Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 05.03.2013 gün ve 2009/231 E. 2013/87 K. sayılı hükmün bozulmasına ilişkin olan 15.09.2015 gün ve 1037-10758 sayılı kararın düzeltilmesi süresinde davacılar vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava; ehliyetsizlik, vekalet görevinin kötüye kullanılması ve muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı iptal-tescil isteğine ilişkin olup, mahkemece, ... Kurumu 4....

    un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Asıl dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tazminat, birleştirilen dava ise vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescili isteğine ilişkindir....

      Her ne kadar bozma kararında birleştirilen dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davası olarak nitelendirilmiş ise de bunun maddi yanılgıya dayalı olduğu, iddianın ileri sürülüş biçiminden bu davada vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayanıldığı açıktır. 15.04.2014 tarihinde aynı davacılar tarafından aynı davalı aleyhine, birleştirilen davada dava konusu edilen taşınmazlarla birlikte 80 ve 82 parsel sayılı taşınmazlar için açılarak mahkemenin 2014/437 Esas sayılı dosyasına kaydedilen asıl davada da vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayanıldığı saptanmıştır. Tarafların ortak mirasbırakanı ...'ya ait çekişme konusu taşınmazların O'nun ölümü üzerine 16.05.2008 tarihinde mirasçılarına intikal ettiği, davacı ... dışındaki davacıların 09.05.2008 tarihinde davacı ...'...

        Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; vekâlet veren muris adına açılan bir davada tüm mirasçıların davada yer almasının zorunlu olduğunu dolayısıyla davanın öncelikle taraf ehliyeti yokluğundan reddinin gerektiğini, davanın zamanaşımına uğradığını, ortak murisi tarafından müvekkillerinin murisine vekalet verildiği hususunun soyut iddia olduğunu, davacı tarafça sunulan belgenin esas bakımından bir öneminin bulunmadığını belirterek, davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, ''Yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava konusunun muvazaa hukuksal nedenine mi yoksa vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine mi dayandığı hususunda açıklama yapması için davacı vekiline 26/03/2019 tarihli celsede süre verildiği, davanın vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı olarak açıldığını beyan etmiştir....

        Terekeye karşı yapılan mülkiyetten kaynaklanan haksız fiil niteliğindeki muris muvazaası ve el atmanın önlenmesi gibi davaların dışında ehliyetsizlik, vekalet görevinin kötüye kullanılması hata-hile-gabin vs. gibi davalarda terekeyi temsil eden tüm mirasçıların bir arada hareket etmek suretiyle davayı birlikte açmaları, ayrıca, mirasçılardan birisinin terekeye iade şeklinde dava açması halinde de tüm mirasçılarının davada muvafakatlarının sağlanması, aksi takdirde terekenin atanacak temsilci marifetiyle davada temsil edilmesi ve yürütülmesi gerekeceği (4721 sayılı TMK 640 m.) tartışmasızdır. 3.3. Değerlendirme Hemen belirtilmelidir ki, HMK’nın 140/3. maddesi gereğince davanın hukuki sebebi ön inceleme duruşmasında yalnız ehliyetsizlik olarak nitelendirilmesine rağmen Mahkemece, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuki nedeni bakımından da inceleme yapılıp sonuca gidilmiş ise de, bu husus taraflarca istinaf sebebi yapılmadığından bozma nedeni yapılmamıştır....

          in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı, 67 ve 102 parsel sayılı taşınmazlarının satışı için davalı ...'e vekalet verdiğini, ancak sonradan satıştan vazgeçiğini kendisine bildirdiği halde vekil ......'in vekalet görevini kötüye kullanarak taşınmazları davalı ......e temlik ettiğini, tevhit ve ifrazdan sonra oluşan 173, 174, 175, 176, 177 ve 178 nolu parsellerin de danışıklı biçimde diğer davalılara...a satıldığını ileri sürerek tapu iptali-tescile, aksi akdirde tazminata karar verilmesini istemiştir. Davalı ... dışındaki davalılar davanın reddini savunmuşlar; davalı ... ise davaya cevap vermemiştir....

            görevinin kötüye kullanılması suretiyle gerçekleştirildiğini ileri sürerek davalı ...’ye devredilen 57 ada 1 parsel sayılı taşınmaz ile 63 ada 5 parsel sayılı taşınmazdaki 764,64 m2 lik kısmın yolsuz tescili nedeniyle eski hale getirilmesini, payının ve diğer paydaşların paylarının adlarına tescilini, olmadığı taktirde bedelinin faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istemiştir....

              Şöyle ki; bozma ilamında, “ .. mirasbırakanın hukuksal ehliyetten yoksun bulunduğu ya da ehliyetli olmakla birlikte vekâlet görevinin kötüye kullanıldığı kanısına varıldığı takdirde böyle bir davada pay oranında istekte bulunulamayacağından davanın reddedilmesi aksi halde yukarıda değinildiği üzere muvazaa veya tenkis araştırılmasının yapılması..” gerektiğine işaret edilmiş ancak mahkemece, vekâlet görevinin kötüye kullanıldığı ve kayıt maliki olan davalının da iyi niyetli olmadığının kabul edilmesine karşın, tazminata karar verildiği görülmüştür....

                Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan davada vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayanıldığı ve İbrahim'in miras payı oranında davanın kabul edildiği, bu hali ile mirasbırakan ... ile davacı ... arasındaki ilişkinin vekalet görevinin kötüye kullanılması olduğunun kesinleşen mahkeme kararı ile sabit olduğu eldeki davada ise muvazaa hukuksal nedenine dayanıldığı davacı ve davalının anılan muvazaalı işlemin tarafı oldukları açıktır. Bilindiği üzere, hiç kimse kendi muvazaasına dayanarak bir hak talep edemez. Kaldı ki böyle bir hak talebi herkesin haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorunda olduğu, bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasının hukuk düzenince korunamayacağını belirten 4721 sayılı T.M.K.'...

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, 2001 yılında yaşadığı ekonomik sıkıntı nedeniyle maliki olduğu 197 ada 1 parsel sayılı taşınmazda yer alan 3 numaralı bağımsız bölümü satmak üzere davalı eşini vekil tayin ettiğini, ancak davalının vekalet görevini kötüye kullanarak taşınmazı İstanbul’da ki evlerinin üst komşusuna muvazaalı olarak temlik edip, kısa süre sonra üzerine devraldığını, işlemlerin muvazaalı olduğunu, vekalet görevinin kötüye kullanıldığını ileri sürerek, iptal tescil isteğinde bulunmuştur. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, vekalet görevinin kötüye kullanıldığı ve işlemlerin muvazaalı yapıldığının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....

                    UYAP Entegrasyonu