I, B, 4, a, aa, ccc) gerçekleştiği dava dosyası içerisinde kanıtlanmadığından koca yararına maddi tazminat (TMK. m. 174 f. I) verilemeyeceği gerekçesi ile katılmıyorum. Maddî tazminatın “maddî koşullarını”; - Maddî tazminat isteyenin kusursuz veya daha az kusurlu olması, - Maddî tazminat istenenin kusurlu olması, - zarar, - nedensellik bağı, -hukuka aykırılık olarak sıralayabiliriz. (Ömer Uğur GENÇCAN, 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu, Bilimsel Açıklama-İçtihatlar-İlgili Mevzuat, Ankara 2004 , Kısaltma: GENÇCAN-TMK, s. 943-944) TMK. m. 174 f. I hükmüne göre “mevcut” veya “beklenen menfaatleri” boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan uygun bir maddî tazminat isteyebilir. Boşanma davasında koşulları varsa “hem kadın hem de koca yararına” maddi tazminat (TMK. m. 174 f. I) verilebileceği kuşkusuzdur....
Davalı davacı vekili karşı dava dilekçesinde özetle; davanın reddine, karşı davanın kabulü ile TMK 166/1 maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, müvekkili için 10.000 TL maddi, 10.000 TL manevi tazminat takdir edilmesine, müşterek çocukların velayetinin babaya verilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece; zina hukuki nedenine dayalı açılan davanın reddine, TMK 166/1 maddesi uyarınca açılan davaların kabulü ile tarafların boşanmalarına, velayetin anneye verilmesine, çocuklar için takdir edilen aylık 600'er TL tedbir karar kesinleştikten sonra iştirak nafakası olarak devamına, kadın için 30.000 TL maddi, 30.000 TL manevi tazminat takdirine, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine, erkeğin tedbir nafakası, maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine, ziynete yönelik istemin tefrikine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkemece verilen hükme karşı taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Borçlar Kanununun 42 ve 44. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK.md.174/1) ve manevi (TMK .md. 174/2) tazminat taktiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır. S O N U Ç : Temyiz olunan kararın 2. bentte yazılı nedenle BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 08.11.2006...
Mahkemece davacı-karşı davalı erkeğin evlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK m. 166/1) hukuki sebebine dayalı boşanma talebi hakkında karar verilmiş ve fakat haysiyetsiz hayat sürme (TMK m. 163) hukuki sebebine dayalı talebi yönünden olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiştir. Mahkeme, tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olup, her bir talep hakkında ayrı ayrı verilen hükmü, kararın sonuç kısmında göstermesi gerekir [(HMK m. 26 HMK m. 297(2)]....
Tarafların dosyaya yansıyan sosyal ve ekonomik durumları,paranın alım gücü,ihtiyaç ve gelirler,uyap aracılığı ile temin edilen raporlar,kolluk araştırmaları,TMK 4 ncü maddesine göre belirlenen miktarın fazla olmadığı,davacı erkeğin bu husustaki istinaf sebebinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır. 4- )Davacı erkeğin tazminatlara ilişkin istinaf başvurusu yönünden; 4721 sayılı TMK 174 ncü maddesine göre"...Mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan uygun bir maddî tazminat isteyebilir. Boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevî tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir"....
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından, tazminat ve nafakaların miktarı yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise, her iki boşanma davası ve fer'ileri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı-karşı davacı erkek, 26.12.2011 tarihli karşı dava dilekçesiyle; zina hukuki sebebine (TMK md.161) dayalı olarak boşanma ve manevi tazminat talep etmiştir. Mahkemece, davacı-karşı davalı kadının boşanma davasının kabulüne, kadın yararına maddi ve manevi tazminat ile nafakaya, erkeğin manevi tazminat talebinin ise reddine karar verilmiştir. Davalı-karşı davacı erkeğin usulüne uygun olarak açılmış olan boşanma davası hakkında olumlu olumsuz bir karar verilmemiş olması doğru görülmemiştir....
Manevi tazminat açısından: TMK 174/2.maddesinde "boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir" şeklinde belirtilmiştir. Davacı/karşı davalının eşinin psikolojik rahatsızlığı sebebiyle zor zamanlarında yanına olmayarak ayrılmak istediği, hastalığı süresince eşiyle ilgilenmediği anlaşılmakla davalı-karşı davacı kadın eşin kişilik hakkı saldırıya uğramıştır. Tüm bu nedenlerle, davalı/karşı davacı kadınını manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir....
GEREKÇE : Dava, zina (TMK m.161) hukuksal sebebiyle açılan boşanma ve boşanmanın fer'ilerine ilişkin iken, davacı tarafından zina (TMK m.161) ve evlilik birliğinin sarsılması (TMK m.166/1- 2) hukuksal sebeplerine dayalı boşanma ve boşanmanın fer'ileri olarak ıslah edilmiş, ilk derece mahkemesi kararı davalı tarafından istinaf edilmiştir....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı kadın, maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakasının miktarları yönünden kararı istinaf etmiştir. GEREKÇE : Dava, evlilik birliğinin sarsılması (TMK m.166/1) hukuksal sebebine dayalı boşanma ve boşanmanın fer 'ilerine ilişkindir....
(TMK m. 166/1) Boşanma sebeplerinden herhangi biriyle açılmış bulunan davanın reddine karar verilmesi ve bu kararın kesinleştiği tarihten başlayarak üç yıl geçmesi halinde, her ne sebeple olursa olsun ortak hayat yeniden kurulamamışsa evlilik birliği temelden sarsılmış sayılır ve eşlerden birinin istemi üzerine boşanmaya karar verilir. (TMK m 166/4) Dosya incelendiğinde; tarafların 26/05/2010 tarihinde evlendiği, müşterek çocuklarının bulunmadığı, TMK 161. maddesi gereğince boşanma talebinin reddine ilişkin kararın taraflarca istinaf edilmemesi nedeniyle kesinleştiği anlaşılmaktadır....