Akkavak Cad No: 1 Gülnar/MERSİN'de bulunan binanın ek bina olarak bir yıllığına kiralanmış olduğunu, kira müddetinin bitimine bir ay kala gerek kiralanan taşınmazdan çıkılacağının kiraya verene yazılı olarak bildirilmemesi ve gerekse müddet bitiminden sonra tahliye yapılmaması ve anahtar tesliminin yapılmaması sebebiyle, otomatik olarak aynı taşınmazın kira müddetinin bir yıl uzaması sebebiyle taşınmaz sahibi bir yıllık müddetin kira bedelinin tahsili için Gülnar İcra Müdürlüğü'nün 2015/109 Esas sayılı dosyasında icra takibi başlatmış olduğunu, yapılan bu takibe itiraz edilmiş olmasına rağmen Gülnar Asliye Hukuk Mahkemesi'nin İcra Mahkemesi sıfatıyla verdiği 2016/1 Esas ve 2016/10 Karar sayılı ve 04/05/2016 tarihli kararın da tahliyenin süresinde bildirilmemesi sebebiyle taşınmaz sahibinin haklı bulunduğunu, mezkur kararın kesinleşmesini takiben hastane tarafından taşınmaz sahibine kesilmesi gereken 14.879,12 TL ve kesilmesi gereken 926,33 TL damga vergisi alacaklı adına kesilip Mal Müdürlüğüne...
Yasalarda şerh edilebilecek kişisel haklar sınırlı sayıda gösterilmiş, kira sözleşmesinden kaynaklanan ve kişisel hak niteliğinde olan kiracılık hakkı da tapuya şerh edilebilecek haklardan olup gerek Borçlar Kanunu da gerekse Türk Medeni Kanununun da düzenleme yeri bulmuştur. Borçlar Kanununun 255 ve bunun paralelinde olan 277. maddesi gereğince taraflar bir taşınmazın kiralanmasında sözleşmenin tapu siciline şerh verilmesini kararlaştırabilirler. Bu sözleşme kira sözleşmesinden bağımsız bir sözleşme olup, kira sözleşmesi içinde veya ondan ayrı olarak düzenlenebilir. Türk Medeni Kanununun 1009. maddesi düzenlemesi ile de tapu kütüğüne şerh edilebilecek kişisel haklar arsında kira sözleşmesinden kaynaklanan kiracılık hakkı da sayılmıştır....
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 16/03/2022 KARAR TARİHİ : 21/03/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 21/03/2022 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi....
SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/02/2019 NUMARASI : 2017/356 ESAS 2019/237 KARAR DAVA KONUSU : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : Sakarya 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 26/02/2019 tarihli 2017/356 esas 2019/237 karar sayılı kararına karşı davalı vekilince istinaf talebinde bulunulması ile mahkemesince dosya dairemize gönderilmiş olmakla HMK.'...
kira parasına etki eden tüm nitelikleri karşılaştırılmalı, emsal kira bedellerinin niçin uygun emsal olup olmadığı somut gerekçelerle açıklanmalı, dava konusu taşınmazın yeniden kiraya verilmesi halinde getirebileceği kira parası belirlenmeli, mahkemece bu kira parası dikkate alınmak suretiyle hak ve nesafete; özellikle tarafların kira sözleşmesinden bekledikleri amaçlarına uygun makul bir kira parasına hükmedilmelidir. Hükme esas alınan 15.07.2009 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli kira sözleşmesi hususunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Kira sözleşmesinin başlangıç tarihi ve süresi dikkate alındığında kira bedelinin tesbitinin istendiği dönem hak ve nesafet dönemidir. Mahkemece, kira bedelinin tespiti için taşınmaz mahallinde keşif yapılmış; bilirkişi kurulunun raporunda, dava konusu taşınmazın boş olarak yeniden kiralanması halinde getirebileceği aylık kira parasının net 9.520 TL olabileceğini belirtmişlerdir....
