Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıklarını, kesinleşen takip neticesinde davacı adına kayıtlı bir kısım taşınmazlar üzerine haciz konulduğunu, davacının haczedilmezlik şikayetini kabul etmediklerini, davacının haksız ve yersiz olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunduğunu, iş bu şikayete konu 3 adet tarla vasıflı taşınmazın yüz ölçümü toplamlarının 58.768,33 m2 büyüklüğünde olduğunu, bu büyüklükte bir arazinin yasada ifadesini bulan "kendisinin ve ailesinin geçimi için zaruri olan arazi" tanımlamasından büyük olduğunu, yapılacak inceleme neticesinde davaya konu arazilerden elde edilecek gelirin çok daha fazla olduğunun görüleceğini, ayrıca dava konu taşınmazlar üzerinde Ziraat Bankası A.Ş ve müvekkili banka ile Anadolubank A.Ş'nin ipoteklerinin bulunduğunu, söz konusu ipoteklerin haczedilmezlik şikayetini engeller mahiyette olup olmadığının araştırılması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İzmir 6....

Temyiz Sebepleri Şikayete konu haciz işleminin anayasaya aykırı olarak tatbik edildiğini, haczedilen malların maliki olması sebebiyle müvekkilinin işbu şikayette hukuki yararının bulunduğunu, eğitim ve öğretim faaliyeti içinde gerçekleştirilen haczin hukuka aykırı olduğunu beyan ederek kararın bozulmasını istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, İİK 362/a maddesine dayalı haczedilmezlik şikayeti ve bu doğrultuda 07.06.2021 tarihli haciz işleminin iptali istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk İİK'nın 16. maddesi, İİK'nın 362/a maddesi 3....

    Davacının ihtiyati haciz tutarını aşan miktarda haciz uygulandığı yönündeki şikayeti, İİK'nın 85. maddesinin uygulanma biçimine ilişkin olduğundan, Mahkemenin bu şikayet hakkında verdiği karar niteliği itibariyle kesin kararlardan olduğundan, davacının taşkın haciz şikayeti yönünden verilen ilk derece mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir. Takip dosyası içeriğinden, alacaklı tarafından 04/08/2017 tarihinde harcı yatırılarak davacı ve diğer dava dışı borçlular hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip başlatıldığı, takip başlatıldıktan sonra 09/08/2017 tarihinde ihtiyati haciz kararı alınarak uygulanmasının istendiği, örnek no:10 ödeme emrinin ise 18/08/2017 tarihinde davacı/borçluya tebliğ edildiği anlaşılmaktadır....

    DAVA Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde; müvekkili adına bağlanmış bulunan emekli maaşı üzerine konulan haczin 5510 sayılı Yasa'nın 93.ve devamı maddeleri gereği kaldırılarak iptaline karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı alacaklı cevap dilekçesinde; 5510 sayılı Kanun’un 93.maddesinin 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe girdiğini, haciz tarihinde yasanın yürürlükte olmadığından haczedilmezlik şikayeti ile ilgili olarak İİK'nın 83. maddesinin uygulanması gerektiğini, haciz tarihi itibariyle haciz işleminin hukuka uygun olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir. III....

      İstinaf Sebepleri Şikayet dilekçesini tekrar ederek, İlk Derece Mahkemesinin delilleri toplamadan eksik inceleme ve araştırma ile karar verdiğini, yemin delili, bilirkişi incelemesinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yerine getirilmediğini, tanıkların dinlenmediğini belirterek, hükmün müvekkili lehine kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile özetle; İİK'nın 82/1-12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceğine ilişkin haczedilmezlik şikayeti, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanacağı, somut olayda, davalı banka tarafından davacı hakkında ... 2....

        Öte yandan İcra ve İflas Kanunu'nda taşınmaz haczinin yenilenmesi diye bir müessese mevcut olmayıp, aynı takip dosyasından da olsa, konulan her haciz yeni bir haciz olup borçlunun her hacze yönelik olarak şikayet hakkı vardır. Somut olayda, borçlunun meskeniyet şikayetine konu ettiği taşınmaza ilk haczin 20.10.2009 tarihinde konduğu, hacze ilişkin İİK 103. madde davetiyesinin borçluya 23.12.2099 tarihinde tebliğ edildiği, daha sonra alacaklının talebi üzerine taşınmaz üzerine 14.02.2014 tarihinde yeniden haciz konulduğu ve bu hacze dair borçluya herhangi bir tebligat yapılmadığı, borçlunun haczi bu taşınmaza ilişkin kıymet takdir raporu tebliğ tarihinden (14.05.2014) daha evvel öğrendiği iddia edilmediği gibi, öğrendiği yönünde yazılı bir belgenin de mevcut olmadığı görülmektedir. Buna göre, borçlunun 21.05.2014 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvuru, ikinci haciz yönünden İİK'nun 16/1. maddesinde öngörülen 7 günlük yasal sürededir....

          İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; haczedilmezlik şikayetinin reddi kararının hukuka aykırı olduğunu, serbest irade neticesinde konulan ipotekten doğan borcun haciz sırasında halen devam edip etmediğinin araştırılması gerektiğini, haciz sırasında ipoteğe konu borcun devam etmemesi halinde şikayetin esastan incelenmesi gerektiğini, mahkemenin bu konuda yeterli inceleme yapmadığını, ipotek alacaklısı bankadan ipoteğe konu alacağın devam edip etmediğinin sorulmadığını, kıymet takdirine itirazlarının kabulüne rağmen lehlerine vekalet ücretine hükmedilmemesine itiraz ettiklerini, lehe vekalet ücreti hükmedilmesi yönünde kararın kaldırılmasını istediklerini söylemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen icra dosyası fotokopisi ve tüm dosya kapsamına göre; davacı aleyhine başlatılan takip ile ilgili olarak davacının haczedilen taşınmazın haline münasip ev olması nedeni ile İİK 82....

          nin ise üst kiracı olduğunu, söz konusu akaryakıt ve lpg istasyonunun alt kiracısının borçları nedeniyle akaryakıt ve lpg istasyonunun ruhsatına haciz şerhi işlendiğini, akaryakıt ve lpg istasyonunun üst kiracısının müvekkili tarafından Öz Anadolu Yakıt .... Ltd. Şti aleyhine tahliye davası açıldığını ve Öz Anadolu Yakıt ... Ltd....

          İcra Müdürlüğü'nün 2012/4245 ve 2012/4247 esas sayılı dosyalarından taşınmazlara haciz konulduğunu, taşınmazlardan bir kısmının İİK'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12 bendi kapsamında haline münasip ev olduğunu, bir kısmının ise borçluların kendisi ile ailelerinin geçimini sağlayacak zaruri olan tarım arazisi olması sebebi ile aynı maddenin 4. bendi uyarınca haczedilemeyeceğini ileri sürerek haczin kaldırılması için şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, şikayetin kabulüne karar verildiği görülmektedir. ...4. icra müdürlüğünün 2012/4245 esas sayılı dosya yönünden; İİK.nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK.nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Somut olayda, borçluların taşınmazlarına 22.02.2013 tarihinde tapuda haciz şerhi işlenmiştir....

            DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE :Dava, İİK'nın 82/1- 12. maddesi uyarınca meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetidir. İİK'nın 82/1- 12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceğine ilişkin haczedilmezlik şikayeti, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan icra takibinde haciz safhası olmadığından, bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından, haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı yoktur. Somut olayda, İzmir 7. İcra Müdürlüğünün 2018/13408 Esas sayılı dosyasıyla başlatılan takibin ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip olduğu, takibin niteliği gereği bu takip dosyasına ilişkin olarak haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunulamayacağı anlaşılmaktadır. O halde, mahkemece şikayetin bu nedenle reddi gerekirken, süre aşımından ret kararı verilmesi isabetsizdir. (benzer mahiyette Yargıtay 12....

            UYAP Entegrasyonu