Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, 09.09.2009 tarihli celsedeki davacının ve davalı vekilinin beyanlarına göre ipoteğe konu borcun davacının oğlu tarafından ödendiği ve taşınmaz üzerindeki ipoteğin terkin edildiği nedeniyle dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, ipoteğin fekki isteğine ilişkindir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2-Ancak; davalı Kooperatif kendisini vekil ile temsil ettirdiğine göre karar başlığında davalı vekilinin isminin yazılmamış olması ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 6. maddesi gereğince davalı lehine avukatlık ücretine hükmedilmesi gerekirken bu yönde de bir karar verilmemiş olması doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 04.05.2012 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin fekki istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 17.01.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ipoteğin fekki isteğine ilişkindir. Davalı Hazine vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, 06.10.1972 tarihinde 6 ay süre ile tesis edilen ipoteğin hükümsüz kaldığı gerekçesi ile davanın kabulüne ve 417 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir. Hükmü, davalı Hazine vekili somut bir gerekçe göstermeden, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek temyiz etmiştir....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili müvekkilinin sahip olduğu taşınmazın eski maliki olan Metin Kaygılaroğlu'nun taşınmaz mülkiyetini devrettiği tarih itibariyle davalı bankaya borcunun bulunmadığını, davalı bankanın taşınmaz üzerindeki ipoteği kaldırmayarak ve eski malikin satış tarihinden sonraki kredi borçlarından dolayı müvekkilini sorumlu tutarak mağduriyetine neden olduğu iddiasıyla dava konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Davacı tarafça, murisleri tarafından akdedilen kefalet sözleşmesinin geçersiz olduğu iddiasıyla sözleşmeden kaynaklı borçlu olmadıklarının tespiti ile sözleşme nedeniyle taşınmaz üzerine konulan ipoteğin terkini istemi ile açılan işbu davada, cevaba cevap dilekçesi ile, her ne kadar dava dilekçesinde ipoteğin fekki olarak dava konusu zikredilmiş ise de, bu hususun sehven yapılan bir hata olduğu, maddi hata kapsamında değerlendirilecek olsa bile davayı hukuki ihtilafa ve bir anlaşmazlığa sokmamak amacıyla HMK'nın 141. maddesi gereğince ipoteğin fekki talebini, davalı bankanın haksız şekilde müvekkillerinin taşınmazlarına koymuş oldukları hacizlerin fekki olarak değiştirdiklerinin beyan edildiği anlaşılmıştır. İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve re'sen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır....

          Taraflar arasındaki uyuşmazlığın dava konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğin terkin edilmesiyle son bulduğu görülmüştür. Bilirkişi tarafından mahkememizce verilen yetkiye istinaden davalı bankanın defter ve kayıtlarında incelemeler yapılmış; yapılan işlemler, gönderilen ihtarnameler, düzenlenen sözleşme ve şartları ile dava konusu ipotek terkin işleminin sonucu bilirkişi raporunda gösterilmiştir. Bilimsel verilere ve maddi gerçeğe uygun, denetime elverişli bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere dava konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğin terkin edilmesi ile davacının bu ipotek nedeniyle borçlu olmadığına ilişkin uyuşmazlık ve dava konusu taşınmazdaki ipoteğin fekki talebinin konusuz kaldığı anlaşılmış, bu hususta herhangi bir karar verilmesine yer olmadığı kanaatine ulaşıldığından, davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilerek aşağıda gösterildiği şekilde karar verilmiştir....

            AHM tarafından talimat yolu ile alınan raporla belirlendiği, tapu sicil müdürlüğü tarafından davalı bankanın talebi üzerine taşınmaz üzerindeki ipoteğin yargılama sırasında davadan sonra 01/06/2018 tarihinde terkin edildiği bildirilmiş, davalı banka ihbar olunan şirket Barış tarafından kredi borcunun ödendiğini bildirmiş, davalı banka 08/01/2018 ila13/04/2018 tarihleri arasında ihbar olunan şirket tarafından toplam 278.407,89 TL ödeme yapıldığı ve yapılan ödemeye mukabil dava konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğin fek edildiğine dair dosyaya yazı sunduğu, anlaşılmıştır....