kira parasına etki eden tüm nitelikleri karşılaştırılmalı, emsal kira bedellerinin niçin uygun emsal olup olmadığı somut gerekçelerle açıklanmalı, dava konusu taşınmazın yeniden kiraya verilmesi halinde getirebileceği kira parası belirlenmeli, hakimce bu kira parası dikkate alınmak suretiyle hak ve nesafete; özellikle tarafların kira sözleşmesinden bekledikleri amaçlarına uygun makul bir kira parasına hükmedilmelidir.Somut olayda; 3 bilirkişiden rapor alınmış, her biri ayrı rapor düzenlemiş ve düzenledikleri raporlarında da, yukarıdaki ilkeler gözetilmemiştir....
O nedenle kira parasının tesbiti bir sınırlamadır ve hakim kira parasını takdir ederken bunun bir sınırlama olduğunu gözetmelidir. 18.11.1964 gün ve 2/4 sayılı Y.İ.B.K. ve yerleşik Yargıtay uygulamalarına göre “hak ve nesafet” ilkesi uyarınca hakim bu sınırlamayı yaparken, öncelikle tarafların tüm delilleri varsa emsal kira sözleşmeleri aslı veya onaylı örnekleri dosyaya alınmalı, bilirkişi marifetiyle kiralanan taşınmaz ve taraf emsalleri ... ... görülüp incelenmeli, böylece elde edilen veriler somutlaştırılarak, dava konusu yer ile ayrı ayrı (konumu, çevresi, niteliği, kullanım şekli, kira başlangıç tarihi, kira süreleri vb.)...
kira parasına etki eden tüm nitelikleri karşılaştırılmalı, emsal kira bedellerinin niçin uygun emsal olup olmadığı somut gerekçelerle açıklanmalı, dava konusu taşınmazın yeniden kiraya verilmesi halinde getirebileceği kira parası belirlenmeli, mahkemece bu kira parası dikkate alınmak suretiyle hak ve nesafete; özellikle tarafların kira sözleşmesinden bekledikleri amaçlarına uygun makul bir kira parasına hükmedilmelidir. Hükme esas alınan 20/01/2003 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli kira sözleşmesi hususunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmede artış hükmüne yer verilmemiştir. Kira sözleşmesinin başlangıç tarihi ve süresi dikkate alındığında kira bedelinin tesbitinin istendiği dönem hak ve nesafet dönemidir....
kira parasına etki eden tüm nitelikleri karşılaştırılmalı, emsal kira bedellerinin niçin uygun emsal olup olmadığı somut gerekçelerle açıklanmalı, dava konusu taşınmazın yeniden kiraya verilmesi halinde getirebileceği kira parası belirlenmeli, hakimce bu kira parası dikkate alınmak suretiyle hak ve nesafete; özellikle tarafların kira sözleşmesinden bekledikleri amaçlarına uygun makul bir kira parasına hükmedilmelidir. Öyle ise mahkemece, yukarıdaki ilke ve esaslar ile taşınmazın nitelikleri, tarafların temyiz dilekçelerindeki iddiaları dikkate alınarak, yapılacak yargılama neticesinde makul bir kiraya karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir....
Somut olayda uyuşmazlık; kira sözleşmesinden kaynaklanıyor olmasına karşın davacının talepleri arasında akdin feshi, tahliye ve tespit istemi bulunmamaktadır. Davacı, taşınmaz kira sözleşmesine ve kat malikleri kurulu kararına aykırı olarak fazla kira bedelinin tahsil edildiğini belirterek yaptığı fazla ödenme tutarı 368.129,08 TL'nin istirdatını dava konusu etmiştir. Mahkemenin görevi, dava dilekçesindeki talepler esas alınmak suretiyle dava değerine göre belirlenecektir. Dava değeri itibariyle davaya bakmak HUMK.'nun 1-8 maddeleri gereği Asliye (Ticaret) Hukuk Mahkemesinin görevi içindedir. Bu nedenle mahkemece görev yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde işin esası hakkında karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır....