Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; dosyaya sunulan bilirkişi raporu ile ekspertiz raporundan anlaşılacağı üzere, zararın sigortalı işyerinin arka kısmında kendi çalışanlarının ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla kendileri tarafından yaptırılan mutfak kısmındaki lavaboya ait temiz su trafosunun patlamasından kaynaklandığı bu haliyle hasara uğrayan sigortalı kiracı ile hasara sebebiyet veren mutfak imalatını yapan kişinin aynı kişi olduğu, meydana gelen zararın TBK'nun 69. maddesi gereği yapı malikinin kusursuz sorumluluğunu doğuracak binanın yapılışındaki bozukluk veya bakım eksikliğinden kaynaklanmadığı, illiyet bağının bulunmadığı, kiracının yaptığı bu mutfaktan kaynaklanan zararın kiralayan mal sahibinden istenemeyeceği, dava konusu olayda davalının herhangi bir kusurunun bulunmadığı anlaşılmakla açılan davanın reddi ile davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına" dair karar verildiği anlaşılmıştır....

Davacı, sigortalı iş yerinde 27/07/2019 tarihinde meydana gelen hasar için 199822293 numaralı poliçe kapsamında ödenen bedelin yapı malikinin sorumluluğu çerçevesinde davalıdan rücuen tahsili isteminde bulunmuştur. Dava, yapı malikinin kusursuz sorumluluğuna dayalı tazminat istemine ilişkindir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 69.maddesinde yer alan yapı malikinin sorumluluğu, “Bir binanın veya diğer yapı eserlerinin maliki, bunların yapımındaki bozukluklardan veya bakımındaki eksikliklerden doğan zararları gidermekle yükümlüdür.” şeklinde düzenlenmiştir. Yapı sahibinin sorumluluğu, bir bina ya da diğer bir inşa eserinin bizatihi kendisinden kaynaklanan bir nedenle oluşan zarardan sorumluluğu kapsamaktadır....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık, Kooperatif Yönetim Kurulu Üyelerinin sorumluluğundan kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup, (kapatılan) Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin bozma ilamı üzerine hüküm kurulmuştur. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 6. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yargıtay 6. Hukuk Dairesine gönderilmesine 15/09/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

    "İçtihat Metni" Dava banka mudii ile banka arasında bankacılık işlemlerinden ve bankanın sorumluluğundan kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Davanın açıklanan bu niteliğine göre, verilen hükmün temyiz inceleme görevi 2797 sayılı Yargıtay Yasasının 14. maddesi ve ilgili Başkanlar Kurulu Kararı uyarınca Yüksek (11). Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına SUNULMASINA, 02.10.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Dava, hayvan sahibinin sorumluluğundan kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 4.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 4.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 20.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, noterin hukuki sorumluluğundan kaynaklanan tazminat isteğine ilişkin olup, davada sahte vekaletnameyi hazırlayana da husumet tevcih edilmiştir. Davanın açıklanan niteliğine göre hükmü temyizen inceleme görevi, yürürlükte bulunan işbölümü uyarınca Yargıtay 3. Hukuk Dairesinindir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 01/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          DAVA : Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 07/09/2021 KARAR TARİHİ : 26/10/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 26/11/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı taraf cevap dilekçesinde özetle; Davalıların bir kısmının şirket yöneticisi bir kısmının da ... ... mirasçısı olduğunu, şirkete ait bir taşınmazın muvazaalı bir biçimde bir başka şirkete devredildiğini bunun da Susurluk Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/666 sayılı dosyasında kesinleşen mahkeme ilamı ile belirli olduğunu, yöneticilerin görevlerinin gereklerine aykırı davranması nedeniyle hem tazminat sorumluluklarının hem de görevlerinden alınmasını gerektirir durumların meydana geldiğini bu halin aynı zamanda şirketin feshi ve tasfiyesine de neden olduğunu ileri sürerek davalı şirketin fesih ve tasfiyesine, davalı şirket müdürlerinin azline ve yine şirketin uğratıldığı...

            Ancak, komşu taşınmaz malikinin veya o taşınmazda mülkiyetten başka ayni hak sahibi olup ta zarar gören kimselerin taşınmaza elatıldığını öğrendikleri tarihten itibaren onbeş gün içerisinde itiraz etmeleri, yapı malikinin iyiniyetli sayılması olanağını ortadan kaldırır. İtiraz hiçbir şekle bağlı değildir. Yapının ilerlemesini zararın büyümesini önlemek için konan bu sürenin başlangıcını objektif olarak saptamak, yapının görünebilir hale gelme tarihinden başlatmak, taşırılan taşınmaz malikinin öğrenmesine engel olan sübjektif (öznel) nedenleri dikkate almamak gerekir. Aksine düşünce bu yöndeki yasa koyucunun amacını ortadan kaldırır (Durum ve koşulların haklı göstermesi) şeklinde açıklanan ikinci koşuldan ise imar durumuna göre ifrazın mümkün olması, ifraz halinde arsa malikinin uğrayacağı zarar ile taşkın yapı malikinin elde edeceği yarar arasında aşırı bir farkın bulunmaması, gibi hususlar anlaşılmalıdır....

              Ancak, komşu taşınmaz malikinin veya o taşınmazda mülkiyetten başka ayni hak sahibi olup da gören kimselerin taşınmaza elatıldığını öğrendikleri tarihten itibaren 15 gun içerisinde itiraz etmeleri, yapı malikinin iyiniyetli sayılması olanağını ortadan kaldırır. İtiraz hiçbir şekle bağlı değildir. Yapının ilerlemesini zararın büyümesini önlemek için konan bu sürenin başlangıcını objektif olarak saptamak, yapının görünebilir hale gelme tarihinden başlatmak, taşırılan taşınmaz malikinin öğrenmesine engel olan subjektif (öznel) nedenleri dikkate almamak gerekir. Aksine düşünce bu yöndeki yasa koyucunun amacını ortadan kaldırır. (Durum ve koşulların haklı göstermesi) şeklinde açıklanan ikinci koşuldan ise imar durumuna göre ifrazın mümkün olması, ifraz halinde arsa malikinin uğrayacağı ile yapı malikinin elde edeceği yarar arasında aşırı bir farkın bulunmaması gibi hususlar anlaşılmalıdır....

                Davacının tazminat talebine gelince; Başkasının taşınmazına temelli ve kalıcı nitelikte yapı inşa edilmesi durumunda, TMK'nın 684. ve 718. maddelerinin hükümleri gereğince yapı üzerinde bulunduğu taşınmazın mütemmim cüzü (tamamlayıcı parçası) haline geleceğinden ana taşınmazın mülkiyetine tabi olur. Bu konumdaki taşınmazın maliki ile yapıyı yapan kişi arasındaki ilişki TMK'nın 722, 723. ve 724. maddelerinde düzenlenmiştir. Davacının temliken tescil talebi reddedildiğine göre yapı yıkılamadığı takdirde taşınmaz malikinin malvarlığında sebepsiz bir zenginleşme meydana geleceğinden, taşınmaz malikinin malzeme sahibine muhik (haklı) bir tazminat vermesi gerekir. Ancak malzeme sahibi iyiniyetli değilse tazminat miktarı levazımın en az kıymetini geçemez. Somut olayda; davacının iyiniyetli olduğu kanıtlanamadığından bilirkişi tarafından belirlenecek asgari levazım bedelinin davacıya ödenmesi gerekir....

                  UYAP Entegrasyonu