Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

- K A R A R - Dava, taşınmaz satış sözleşmesinden kaynaklanan bakiye alacağın tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı vekili, taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan bakiye borcun karşılığında çekler verilmesi nedeniyle temel ilişkiye dayanılarak alacak talebinde bulunulamayacağını, çeklerin alacağın temliki yoluyla devredilemeyeceğini, temlikin geçersiz olduğunu, temlik esnasında verilen çeklerin icra mahkemesince iptal kararı verilen icra dosyasında (kasada) bulunduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 09.03.2015 gününde verilen dilekçe ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 04.05.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı vekili, davalının ...'...

      Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır. Elbirliği mülkiyetine (TMK m.701) konu bir taşınmazda elbirliği (iştirak halinde) ortaklarından birinin, ortaklık dışı bir kişiye satım vaadinde bulunması halinde, sözleşme bir taahhüt muamelesi olarak geçerli olmakla birlikte elbirliği ortaklığı çözülünceye kadar sözleşmenin ifa olanağının varlığından söz edilemez. Bu durum, satışı vaat edilen taşınmazın tapusunda temliki tasarrufu engelleyen bir kaydın bulunması veya 5578 sayılı Kanunla değiştirilen 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununun 8. maddesi hükmüne aykırı şekilde taşınmaz satışı vaat edilmesi ya da vaade konu taşınmazın bir başka mahkemede mülkiyet uyuşmazlığına konu olması halinde de geçerlidir. Taşınmaz satış vaadi sözleşmelerinin, Türk Medeni Kanununun 1009. maddesi uyarınca tapunun beyanlar hanesine şerhi mümkündür....

        Hükmü, satış vaadinde bulunan ... ... mirasçıları temyiz etmişlerdir. Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanunun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanunun 89. maddeleri hükümleri uyarınca noter önünde re'sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan ve her iki tarafa borç yükleyen kişisel hak veren sözleşmelerdendir. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet geçirim borcu yüklenen satıcıdan edimini yerine getirmediğinde dava tarihinde yürürlükte bulunan Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açılacak tapu iptali ve tescil davası ile edimin hükmen yerine getirilmesini isteyebilir....

          Somut olayda; davacı noterden yapılan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile satın aldığını iddia ederek tapu iptal ve tescil ikinci kademede tazminat talebinde bulunmuştur. Taraflar arasındaki satış vaadi sözleşmesi geçerlidir. Davacı ile bir kısım davalılar arasında yapılan biçimine uygun satış vaadi sözleşmesi ile belirlenen bedelin davacı tarafça nakten ve tamamen ödendiği sözleşmede belirtilmiştir. Böylece, resmi sözleşmede ödendiği belirtilen bedelin ödenmediğinin; ancak, aynı değerde başka delil ile ispatı gerekeceğinden davacının satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan edimini yerine getirdiğinin kabulü gerekir. Taşınmazın tapu kayıt maliki muris ... oğlu ... olup, mirasçılarından dava dışı ... davacı ile taşınmaz satış vaadi sözleşmesi yapmamıştır. Bu durumda sözleşmenin ifasının imkansız olduğu tartışmasızdır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 22.06.2015 gününde verilen dilekçe ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın zamanaşımı nedeniyle reddine dair verilen 25.01.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı vekili, babası ... 'in ... İli, ... İlçesi, ... Mahallesinde kain 13448 ada, 8 parselde kayıtlı bulunan taşınmazdaki zemin katın tamamını İzmir 9....

              -KARAR- Davacının mülkiyetten kaynaklanan bir hakkı bulunmakta olup, taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan kişisel hakka dayalı olarak elatmanın önlenmesi isteğinde bulunmuştur.Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 14.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 10.01.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706 ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, başka bir anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Somut olayda, Davacı- davalı ... kişisel hak sahibi olup, 28.08.1996 tarihli satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan kişisel hakkını Borçlar Kanununun 162. maddesi uyarınca 10.10.1996 tarihli sözleşme ile ...’a temlik etmiştir. Davacı, 28.08.1996 tarihli sözleşmeden kaynaklanan kişisel hakkını temlik ettiğinden bu hakka dayanarak iptal ve tescil isteyemez. Bu nedenle, asıl davanın, davacı- davalı ...’ın davada sıfatının kalmaması nedeniyle reddi gerekir....

                  HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : None KARAR NO : 2021/1637 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : MERZİFON 1.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/04/2021 NUMARASI : 2017/392 ESAS, 2021/260 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : Merzifon 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/392 esas, 2021/260 karar sayılı dava dosyasında verilen tapu iptali ve tescil (satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan) talebinin kabulüne karşı, davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurması üzerine, dosyanın yapılan inceleme sonucunda; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Merzifon İlçesi Ortaova Köyü 840 nolu parsel tapuda davalı adına kayıtlı iken, davalı tarafından Merzifon Noterliğinin 9264 yevmiye numaralı 13/10/2005 düzenleme şeklindeki gayrimenkul mal satış vaadi sözleşmesi ile muris babası Arif Saka'dan intikal eden 840 parsel taşınmaz üzerindeki...

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi KARAR Dava, haricen imzalanan taşınmaz satış sözleşmesi gereğince satıcıya teminat olarak verilen bonoya dayalı başlatılan icra takibi nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkin olup, geçersiz taşınmaz satış sözleşmesinden (sebepsiz zenginleşmeden) kaynaklanan davada, hükmü temyizen inceleme görevi, yürürlükte bulunun işbölümü uyarınca Yargıtay 3. Hukuk Dairesinindir. Her ne kadar, Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulunun 28.02.2017 tarih, 2017/775 esas, 2017/48 karar sayılı ilamı ile dosya Dairemize gönderilmiş ise de, maddi hatanın giderilerek görevli dairenin belirlenmesi için dava dosyasının Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Görevli dairenin belirlenmesi için dava dosyasının Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna GÖNDERİLMESİNE, 28/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu