WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İdaresince açma suçunu işlediği gerekçesiyle el konulduğunu, oysa çalışma alanının özel mülkiyete tabi olduğunu iş makinasına haksız yere el konulmasından kaynaklanan maddi ve manevi zararının tazminini talep etmiştir. Davalı idare, araca el koyma işleminin yasalar çerçevesinde yapıldığını idarenin bir kusuru olmadığını beyanla davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece kişilik haklarına saldırı nedeni ile davacı taraf yararına manevi tazminat takdir edilmiştir. Manevi zarar, kişilik değerlerinde oluşan objektif eksilmedir. Duyulan acı, çekilen ...... manevi zarar değil onun görüntüsü olarak ortaya çıkabilir. Acı ve elemin manevi zarar olarak nitelendirilmesi sonucu tüzel kişileri ve bilinçsizleri; öte yandan acılarını içlerinde gizleyenleri tazminat isteme haklarından yoksun bırakmamak için yasalar, manevi tazminat verilebilecek olguları sınırlamıştır....

    Boşanmaya sebep olan ve kadından kaynaklanan kusurlu davranışlar erkeğin kişilik haklarına saldırı teşkil eder niteliktedir. Bu husus gözetilmeden koşulları oluştuğu halde, davalı-karşı davacı erkeğin manevi tazminat talebinin (TMK m. 174/2) reddi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. 2-Davalı- karşı davacı erkek, dilekçesinde eşinin kendisini maddi olarak büyük sıkıntılar içerinde bıraktığını belirterek maddi ve manevi tazminat taleplerinin tahsiline karar verilmesini istemiştir. Başvurma harcının yatırılmış olması dava dilekçesindeki tüm talepleri kapsar. Bu durumda davalı-karşı davacının maddi tazminata ilişkin talebi belirsizdir. Hakim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi ve hukuki açıdan belirsiz gördüğü hususlar hakkında taraflara açıklama yaptırabilir, soru sorabilir, delil gösterilmesini isteyebilir (HMK m. 33)....

      Acı ve elemin manevi zarar olarak nitelendirilmesi sonucu tüzel kişileri, bilinçsizleri ve acılarını içlerinde gizleyenleri tazminat isteme haklarından yoksun bırakmamak için yasalar manevi tazminat verilebilecek olguları sınırlamıştır. Bunlar, kişilik değerlerinin zedelenmesi (TMK 24), isme saldırı (TMK 26), nişan bozulması (TMK 121), evlenmenin feshi (TMK 158), bedensel zarar ve ölüme neden olma (BK 47–TBK 56) durumlarından biri ile kişilik haklarının zedelenmesidir (BK 49- TBK 58). Bunlardan TMK’nın 24. maddesi ile BK’nın 49. (TBK.58) maddesi daha kapsamlıdır. TMK’nın 24. maddesinin belli yerlere yollaması nedeniyle böyle bir durumun bulunduğu yerde, onu düzenleyen kurallar (örneğin; TMK 26, 174, 287); bunların dışında BK’nın 49.(TBK.58) maddesi uygulanır. TMK’nın 24. ve BK’nın 49. (TBK.58) maddesinde belirlenen kişisel çıkarlar, kişilik haklarıdır. Kişilik hakları ise, kişisel varlıkların korunmasıyla ilgilidir....

        Boşanma sebebi bulunmadığı halde, retle sonuçlanan davayı açarak boşanma sebebi (TMK m.166/4) yaratan ve birlikte yaşamaktan kaçınan davacı boşanmaya sebep olan olaylarda tamamen kusurludur. Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesi mevcut veya beklenen bir menfaati boşanma yüzünden haleldar olan kusursuz ya da daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceğini, 186. maddesi, eşlerin evi birlikte seçeceklerini, birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılacaklarını öngörmüştür, toplanan delillerden boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen eşin diğerinden daha ziyade ve eşit kusurlu olmadığı anlaşılmaktadır. Boşanma sonucu bu eş, en azından diğerinin maddi desteğini yitirmiştir. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi (TMK m.4 TBK m. 50 ve 52 ) dikkate alınarak davalı yararına uygun miktarda maddi tazminat verilmelidir....

          Bu durumda; davacının gerek manevi tazminat, gerekse çocuğun sağlık ve eğitim giderleri ile ilgili maddi tazminat talepleri Türk Medeni Kanununun 2. kitabından kaynaklanan talepler olmayıp; genel hükümlere (manevi tazminat yönünden TMK md. 25, TBK md. 58 maddi tazminat yönünden TBK md. 77 vd.) dayalı talepler niteliğindedir. Taleplerin bu niteliği gereği olarak da Yargıtay'ın 09.02.2012 tarihli 2012/1 sayılı Büyük Genel Kurul Kararı uyarınca temyiz incelemesini yapma görevi Yargıtay 4. Hukuk Dairesine aittir. Ne var ki, bu daire de görevsizlik kararı verdiğinden; görevli dairenin belirlenmesi amacıyla dosyanın Yargıtay Başkanlar Kuruluna gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 16.01.2013 (Çrş.)...

            Bölge adliye mahkemesince dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, erkeğin maddi tazminata ilişkin itirazı ve kadının manevi tazminat miktarına ilişkin itirazı kabul edilmekle, tarafların sair itirazları esastan reddedilmiş, istinaf kararı davalı-karşı davacı kadın tarafından temyiz edilmiştir. Bölge adliye mahkemesi gerekçeli kararında her ne kadar davalı-karşı davacı kadının maddi tazminat talebinin TMK 174/1 maddesi anlamında boşanmanın feri niteliğinde olmayan ve Borçlar Kanunundan kaynaklanan alacak talebi olduğundan bahisle, davanın yeniden görülmesi için kesin olmak suretiyle ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş ise de; öncelikle bölge adliye mahkemesi kararlarının maddi tazminat talebinin nitelendirilmesine ilişkin kararı HMK 353-l/a-6 kapsamında bir karar olmayıp, bu itibarla kesin nitelikte değildir....

              Gerçekleşen bu durum karşısında, boşanmaya sebep olan olaylarda davacı-davalı erkekten daha ziyade veya eşit kusurlu olmadığı anlaşılan davalı-davacı kadın yararına maddi tazminat (TMK m.174-1) koşullarının oluştuğu gözetilerek, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi (TMK m.4, TBK m.50 ve 52 ) dikkate alınarak uygun miktarda maddi tazminat takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, hükmün temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 19.02.2018(Pzt.)...

                Maddî tazminatın maddî koşullarını; maddî tazminat isteyenin kusursuz veya daha az kusurlu olması, maddî tazminat istenenin kusurlu olması, zarar, nedensellik bağı ve hukuka aykırılık olarak sıralayabiliriz. TMK. m. 174 f. I hükmüne göre mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan uygun bir maddî tazminat isteyebilir. Boşanma davasında koşulları varsa hem kadın hem de koca yararına maddi tazminat (TMK. m. 174 f. I) verilebileceği kuşkusuzdur. Öncelikle mevcut menfaatler yönünden irdeleme yapılmalıdır. Bilindiği üzere TMK. m.185-186 hükümleri evliliğin genel hükümleri arasında yer alır. TMK. m.185-186 hükümlerine ilişkin yoksunluk açılan her boşanma davasında istekte bulunan tarafa (kadın ya da koca) otomatik olarak maddi tazminat verilmesini gerektirmez. Başka bir anlatımla boşanma davasında maddi tazminat (TMK. m. 174 f....

                  Bu anlayışa göre; - Zaten menfaatler TMK. m.185-186 hükümlerine göre “zorunlu olarak” zedelenmiştir, - Zaten kanıtlamaya gerek de yoktur, - Zaten kanıtlanacak bir olgu da yoktur. Oysa boşanma davasında maddi tazminat (TMK. m. 174 f. I) verilebilmesi için maddi tazminat isteyen eşin mutlaka “maddi bir zararı” (Bilge ÖZTAN, Aile Hukuku, Ankara-2004, s. 482) mevcut olmalı ve bu maddi zarar dava dosyasında “kanıtlanmış” olmalıdır. Başka bir anlatımla ortada kanıtlanacak/kanıtlanması gereken bir “zarar” olgusu vardır. Dava dosyasına göre maddi tazminat istenilen davalı kadın; - Ev hanımı, - Herhangi bir malvarlığı ve geliri bulunmayan, - Üstelik ailesinin yardımı ile geçinen bir kişidir. Görüldüğü üzere maddi tazminat istenilen kadın maddi anlamda “katkısı istenilecek” bir kişi olmayıp aksine başkalarının yardımına muhtaç bir kişidir....

                    TMK. m.185-186 hükümlerine ilişkin yoksunluk açılan her boşanma davasında istekte bulunan tarafa (kadın ya da koca) otomatik olarak maddi tazminat verilmesini gerektirmez. Başka bir anlatımla boşanma davasında maddi tazminat (TMK. m. 174 f. I) verilebilmesi için maddi tazminat isteyen eşin mutlaka maddi bir zararı (Bilge ÖZTAN, Aile Hukuku, ...-2004, s. 482, GENÇCAN-Boşanma-2, s. 665 vd) mevcut olmalı ve bu maddi zarar dava dosyasında kanıtlanmış olmalıdır. Dava dosyasına göre maddi tazminat istenilen kadın herhangi bir geliri bulunmayan bir kişidir. Maddi tazminat istenilen kadın maddi anlamda katkısı istenilecek bir kişi olmayıp aksine başkalarının yardımına muhtaç bir kişidir. Kadının varlığı ile yokluğu karşılaştırıldığında maddi tazminat isteyen kocanın sanılanın aksine değil zararı, boşanma sebebiyle elde ettiği bir menfaat (=Kadının yeme, içme, giyinme, sağlık vb. giderlerinden kurtulma anlamında) söz konusudur ( BGE 114 II 118ff)....

                      UYAP Entegrasyonu