteliğinde olmayıp şahsi nitelikte ve borçlunun tasarruflarına yönelik bulunduğundan Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevine girmektedir." şeklinde karar verilmiştir....

          Davalı T3 vekili istinaf dilekçesinde özetle; hem TBK 19 maddesine hem de İİK 277 ve devamı maddelerine aynı anda dayanarak dava açılamayacağını, ayrıca dava ön şartı bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, zira borçlunun aciz halinin bulunmadığını, davacının muvazaa iddiasını ispatlar nitelikte herhangi bir somut delil sunmadığını belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri gözetilerek Dairemizce yapılan incelemede; Dava, İİK 277 ve devamı maddeleri ile TBK 19 md uyarınca tasarrufun iptaline ilişkindir. Davacının hem TBK 19 maddesine hem de İİK 277 ve devamı maddelerine dayanarak dava açmasında hukuki bir engel bulunmamaktadır. Bu konudaki itiraz haksızdır....

          Dava dilekçesine ve davanın ileri sürülüş şekline bakıldığında eldeki dava TBK 19. Maddesine dayalı tasarrufun iptali davasıdır....

          Katta bulunan 9 nolu bağımsız bölüme ilişkin açılan tasarrufun iptali davasının reddine" karar verilmiştir. İstinaf kanun yoluna başvuran davacı vekili dilekçesinde özetle; Mahkeme kararının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, sundukları Yargıtay kararlarında da görüleceği üzere Genel Kredi Sözleşmesinde borcun doğum tarihinin temerüde düşülme tarihi olmadığını, borcun doğum tarihinin Genel Kredi Sözleşmesinin imzalandığı tarih olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir. Dava; Terditli olarak açılan İİK'nın 277 ve devamı maddesi, mümkün olmaması halinde BK 19. Maddesi uyarınca tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

          UYAP Entegrasyonu