            Şti'nin ise kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcu teminat altına almak amacıyla kendisine ait ..., ..., ... pafta, 101 Ada, 110 Parsel sayılı taşınmaz üzerinde banka lehine ayni teminat oluşturmak üzere ipotek tesis ettiği, daha sonra banka tarafından iş bu ipotekten kaynaklanan alacağın 05/12/2013 tarihinde davacı ...'a temlik edildiği ancak temlik işlemi bir tasarruf işlemi olmasına rağmen ve temlik sözleşmesinin imzalanması ile ipotekten kaynaklanan alacak bu tasarruf işlemi ile temlik alan davacıya geçmiş olmasına rağmen davalı bankanın ilgili tapu müdürlüğüne ipoteğin fekki için yazı yazdığı ve ilgili tapu müdürlüğünün de ipoteğin fekki yönünde işlem yaptığı görülmektedir....

              Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davaya konu taşınmaz üzerindeki davalı lehine tesis edilen ipoteğin tüm nakit ve gayri nakit, döviz, döviz kazandırıcı işlemler ve bunlarla ilgili teminat mektubu kredilerinin teminatını teşkil etmek üzere doğmuş ve doğacak her türlü borçların teminatı için ve fekkinin alacaklı bankaca bildirilinceye kadar süreli düzenlendiği, MK’na göre ipotekli taşınmazın maliki değişmiş olsa bile borçlunun sorumluluğunda ve güvencede bir değişikliğin olmayacağı, yeni malikin taşınmaz mülkiyetini üzerinde bulunan rehin yükü ile kazandığı, yeni malikin borcu yüklenmesi durumunda tapu idaresince bunun alacaklı davalıya bildirilmesi gerektiği, dosya kapsamında böyle bir bildirimin bulunmadığı, davacı ile davalı banka arasındaki kredi ilişkisinin sona ermediği, sadece döviz kredisinin tasfiye edilmiş olmasının ipoteği de sona erdirmeyeceği, ipotek kapsamının sadece döviz kredisi ile sınırlı olmadığı, doğmuş ve doğacak...

                İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, ipoteğin kaldırılması (fekki) davasının bir eda davası olduğu, bir tespit davası olan menfi tespit davasının bu davanın içerisinde eridiği, bu nedenle davanın, eda davası olan ve menfi tespit istemini de içeren ipoteğin kaldırılması (fekki) davası olduğu; ipoteğin fekki isteminin, taşınmazın aynına ilişkin bir dava olduğu, taşınmazın aynına ilişkin davaların taşınmazın tapu siciline kayıtlı bulunduğu yer mahkemesinde açılması gerektiğinin 6100 sayılı HMK’nın 12. maddesinde hüküm altına alınmış olduğunu, taşınmaz üzerindeki ayni hakka ilişkin veya ayni hak sahipliğinde değişikliğe yol açabilecek davaların taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde açılması hakkındaki bu yetki kuralının kamu düzenine ilişkin ve kesin olduğu, somut olayda, davacıların ipoteğin kaldırılmasını istediği taşınmazların (Muş ili, Merkez ilçesi, Kültür Mah. 67 ada 117 parsel B Blok 3.Kat 7 nolu bağımsız bölüm ve Muş ili, Merkez ilçesi, Kültür Mah. 67 ada 117 parsel B Blok...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Dosa kapsamında, ...1. İcra Müdürlüğünün 1980/5614 Esas sayılı dosyası üzerinde ihtiyati haciz kararı ile başlatılan takipte, borçlunun İİK.nun 266. maddesi kapsamında, ...5. İcra Mahkemesine başvurarak, araç üzerindeki ihtiyati haczin kaldırılması talebi üzerine, mahkemece 07.08.1981 tarih ve 1981/324 Esas 1981/342 Karar sayılı kararıyla, ...Karşıyaka Şemikler Mah. 805 parsel (yeni 25588 ada 3 parsel) sayılı gayrimenkul üzerine 07.08.1981 tarih ve 1838 yevmiye numaralı rehni kurularak ihtiyati haciz kararı kaldırılmıştır....

                  UYAP Entegrasyonu