Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak; 5320 sayılı Yasanın 13/1 maddesinde, CYY gereğince soruşturma ve kovuşturma makamlarının istemi üzerine Baro tarafından görevlendirilen müdafii ve vekile ücret ödeneceği, bu ücretin yargılama giderlerinden sayılacağı, CYY'nın 324. maddesinde yargılama giderlerinin neleri kapsayacağı ve aynı Yasanın 325 maddesinde de, bütün yargılama giderlerinin cezaya yada güvenlik tedbirine mahkum edilen sanığa yükleneceğinin düzenlenmiş olmasına karşın, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6/3-c maddesinde, her sanığın kendi kendini savunmaktan başka, kendisinin seçeceği ya da mali olanaklardan yoksun bulunuyor ve adaletin selameti gerektiriyorsa, mahkemece görevlendirilecek bir avukatın para ödemeksisizin yardımından yararlanma hakkına da sahip olduğu belirtilmiş ve Anayasanın 90. maddesinin son fıkrasında usulüne uygun olarak yürürlüğe konulmuş uluslar arası sözleşmelerin yasa gücünde olduğu, anayasaya aykırılıklarının ileri sürülemeyeceği ve temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletler arası...

    "İçtihat Metni" Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 31/08/2010 gününde verilen dilekçe ile maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 08/04/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız fiil nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulün kurumlarca hava kalitesinin sürekli ölçüldüğünü, yönetmeliklerle belirlenen sınır değerlerin aşılmadığını, küllerin toprakla örtüldüğünü düzenli olarak nemlendirme yapıldığını, davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

      değerlendirildiği, hava kalitesi verileri ile alınan ürün ve toprak örneklerinde yapılan analizlerin santral kaynaklı herhangi bir kirliliği doğrulamadığı, santral civarında toprakta pH değerinin yüksek olduğu, bu durumun da toprak niteliğini değiştirecek bir asitlenme bulunmadığının göstergesi olduğu, dolayısıyla santral emisyonlarının zarara yol açtığının söylenmesinin mümkün olmadığı bildirilmiştir....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, haksız eylemden kaynaklanan maddi - manevi tazminat istemine ilişkindir....

        Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; havayolu şirketlerinin belirlenen iniş ve kalkış saatlerine uymamaları hallerinde zamlı ücret uygulaması yapıldığı, ancak bu uygulamanın verilen ek bir hizmet karşılığı olmadığı, İstanbul Atatürk Hava Limanının ihtiyaca cevap vermemesi ve havayolu trafiğinin yoğunluğunun davalı DHMİ'nin sorumluluğunda olduğu, uçakların iniş kalkış saatlerinin değişmesinin hava alanını kullanan havayolu şirketlerinden kaynaklı olmadığı, dava konusu olayda da, davacı havayolu şirketinden kaynaklı bir kusurun olmadığı gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....

          Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; havayolu şirketlerinin belirlenen iniş ve kalkış saatlerine uymamaları hallerinde zamlı ücret uygulaması yapıldığı, ancak bu uygulamanın verilen ek bir hizmet karşılığı olmadığı gibi, havayolu şirketlerine tanınan bir ayrıcalığı olmadığı, İstanbul Atatürk Hava Limanının ihtiyaca cevap vermemesi ve havayol trafiğinin yoğunluğunun davalı DHMİ'nin sorumluluğunda olduğu, uçakların iniş kalkış saatlerinin değişmesinin hava alanını kullanan havayolu şirketlerinden kaynaklı olmadığı, dava konusu olayda da, davacı havayolu şirketinden kaynaklı bir kusurun olmadığı gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....

            Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; havayolu şirketlerinin belirlenen iniş ve kalkış saatlerine uymamaları hallerinde zamlı ücret uygulaması yapıldığı, ancak bu uygulamanın verilen ek bir hizmet karşılığı olmadığı gibi, havayolu şirketlerine tanınan bir ayrıcalığı olmadığı, İstanbul Atatürk Hava Limanının ihtiyaca cevap vermemesi ve havayol trafiğinin yoğunluğunun davalı DHMİ'nin sorumluluğunda olduğu, uçakların iniş kalkış saatlerinin değişmesinin hava alanını kullanan havayolu şirketlerinden kaynaklı olmadığı, dava konusu olayda da, davacı havayolu şirketinden kaynaklı bir kusurun olmadığı gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....

              Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;a.Davalı .......... tarafından 31.07.2019 tarihli .......... sefer sayılı ........-............ seferinde bagajların geç teslim edildiği iddiasıyla maddi ve manevi tazminat talepli dava ikame edildiğini, bu davanın kabulünün mümkün olmadığını, b. 31.07.2019 tarihli taşımanın uluslar arası bir taşıma olduğu ve olaya............ Konvansiyonu hükümlerinin uygulanması gerektiği, c. Konvansiyona göre yolcu taşıma sözleşmesinin tarafı yolcular olduğu ve hak iddiasında da ancak yolcuların bulunabileceğini, bu kişilerin ......... ve.......... olduğunu, d. Bagaj kayıtlarının da yolcular adına olduğu ve bildirim süresi içinde gecikme zararı bildirilmediği, davacının aktif dava ehliyeti bulunmadığı,......... Konvansiyonu m.31 gereği 21 gün içinde gecikme zararı ve tazmin talebi bildiriminde de bulunulmadığı, f. Davalı şirkete 23.10.2019 tarihli noter ihtarına kadar gecikme zararı ve tazmin talebi iletilmediği, g. maddi zarar iddialarının sabit olmadığı, h....

                Davacı tanığı ... beyanında; Ziraat mühendisi olduğunu ve davacının soğuk hava deposunda zaman zaman ilaçlama yaptığını, bu depoda bulunan meyvelerin uygun hava koşulları olmadığı takdirde ısı artması nedeniyle ve oksijenin de çoğalması nedeniyle bozulmaya uğrayabildiğini, davacının soğuk hava deposunda, depodaki bir kısım meyvelerin zarar gördüğünü, olaydan bir kaç gün sonra gittiğinde gördüğünü, soğuk hava deposunda jeneratör kullanılıp kullanılmadığını bilmediğini, tahminen 2.500-3.000 ton civarında kapasitesi olan depo olduğunu beyan etmiştir. Davacı vekili tanıkları ... ve ...'ü dinletmekten vazgeçtiğini beyan etmiştir. 6098 sayılı TBK'nın 49. Maddesi'ne göre " Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren bu zararı gidermekle yükümlüdür." TBK'nın 50. Maddesine göre " Zarar gören zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır....

                  Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, taraflar arasındaki hava yolcu taşıma ilişkisinden kaynaklı kayıp bagaj karşılığı tazminat talebine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk Montreal Sözleşmesi 31 inci maddesi 3. Değerlendirme Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, Mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. V. KARAR Açıklanan sebeplerle; Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA, Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, 12.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu