Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Görüldüğü üzere taşkın yapının korunmasındaki bireysel ve kamusal yarar nedeniyle TMK'nin 684, 718, 722. maddelerinde kabul edilen “üst toprağa bağlıdır” kuralına ayrıcalık getirilmiş taşkın yapı malikinin komşu taşınmazda inşaat veya irtifak hakkı gibi ayni bir hakkının bulunması halinde taşan kısım, taşılan taşınmazın değil, ana yapının bulunduğu taşınmazın tamamlayıcı parçası (mütemmim cüz’ü) sayılmış, tecavüz edilen kısım üzerinde yapı maliki yararına irtifak hakkı tanınmıştır. Hemen belirtmek gerekir ki taşkın yapıdan inşaat ve imalattan kasıt, taşınmaza sıkı ve devamlı surette bağlı olan esaslı yapılardır. Diğer bir söyleyişle taşan yapının tamamlayıcı parça (mütemmim cüz) niteliğinde olması gerekir. Onun, taşınmazın altında veya üstünde yapılması zeminde veya üstten sınırı aşması arasında madde hükmünü uygulanması açısından hiçbir fark yoktur. TMK'nin 725. maddesinin uygulanabilmesini haklı gösterecek en önemli koşul yapı malikinin iyiniyetli olmasıdır....

    ve tecavüzlü olduğunu iddia etmiş, davalılara ait binanın taşkın inşaat nedeniyle davacılara ait taşınmaza vaki tecavüz ve müdahalenin önlenmesine, taşkın inşaat nedeniyle tecavüzlü kısmın kal'i için iş bu men i müdahale ( el atmanın önlenmesi) ve kal davasını açmak gerektiğini tüm bu nedenlerden dolayı davanın kabulüne karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Bunun için, tapuya kayıtlı özel mülkiyete konu bir taşınmaz üzerinde, temelli kalması amacıyla yapılan binanın ayrılmaz parçası yine tapuda kayıtlı üçüncü kişiye ait taşınmaza taşkın yapılmış olmalıdır. Taşkın inşaat, taşkın yapı ile iki komşu taşınmazı fiilen birleştirmekte, ekonomik bir bütünlük oluşturmaktadır. Bu özelliğinden dolayı taşkın yapıya dayanan temliken tescil isteği taşınmaza bağlı kişisel hak niteliğindedir. Taşılan arazi malikinin devir borcu eşyaya bağlı bir borç olduğundan inşaat maliki hakkını taşılan arazinin her malikine karşı kullanabilir. Yeni malikler de Türk Medeni Kanununun 725. maddesinde belirtilen haklardan yararlanabilecekleri gibi borçlardan da sorumlu olur....

    (Objektif koşul) c) Üçüncü koşul ise taşkın inşaat yapanın, taşınmaz malikine bu bedeli ödemesidir. d)Yukarıda değinilen üç koşulun yanısıra, mahkemece iptal ve tescile karar verilebilmesi için taşkın yapının zeminindeki arazi parçasının ana taşınmazdan ifrazının da mümkün olması gereklidir. Diğer taraftan taşkın yapı nedeniyle müdahalenin imar uygulaması sonucu oluştuğunun anlaşılması halinde ise müdahalenin tarafların irade ve arzuları dışında idari bir kararla oluştuğu da gözetilerek çekişmeli taşınmazda davalıların imar öncesinde hukuken korunmaya değer bir haklarının bulunup bulunmadığı tespit edilip, korunmaya değer hakkı olan kişi tarafından yapılan binanın imar parseli içerisinde kalması halinde yapı bedeli ödenmek suretiyle yıkım kararı verilebilir. (Yargıtay 1. HD., 2015/5733 E., 2017/7311 K.) Somut olayda mahkemece davalı T5 yönünden davanın kabulüne karar verilmiş ise de yeterli araştırma yapıldığından söz edilemez....

    O halde mahkemece Erzincan ili, Refahiye ilçesi, Kırantepe Köyü Köy içi Mevkiinde bulunan 105 ada 131 parselin tapu kayıtları tapu müdürlüğünden, çaplı krokileri kadastro müdürlüğünden celp edilmiş olmasına göre, davalı taşınmazın inşaat tarihi itibariyle tapulu bir taşınmaz olup olmadığı araştırılmalıdır....

    Diğer koşular ise, tapuya kayıtlı özel mülkiyete konu bir taşınmaz üzerinde, temelli kalması amacıyla yapılan binanın ayrılmaz parçası yine tapuda kayıtlı üçüncü kişiye ait taşınmaza taşkın yapılmış olması; taşkın yapının yıkımının fahiş zarar oluşturması ve ifrazen tescilinin mümkün olması ile taşınmaz malikine uygun bir bedel ödenmesidir. Somut olayda, tapu kayıtlarından, 1976 yılında tapulama ile tescil edilen 33.000m2 yüzölçümlü tarla niteliğindeki 1318 parsel sayılı taşınmazın tam pay olarak davacı ... adına satış nedeniyle; kat mülkiyeti kurulu 2972 parsel sayılı taşınmazdaki 23 numaralı bağımsız bölümün davalı ... adına kayıtlı olduğu görülmektedir. Taşkın bina, davalının üyesi bulunduğu S.S.Bodrum Karaincir Yapı Kooperatifi tarafından yaptırılarak davalıya tahsis edilmiştir. Bilirkişi kurulunun 06.05.2004 günlü raporunda 2972 parsel sayılı taşınmazda bulunan 23 numaralı bağımsız bölümün 1318 sayılı taşınmaza 16,36metrekare taşkın olduğu saptanmıştır....

      Yasal ayrıcalıklar dışında, TMK’nın 684/1 ve 718/2 maddeleri hükümlerine göre, arazinin mülkiyeti ve buna bağlı olan tasarruf hakkı o arazide kalıcı olmak koşuluyla yapılan şeyleri de kapsar TMK’nın 725. maddesinde bu kuralın istisnalarından birisi düzenlenmiş, böylece muhdesatla arasındaki bağlantı kesilmiş bina sahibine bazı koşulların oluşması halinde ayrılmaz parça niteliğindeki taşkın yapı için üzerinde bulunduğu taşınmaza malik olabilme olanağı tanınmıştır. Bunun için, tapuya kayıtlı özel mülkiyete konu bir taşınmaz üzerinde, temelli kalması amacıyla yapılan binanın ayrılmaz parçası yine tapuda kayıtlı üçüncü kişiye ait taşınmaza taşkın yapılmış olmalıdır. Taşkın inşaat, taşkın yapı ile iki komşu taşınmazı fiilen birleştirmekte, ekonomik bir bütünlük oluşturmaktadır. Bu özelliğinden dolayı taşkın yapıya dayanan temliken tescil isteği taşınmaza bağlı kişisel hak niteliğindedir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, asıl davada taşkın inşaat hükümlerine dayalı tapu iptalve tescil, karşı dava da ise mülkiyet hakkına dayanılarak açılan taşınmaza vaki elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 26.07.2016 tarih 2016/263 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 05.08.2016 tarih ve 29792 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (1.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 19.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Yasal ayrıcalıklar dışında, TMK’nın 684/1 ve 718/2 maddeleri hükümlerine göre, arazinin mülkiyeti ve buna bağlı olan tasarruf hakkı o arazide kalıcı olmak koşuluyla yapılan şeyleri de kapsar TMK’nın 725. maddesinde bu kuralın istisnalarından birisi düzenlenmiş, böylece muhdesatla arasındaki bağlantı kesilmiş bina sahibine bazı koşulların oluşması halinde ayrılmaz parça niteliğindeki taşkın yapı için üzerinde bulunduğu taşınmaza malik olabilme olanağı tanınmıştır. Bunun için, tapuya kayıtlı özel mülkiyete konu bir taşınmaz üzerinde, temelli kalması amacıyla yapılan binanın ayrılmaz parçası yine tapuda kayıtlı üçüncü kişiye ait taşınmaza taşkın yapılmış olmalıdır. Taşkın inşaat, taşkın yapı ile iki komşu taşınmazı fiilen birleştirmekte, ekonomik bir bütünlük oluşturmaktadır. Bu özelliğinden dolayı taşkın yapıya dayanan temliken tescil isteği taşınmaza bağlı kişisel hak niteliğindedir....

          (Objektif koşul) c) Üçüncü koşul ise taşkın inşaat yapanın, taşınmaz malikine bu bedeli ödemesidir. d) Bu üç koşulun yanısıra, mahkemece iptal ve tescile karar verilebilmesi için taşkın yapının zeminindeki arazi parçasının ana taşınmazdan ifrazının da mümkün olması gereklidir.(Bknz. Yargıtay 14. Hukuk Dairesi'nin 2016/5954 Esas, 2018/6343 Karar sayılı ilamı) Bilindiği üzere, haksız inşaat (TMK mad.724) ve taşkın inşaat nedeniyle temliken tescil isteklerinin (TMK mad.725) müstakil dava yoluyla da ileri sürülebileceği gerek yargısal uygulamada, gerekse öğretide benimsenen kuraldır. (Yargıtay 8....

          UYAP Entegrasyonu