Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı vasisi, kısıtlı annesi ...’nin ehliyetsiz olduğu bir dönemde bu durumu fırsat bilen davalının kısıtlıyı kandırarak dava dışı ... adına vekaletname aldığını ve aynı gün vekalet görevi kötüye kullanılarak dava konusu 553 ada 8-10 ve 12 parsel sayılı taşınmazların adına devrini sağladığını, herhangi bir satış bedeli de ödenmediğini, ileri sürüp ehliyetsizlik, vekalet görevinin kötüye kullanılması, hata ve hile hukuksal nedenlerine dayalı olarak tapu kaydının iptali ile kısıtlı ... adına tescilini istemiştir. Davalı, davacının işlem tarihinde ehliyetli olduğunu ve taşınmazı bedeli karşılığında satın aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacının işlem sırasında ehliyetsiz olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....

    Davada; davalı yüklenici şirket hakkında sözleşmeye aykırılıktan, davalı ... hakkında ise vekâlet görevinin kötüye kullanılmasından dolayı tazminat isteminde bulunulmuştur. Yüklenici davalı şirket sözleşme hükümlerine uygun biçimde inşaatı yapıp teslimle yükümlü olup, paylaşım şeklinin değiştirilmesi halinde de gerekli dikkat ve özeni göstermekle yükümlüdür. Vekil ...’ün davalı şirket ortakları ile akrabalığı ve yakın ilişkisi dikkate alındığında vekâlet görevinin kötüye kullanılması kat irtifakı sonucunda listenin değiştirilmesinden haberi olmadığı, bu konuda iyiniyetli olduğuna dair savunmasına itibar edilmesi mümkün değildir. Bu nedenle mahkemenin davalı şirket hakkındaki davayı husumet yönünden reddinde isabet yoktur. İşin esasına gelince; davacı tarafından aynı sözleşmeye dayanılarak ve 5 nolu bağımsız bölümün kat irtifakının tapudaki paylarının değiştirilmesi sebebiyle ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2005/167 Esasında dava açıldığı ve halen derdest bulunduğu görülmektedir....

      Dava,davacıya ait iki adet taşınmazın davacının davalıya verdiği iki adet vekalet ile davalı tarafından dava dışı üçüncü şahıslara satılmasından kaynaklanmakta olup,davacı bir adet taşınmazın bedelinin kendisine ödenmediğini ileri sürerek başlattığı icra takibine vaki itirazın istemiyle bu davayı açmıştır.Davalı ise her iki taşınmaz bedelini ödediğini savunmuştur.Mahkemece davanın ikinci taşınmazın satış bedelinin tahsiline yönelik olduğu ve B.K.nun 390.vd. maddeleri uyarınca vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuki nedenine dayalı açılmış bir dava olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Öncelikle belirtmek gerekirse davacının iddiası vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddiasını da 2011/7721-17777 içermektedir. Bu anlamda, taraflar arasındaki hukuki ilişki vekalet akdinden kaynaklanmaktadır....

        Hukuk Dairesinin 12/01/2021 tarihli 2020/722 E., 2021/4 K., sayılı kararıyla; vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuki nedenine dayalı pay oranında açılan davanın dinlenme olanağı bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ 1. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur. 2. Temyiz Nedenleri Davacılar vekili, istinaf talepli dilekçesinde ileri sürdüğü nedenleri tekrarlamış ayrıca Bölge Adliye Mahkemesi tarafından muris muvazaası hukuki nedenine ilişkin değerlendirme yapılmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir. 3. Gerekçe 3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, vekalet görevinin kötüye kullanılması ve muris muvazaası hukuki nedenlerine dayalı pay oranında tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde alacak istemine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3.2.1....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, VEKALET GÖREVİNİNKÖTÜYE KULLANILMASI Yanlar arasında görülen tapu iptali ve tescil, vekalet görevinin kötüye kullanılması davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davalının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddi ile usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 436.50.-TL. bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 12.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            "K A R Ş I O Y" Dava, ehliyetsizlik ve vekâlet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesi ile Özel Daire arasındaki uyuşmazlık, eldeki davada ehliyetsizlik iddiası yanında vekâlet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine de dayanılıp dayanılmadığı, vekâlet görevinin kötüye kullanılması iddiasına ilişkin araştırma ve inceleme yapılmasının gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır. Hemen belirtilmelidir ki, bir davada dayanılan maddi olaylar için birkaç hukuki sebebin bir arada gösterilmesinde ilke olarak usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır. Hukuki sebeplerden bir tanesinin diğer hukuki sebebin incelenmesine olanak verir niteliği bulunduğu sürece önem ve lüzum derecesine göre birden fazla hukuki sebep aynı davada inceleme ve araştırma konusu yapılabilir....

              'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, vekâlet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı, yaşlılığı nedeniyle yasal işlerini takip etmesi için vekil atadığı davalı ...'in vekalet görevini kötüye kullanarak çekişme konusu 626, 645, 646, 649 ve 653 parsel sayılı taşınmazlardaki payını diğer davalı ...’e satış suretiyle temlik ettiğini ileri sürerek, tapu iptali ve tescile karar verilmesini istemiştir. Davalı ..., iddialarının doğru olmadığını, vekalet görevinin kötüye kullanılmasından bahsedilemeyeceğini, zira taşınmazlardaki davacıya ait paya ilişkin davacı ile miras payı temlik sözleşmesi yaptıklarını belirterek, davanın reddini savunmuş, diğer davalı savunma getirmemiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden maliki olduğu 33 parsel sayılı taşınmazın satışı için davalının eşi ...’a verdiği vekaletname ile 31 ve 32 parsel sayılı taşınmazların da davalıya satış suretiyle temlik edildiğini, satıştan haberi olmadığını, kendisine bedel ödenmediğini ileri sürerek vekalet görevinin kötüye kullanılması nedeniyle 31 ve 32 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile payı oranında adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı, iddiaların doğru olmadığını belirtip davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, çekişme konusu taşınmazların davalıya vekalet görevinin kötüye kullanılması suretiyle temlik edildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, tetkik hakimi ...’ın raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü....

                  Mirasçı olmayan kişiye karşı ehliyetsizlik, vekalet görevinin kötüye kullanılması vs hukuki nedenlerine dayalı miras payı oranında açılan tapu iptal ve tescil davasının dinlenme olanağının bulunmadığı, tereke adına dava açılmadığına göre terekeye temsilci tayin edilerek yargılamaya devam edilmesinin de pay oranında açılan davanın dinlenmesini mümkün hale getirmeyeceği de açıktır. 2.Borçlar Kanunu'nun temsil ve vekalet aktini düzenleyen hükümlerine göre, vekalet sözleşmesi büyük ölçüde tarafların karşılıklı güvenine dayanır. Vekilin borçlarının çoğu bu güven unsurundan, onun vekil edenin yararına ve iradesine uygun davranış yükümlülüğünden doğar. 6098 s. ... Borçlar Kanununda (TBK) sadakat ve özen borcu, vekilin vekil edene karşı en önde gelen borcu kabul edilmiş ve 506. maddesinde (818 s. Borçlar Kanununun 390.) maddesinde aynen; "Vekil, vekâlet borcunu bizzat ifa etmekle yükümlüdür....

                    Bu durumda, ticari taksi plakasının vekalet görevinin kötüye kullanılması suretiyle devredilmesi iddiası karşısında 2004 yılında davacı ...’nin çekişmeli bağımsız bölümdeki miras payını da devretmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu, kaldı ki vekalet görevinin kötüye kullanılması nedenine dayalı davalarda herhangi bir hak düşürücü ya da zamanaşımı süresi bulunmadığı muhakkak ise de, davacı ...’nin 2009 yılında yapılan temlikten çok sonra eldeki davayı açmasının da iddialarının aksini desteklediği, yine birleştirilen dava davacısı ...’ın da ticari taksi plakasının devrinden sonra çekişmeli bağımsız bölümdeki ½ payı 2009 yılında davalıya devrettiği, ayrıca tarafların annesi ve ortak tanık ...’ın, ticari taksi plakası devri nedeniyle davacıların miras paylarını aldığını beyan ettiği, dosya kapsamındaki diğer delil ve tanık beyanları uyarınca da davacıların iddialarını kanıtlayamadıkları sonucuna varılmaktadır....

                      UYAP Entegrasyonu