Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden Borçlar Kanununun 125. maddesi hükmü gereğince on yıllık zamanaşımı süresi uygulanır ve bu süre sözleşmenin ifa olanağının doğması ile işlemeye başlar. Ancak satışı vaat edilen taşınmaz, sözleşme ile veya fiilen satış vaadini kabul eden kişiye yani vaat alacaklısına teslim edilmiş ise on yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra açılan davalarda zamanaşımı savunması Türk Medeni Kanununun 2. maddesinde yer alan “dürüst davranma kuralı” ile bağdaşmayacağından dinlenmez. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır....

Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 05.11.2013 gün ve 2013/425-2013/540 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, 12.08.2011 tarihli taşınmaz satış sözleşmesinin eki olan taahhütname gereği yapılacak işlerin yapılmamış olması nedeniyle tazminat istemine ilişkin olup, uyuşmazlık niteliği itibariyle nitelikli satış sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Kararın açıklanan bu niteliğine göre, temyizen incelenmesi görevi Yargıtay Yüksek 13. Hukuk Dairesi'ne aittir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK(TİCARET) MAHKEMESİ Dava, taraflar arasındaki taşınmaz satış sözleşmesinden kaynaklanan gecikme tazminatının tahsili talebine ilişkindir. 14.02.2011 gün ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 gün ve 6110 sayılı bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair Kanunun 8.maddesiyle Yargıtay Yasasının 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca 01.03.2014 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan iş bölümü kararının Yüksek 13.Hukuk Dairesi için Borçlar Kanunun ikinci kısmında yer alan sözleşmelerden (istisna akdi hariç akdin muhtelif nevilerinden) kaynaklanan davalar bakımından Sulh ve Asliye ayrımının yapılmadığı ve incelemenin bu nedenlerle Yüksek 13.Hukuk Dairesince yapılacağından uyuşmazlık konusu dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 13.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 03.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Ancak satışı vaat edilen taşınmaz, sözleşme ile veya fiilen satış vaadini kabul eden kişiye yani vaat alacaklısına teslim edilmiş ise on yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra açılan davalarda zamanaşımı savunması Türk Medeni Kanununun 2. maddesinde yer alan “dürüst davranma kuralı” ile bağdaşmayacağından dinlenmez. Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayanan tescil isteminin hüküm altına alınabilmesi için sözleşmede kararlaştırılan bedel ödenmiş olmalıdır. Ancak, bedelden ödenmeyen bir kısım var ise, bu bedel Borçlar Kanununun 81. maddesi uyarınca depo ettirilmelidir Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır....

        Yerel mahkemece, halen .... mirasçıları adına kayıtlı 49 ada 69 parsel sayılı taşınmazın davacılar adına tesciline, 49 ada 1, 62, 64 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin davanın reddine, 25.000 YTL.nin ... mirasçılarından tahsiline dair verilen ilk hüküm Dairemizce özetle “... sair temyiz itirazlarının reddine, 24.06.1972 günlü taşınmaz satış vaadi sözleşmesi dava konusu taşınmazların geldi kaydı olan 13.11.1933 tarih 26 sayılı tapu kaydına şerh edildiği gibi, 1, 62, 64, 69 parsel kayıtlarına da “davalıdır” şerhi 14.01.2003 tarihinde ve bir kısım davalılara satıştan önceki tarihte işlendiğinden satış vaadi alacaklısı olan davacılar, satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan haklarını sonradan malik olan bu kişilere karşı ileri sürebilir. 49 ada 1, 62, 64 parsel malikleri kayıtlardaki şerhi bilerek işlem yaptıklarından davalı ..., ..., ve ...kötüniyetlidir....

          Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır....

            İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davaya konu taşınmaz her ne kadar 38.500 TL mukabilinde davacıya satış vaadinde bulunulmuşsa da davacı tarafın söz konusu taşınmazda mevcut hacizlerin kaldırılma şartıyla satılacağı hususu noter satış vaadi sözleşmesinden anlaşıldığını, davacının taşınmazda mevcut hacizleri kaldırmamasına rağmen iş bu davanın kabulü yönünde hüküm kurulması hukuka aykırı olduğunu, aynı şekilde hacizlerin kaldırılmasının akabinde davacı tarafça müvekkilini satışa davet etmesi icap ederken bu hususta herhangi bir davet yapılmadığını, davacı tarafça satış vaadi sözleşmesinde belirtilen 5.000 TL sözleşmenin tanzim edildiği gün itibari ile müvekkiline ifa edilmesi icap ederken söz konusu ödemenin süresinde yapılmadığını, açıklanan nedenlerle Büyük Çekmece 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2022/499 esas 2023/96 karar sayılı kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir....

            Dava satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil isteğinden ibarettir. HMK'nun 355.maddesi gereğince istinaf incelemesi; belirtilen istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile ilgili konularla sınırlı olarak yapılmıştır. Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir....

            a 1978 yılında verdiğini, 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu, dava konusu eski 14 sayılı parselin (yeni 137 ada 7) dava tarihi itibariyle bölünmesinin de kanunen mümkün olmadığını, davacıya satış yapmadığı için kendisinden bedel de talep edilemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Davalı ... davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalı ..., satış vaadi sözleşmesi ile satın aldığı taşınmazı tapuda üzerine kaydettirmeden bir kısmını yine satış vaadi sözleşmesi ile davacı tarafa sattığı, dava konusu taşınmaz Hüseyin adına kayıtlı olmadığından davacının... ile yaptığı sözleşmeye dayanarak tapu iptali ve tescil talep edemeyeceği ancak davanın açıldığı tarih itibariyle uyarlanmış bedeli sözleşme yaptığı ...'dan talep edebileceği gerekçesiyle tapu iptali ve tescil isteminin reddine, tazminat isteminin kabulüne karar verilmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 22.10.2010 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil ve terditli olarak tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın tapu iptali ve tescil yönünden kabulüne dair verilen 16.07.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil ve terditli olarak tazminat isteğine ilişkindir. Davacı vekili, davalı ...'in .... Noterliğinin 08.07.1992 tarihli ve ..... yevmiye sayılı satış vaadi sözleşmesi ile ... İli .......

                UYAP Entegrasyonu