Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

-KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, kayden davacıya ait çaplı taşınmaza davalının haklı ve geçerli bir neden olmaksızın taşkın yapılanmak suretiyle elattığı mahkemece belirlenerek taşkın yapının yıkımı suretiyle elatmanın önlenmesine; savunma yoluyla getirilen temliken tescil isteğinin ise TMK nun 725. maddesinde öngörülen koşulların oluşmadığı gözetilerek reddine karar verilmiş olması doğrudur. Davalının bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir, reddine. Ancak, bir taraftan yıkım suretiyle elatmanın önlenmesine karar verildiği halde, infazı ilgilendiren ve infaz aşamasında ortaya çıkacak yıkım masraflarınında karar altına alınmış olması doğru değil ise de; anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 2. fıkranın hükümden çıkartılmasına ve kararın bu haliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı 356.20....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 23.02.2007 gününde verilen dilekçe ile temliken tescil, bu istem kabul edilmezse irtifak hakkı tesisi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 07.12.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanunu’nun 725.maddesine dayalı taşkın yapıdan ötürü mülkiyet aktarımı veya taşan kısım için irtifak hakkı kurulması istemleriyle açılmıştır. Mahkemece, dava reddedilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir. Dosyada yer alan ......

      Bunun için, tapuya kayıtlı özel mülkiyete konu bir taşınmaz üzerinde, temelli kalması amacıyla yapılan binanın ayrılmaz parçası yine tapuda kayıtlı üçüncü kişiye ait taşınmaza taşkın yapılmış olmalıdır. Taşkın inşaata konu yapı iki komşu taşınmazı fiilen birleştirmekte, ekonomik bir bütünlük oluşturmaktadır. Bu özelliğinden dolayı taşkın yapıya dayanan temliken tescil isteği taşınmaza bağlı kişisel hak niteliğindedir. Taşılan arazi malikinin devir borcu eşyaya bağlı bir borç olduğundan inşaat maliki hakkını taşılan arazinin her malikine karşı kullanabilir. Yeni malikler de Türk Medeni Kanununun 725. maddesinde belirtilen haklardan yararlanabilecekleri gibi borçlardan da sorumlu olur....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ,YIKIM,TEMLİKEN TESCİL Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada; Davacı, miras bırakan dedesi ... oğlu ...'ın kayden paydaşı olduğu 847 parsel sayılı taşınmaza davalının taşkın bina yapmak suretiyle müdahale ettiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve yıkıma karar verilmesini istemiştir Davalı, davanın reddini savunarak, bileşen davasında temliken tescil istemiştir. Davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar Dairece “... davacının mirasbırakanları adına kayıtlı taşınmaza davalının yaptığı ahır, samanlık ve odunluk yönünden elatmanın önlenmesi ve yıkım davasının kabulünün doğru olduğu, ayrıca, davalıya ait evin taşkın bölümü bakımından ifraz koşulu dışındaki ....'...

        Türk Medeni Kanunu'nun 724. maddesinde öngörülen haksız inşaat sebebiyle savunma yoluyla temliken tescil isteğinde bulunulmasına yasal olanak yoktur. Haksız yapıda temliken tescil isteminin taşkın yapının tersine ayrı bir dava ile ileri sürülmesi gerekir. (Yargıtay 1. HD., 2013/13474 E., 2013/14711 K.) Somut olayda temliken tescil istemine konu açılmış ayrı bir dava mevcut değildir....

        Yeni malikler de Türk Medeni Kanununun 725. maddesinde belirtilen haklardan yararlanabilecekleri gibi borçlardan da sorumlu olur. Bu tür davalarda taşkın yapıyı yapan kişinin taşınmazı lehine, taşırılan arazi üzerinde bir irtifak hakkı yoksa durum ve koşullar da haklı gösterdiği takdirde taşkın yapıyı yapan kimse, taşan kısım için uygun bir bedel karşılığında irtifak hakkı kurulmasını veya bu kısmın bulunduğu arazi parçasının mülkiyetinin kendisine devredilmesini isteyebilir. Dava, taşkın inşaat nedeniyle irtifak hakkı tesis edilmesi ya da TMK’nın 725. maddesine dayalı tapu iptali tescil isteğine ilişkindir. TMK’nın 725. maddesine dayanılarak tescil talebinde bulunulabilmesi bazı koşulların varlığına bağlıdır; a) Birinci koşul, malzeme sahibinin iyiniyetli olmasıdır. TMK’nın 725. maddesi hükmünden açıkça anlaşılacağı üzere, taşkın yapının bulunduğu arazi parçasının mülkiyetinin yapı sahibine verilebilmesi için öncelikli koşul iyiniyettir....

        Bu nedenle TMK 725 vd. maddelerinde öngörülen şartların davalı tarafından sağlanamadığı anlaşıldığından davalının temliken tescil isteğinin de reddine karar verilerek, davanın kabulü ile; dava konusu olan ve mülkiyeti davacıya ait Mersin ili, Gülnar ilçesi, Kuskan/Erenler mahallesi, Pınarönü mevkiinde kain 250 ada 2 parsel ve 251 ada 1 parsel sayılı taşınmazlara davalının müdahalesinin men'i ile, 11/04/2018 havale tarihli fen bilirkişi raporunun eki olan krokide 250 ada 2 parsel sayılı taşınmazda A ve B harfleri ile gösterilen alanlar ve 251 ada 1 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan ağaç ve fidanların kal'ine, bu yüzden doğacak masrafların davalı tarafından karşılanmasına, davalının temliken tescil isteminin reddine karar verilmiştir....

        Davacılar vekili başvuru dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin iyi niyet değerlendirmesinde yanılgıya düştüğünü, istinat duvarı inşa edildiğinde dava konusu alanın müvekkillerinin tapulu taşınmazı olduğunu, yapı kıymeti taşılan arazi parçasının değerinden açıkça fazla olduğunu, TMK'nun 725/2 hükmünde geçen taşkın olacak yapının ev olması gerektiği kanaatinin son derece hatalı olduğunu, Yargıtay içtihatları kapsamında sabit istinat duvarlarının da taşkın yapı iddiasına konu edilebilir nitelikte olduğunu, ilk derece mahkemesinin taşkın yapının ev olması gerektiği yönündeki tespitinin yasaya ve içtihatlara açıkça aykırı olduğunu, yasada taşkın yapı olarak tanımlandığını, taşkın yapının ev olması gerektiği yönünde yasa hükmü ya da içtihat bulunmadığını belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yolu başvurusunda bulunmuştur....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : MENİ MÜDAHALE, YIKIM, TEMLİKEN TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, kayden maliki oldukları 27 parsel sayılı taşınmaza komşu parsel malikleri olan davalıların taşınmazlarına inşa ettikleri ek binanın tecavüzlü olduğunu ileri sürerek, müdahalenin meniyle taşkın yapı ve eklentilerinin yıktırılmasına karar verilmesini istemişlerdir. Davalılar, davanın reddini savunmuş, birleşen davada ise iyiniyetli olduklarını ileri sürerek, 17,48 m²'lik tecavüzlü kısmın bedeli karşılığında adlarına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir. Mahkemece, asıl davanın kabulüne, birleşen davanın ise reddine karar verilmiştir. Karar, davalılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'nun raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....

          TMK 725.maddesinde bu durumun istisnalarından birisi düzenlenmiş,böylece muhdesatla arasındaki bağlantı kesilmiş bina sahibine bazı koşulların oluşması halinde; ayrılmaz parça niteliğindeki taşkın yapı için üzerinde bulunduğu taşınmaza malik olabilme imkanı tanınmıştır. TMK'nin 725.maddesinde aranan subjektif iyiniyet şartları gerçekleştiğini, davalı ile davacının oğulları T5 ve Sefer Çevirgen ortaklığı ile kurulan Mertler Petrol Ltd. Şti.'...

          UYAP Entegrasyonu