Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Boşanmanın fer'ileri yönünden yapılan istinaf incelemesinde; Türk Medeni Kanununun 174/2 maddesinde düzenlenen manevi tazminat koşulları gerçekleştiği gibi, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı dikkate alındığında, davacı kadın yararına takdir edilen manevi tazminat miktarı hakkaniyete uygun bulunduğundan, tarafların bu yöne ilişkin istinaf itirazları yerinde görülmemiştir. Çocuğa Verilen Nafaka yönünden; boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan özellikle eşlerin barınmasına (TMK m. 186/1), geçimine (TMK m. 185/3), malların yönetimine (TMK m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocuğun bakım ve korunmasına (TMK m. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK m. 169)....

Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-İlk derece mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, kadının yoksulluk nafakası (TMK m.175) talebinin reddine, davacı kadın yararına 10.000,00 TL maddi tazminat ve 8.000,00 TL manevi tazminata (TMK m.174/1-2) karar verilmiş, bu karara karşı davacı kadın tarafından kusur belirlemesi, tazminatların miktarı ve reddedilen nafaka talebine yönelik olarak istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine görevli Bursa Bölge Adliye Mahkemesince, davacı kadının yoksulluk nafakasına yönelik istinaf talebinin reddine, kusur belirlemesi ile kadın yararına hükmolunan maddi ve manevi tazminatın miktarına yönelik istinaf talebinin kabulü ile kadın yararına 15.000,00 TL maddi ve 10.000,00 TL manevi tazminata karar verilmiş,...

    Çözüm: Eşler ayrı ayrı veya birlikte yapacakları istem ile aşağıdaki durumlarda TMK. m. 195 f. I hükmüne göre aile mahkemesi hakiminin müdahalesi 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu, Bilimsel Açıklama-İçtihatlar-İlgili Mevzuat, Yetkin Yayınevi: I. Cilt, (TMK. m. 1-351), Ankara 2004 , II. Cilt, (TMK. m. 352-1030) Ankara 2004, Kısaltma: GENÇCAN-TMK, s. 1102-1003) istenebilir; -Evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin (TMK. m. 185-186) yerine getirilmemesi, -Evlilik birliğine ilişkin önemli bir konuda uyuşmazlığa düşülmesi. O halde davacı eş TMK. m. 195 f. I hükmüne göre aile mahkemesi hakiminin müdahalesini isteyecektir. “Müşterek konutla ilgili taraflar arasında anlaşma sağlanmamıştır. Bu konuda anlaşma sağlanmadan veya Türk Medeni Kanununun 195. maddesi gereğince müşterek konut aile mahkemesi hakimince belirlenmeden, ihtilaflı olan konuta davet hukuki sonuç doğurmaz.” Y2HD, 24.06.2004, 7274-8382....

      davalı tanıklarının beyanları hükme ve kusura etki edecek nitelikte somut bilgi ve görgüye dayalı değldir....

      Davalı-karşı davacı erkek vekili, cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; kadının davasının reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) nedenine dayalı olarak boşanmalarına, davalı-karşı davacı erkek yararına 30.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. İlk derece mahkemesince; dava ve karşı davanın kabulü ile tarafların TMK'nın 166/1. Maddesi uyarınca boşanmalarına, davacı-karşı davalı kadının maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine, davalı-karşı davacı erkek yararına 10.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiştir. Davacı-karşı davalı kadın vekili; dosyada yer alan deliller değerlendirilmeden eksik inceleme ile karar verilmesinin hatalı olduğuna, kusur tespitine, erkeğin kabul edilen boşanma davası ve fer'ilerine, kadının reddedilen maddi ve manevi tazminat taleplerine yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı-karşı davacı erkek vekili; kadının istinaf talebinin reddine karar verilmesini istemiştir....

      Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: İlk derece mahkemesince tarafların TMK 166/1 maddesine dayalı boşanma davalarının ayrı ayrı kabulü ile davacı-karşı davalı kadın yararına tedbir nafakası, yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminata karar verilmiş, davacı-karşı davalı kadın tarafından, nafakalar yönünden, davalı-karşı davacı erkek tarafından ise kadının kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden temyiz yoluna başvurması üzerine Dairemizin 2015/23246 esas, 2017/2550 karar sayılı kararı ile Nüfus Hizmetleri Kanunununa muhalefet nedeniyle bozma kararı verilmiş, ilk derece mahkemesince bozma sonrası, tarafların TMK 166/1 maddesine dayalı boşanma davalarının ayrı ayrı kabulü ile davacı-karşı davalı kadın yararına tedbir nafakası, yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminata karar verilmiş, hüküm, davacı-karşı davalı kadın tarafından nafakaların miktarları, davalı-karşı davacı erkek tarafından ise kadının kabul edilen boşanma...

        Davacı-karşı davalı erkeğin genel boşanma sebebine (TMK m.166/1) dayalı bir talebi bulunmamaktadır. Münhasıran özel boşanma sebebine dayalı olarak açılan boşanma davasında genel boşanma sebebine (TMK m.166/1) dayalı olarak karar verilmesi mümkün değildir. Zira, hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır (HMK m.26/1). Mahkemece deliller (bu nedene dayalı boşanma talebi bulunmadığı halde) Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesi çerçevesinde değerlendirilmiş, Türk Medeni Kanununun 161. maddede yer alan sebep yönünden bir değerlendirme yapılmamıştır. Erkeğin boşanma davası öncelikle zina nedenine dayalı olduğundan toplanan delillerin özel boşanma sebebi olan zina çerçevesinde değerlendirilerek sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerekirken, bu hususun nazara alınmaması doğru bulunmamıştır....

          Genel Müdürlüğü aleyhinde kamulaştırmasız el atma hukuksal nedenine dayalı olarak açtıkları tazminat davasının reddi üzerine de 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 125. maddesi uyarınca ittila tarihli alan 2006 yılından itibaren 10 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde TMK.'nun 1007. maddesinden kaynaklanan tazminat istemli işbu davayı açtıkları anlaşılmıştır. 4721 sayılı TMK.'nun sorumluluk kenar başlığını taşıyan 1007. maddesinde "Tapu sicilinin tutulması nedeniyle uğranılan zararlardan Devlet sorumludur. Devlet, sicilin tutulmasında kusuru bulunan görevlilere rücu eder." hükmü ye almaktadır. Yukarıda açıklandığı üzere, tapu iptali ve tescil hükmü içeren kesinleşmiş mahkeme kararının Tapu Sicil Müdürlüğü görevlilerince infazının sağlanmaması ve davacıların taşınmazı geri alma imkanının bulunmaması nedeniyle, mahkemece, davacıların 4721 sayılı TMK.'nun 1007. maddesi uyarınca tazminat istemi haklarının bulunduğuna ilişkin kabulü doğrudur. Ancak; Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır....

            ; Evlilik en az bir yıl sürmüşse bu aşamadan sonra “eşler” (=kadın ve erkek) boşanma konusunda “anlaşırlarsa” evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı ve bu durumun ortak yaşamın devamını beklenemez hale getirdiğine ilişkin bir “yapıntı” kabul edilmiştir...GENÇCAN, 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu, Bilimsel Açıklama-İçtihatlar-İlgili Mevzuat, Yetkin Yayınevi, ...2004 , Kısaltma: GENÇCAN-TMK, s. 857) TMK. m. 166 f. III hükmünde “taraflarca” kabul edilecek düzenleme söz konusu olduğundan anlaşmalı boşanmaya ilişkin düzenlemeyi kabul eden taraflar (=hem erkek hem de kadın) “davacı-davalı” sıfatını kendiliğinden alır. Görüldüğü üzere anlaşmalı boşanma ancak tarafların (=kadın ve erkek) anlaşması ile olanaklıdır. O halde mahkeme kararında eşlerin "davacı-davalı" biçiminde gösterilmeleri uygun olacaktır... ..., Öğreti ve Uygulamada Boşanma, Tazminat, Nafaka, Yetkin Yayınevi, ... 2000, Kısaltma:......

              Evlenmenin butlanına karar verilmesi halinde eşler arasındaki mal rejiminin tasfiyesi, tazminat, nafaka ve soyadı hakkında boşanmaya ilişkin işlemler uygulanır (TMK m. 158/2). Davalı-davacı erkeğin mevcut rahatsızlığı nedeniyle eylemleri iradi olmayıp, bu sebeple, erkeğe kusur izafe edilemez....

                UYAP Entegrasyonu