Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hal böyle iken, borcun bulunmaması nedeniyle ipoteğin kaldırılmasına yönelik davaların ticari bir dava olduğu için TTK'nın 5/A maddesi kapsamına alınması ve böyle bir davayı açmak isteyen kişinin önce arabulucuya başvurmaya zorlanması, kanuna aykırı olduğu gibi ticari davalarda arabuluculuğa başvuruyu dava şartı olarak öngören madde hükmünün amaçsal yorumundan da yasa koyucunun bilinçli olarak ipoteğin fekki davalarını arabuluculuk dava şartına tabi tutmadığı anlaşılmaktadır....

    Davalı vekili, satış öncesinde müvekkili bankaya ipoteğin fekkine ilişkin hiç bir talep gelmediğini, satımdan sonra ve davacının yazılı başvurusundan önce, M.K.' nun 888. maddesi uyarınca eski ve yeni malike çekilen noter ihtarname masrafı 107.40 YTl ile bankaca standart olarak uygulanan 150.00 YTL ipotek fek masrafı borcunun ödenmesi gerektiğini bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre, taşınmaz üzerindeki ipoteğin bir borca karşılık olmayıp teminat olarak konulduğu, ipotekle ilgili önceki malikin ödenmeyen borcunun bulunduğu iddia ve ispat edilmediğinden M.K.' nun 883. maddesi uyarınca davalı tarafça kaldırılması gereken ipoteğin fekki masrafının ve çekilmesi zorunlu olmayan ihtarname giderinin davacıdan istenemeyeceği gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....

      ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/56 Esas KARAR NO : 2021/289 DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ : 12/04/2019 KARAR TARİHİ : 24/03/2021 Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin babası --------- davalılardan ------- arasında ---- tarihinde -----------------isimli binanın ------------------- satışı konusunda anlaşma yapıldığını, müvekkilinin bu anlaşma gereği üzerine düşen satış bedelini ödediğini, taşınmazların tapu kayıtlarının müvekkilinin üzerine devredildiğini, fakat bu devir sırasında taşınmazlar üzerinde davalılardan ------ipotekleri bulunduğunu, davalı -------------- kullandıklarını, ama bu kredi borcunun ödenerek bittiğini, yakında -----------sözlü olarak beyan ve taahhüt ettiklerini, müvekkilinin de davalı ------------ bu sözlerine güvenerek, taşınmazları bu şekilde devraldığını, taşınmazların devralınmasının...

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/473 Esas KARAR NO : 2023/496 DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ : 07/12/2022 KARAR TARİHİ : 19/07/2023 Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki))İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki))davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı ...'nın ... tarihinde ...Sanayi Çalışanları ... ... Kooperatifinin yönetim kurulu başkanı olduğunu, Antalya İli, ... İlçesi, ... Mahallesi ... ada ... parsel ... nolu bağımsız bölümün bulunduğu alan Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının kredi desteği ile ...Sanayi Çalışanları ... ... Kooperatifi tarafından yaptırıldığını, kredinin geri ödemesinin ... Bankasına ödenmesinin kararlaştırıldığını, davalının, çekilen krediye ...Sanayi Çalışanları ... ... Kooperatifi ile birlikte müteselsil kefil olduğunu, ...Sanayi Çalışanları ... ......

          Ltd.Şti. ve ... vekili,Görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, ipotek tesisinin ... lehine olduğu için husumetin kendilerine yöneltilemeyeceğini, davacının ipoteğin fekki talebi ile maddi ve manevi tazminat taleplerinin yerinde olmadığını, davacının davalı şirketin ortağı olması sebebiyle daha 1 yıl dolmadan şirketin kar etmediği gerekçesi ile ortaklık payını protokolde belirtildiği şekilde devir ettiğini, 3. Kişi lehine konulan ipotekte davacının yasal sorumluluğunun devam ettiği için ipoteğin fekki isteminin yersiz olduğunu, ayrıca maddi ve manevi tazminat taleplerinin de koşullarının oluşmadığını belirterek davanın reddini istemiştir. Davalı ......

            Şubesinden taşınmazı üzerine tesis edilmiş olan ipoteğin fekkini talep ettiğini, işbu ipoteğin kaldırılması için gerekli olan harcın kendisi tarafından ödeneceğinin belirtildiğini ancak işbu şubeden gönderilmiş olan ihtarname ile ipoteğin süresiz olduğunun iddia edilerek taleplerinin reddedildiğini, müvekkiline ait taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmamasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin taşınmazı sonuna kadar ipotek ettirmediğini, ipotek konusu borcun yıllar önce kapatıldığını beyanla davalı lehine tesis edilmiş olan ipoteğin kaldırılması ve terkinine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Dava, ipoteğin fekki talebine ilişkindir....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki-alacak-tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın ipoteğin fekki ve alacak yönünden karar verilmesine yer olmadığına, tazminat yönünden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....

                Bu hukuki açıklamalar ışığında somut olaya dönüldüğünde: Davacının iş bu davadaki talebi, taraflar arasındaki sözleşmenin feshi nedeniyle ipoteğin fekki istemine ilişkindir. TTK'nın 5/A maddesine göre, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. Davanın konusu (müddeabih), dava dilekçesindeki talep sonucuna, yani neticei talebe göre belirlenir. Neticei talebin bir para alacağının tahsili veya tazminat olduğu durumlarda, arabulucuya başvuru yapılmış olması dava şartıdır. İpoteğin fekki talebi bu kapsamda değerlendirilemez. Çünkü, ipoteğin fekki talepli davalarda, bir miktar alacağın tahsili talebi yoktur. Yani, ticari dava niteliğindeki ipoteğin fekki davalarının açılabilmesi için arabulucuya başvuru zorunluluğu bulunmamaktadır. İlk derece mahkemesinin karar gerekçesi bu nedenle usul ve yasaya aykırıdır....

                Davacı vekili 18/12/2017 tarihli dilekçesi ile, ipoteğin ve intifa hakkının fekki taleplerinin atiye bırakılmasını, davalı tarafça ipoteğin ve intifanın kaldırılmama nedeni olarak 66.879,61 TL borç miktarı gösterilmesi sebebiyle davada aynı zamanda menfi tespit talepleri de bulunduğu gözetilerek yargılamaya menfi tespit davası olarak devam edilmesini, İİK150. Madde gereğince ipoteğin fekki davasının aynı zamanda menfi tespit davası niteliği bulunduğunu beyanla davalıya borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Söz konusu ipoteğin müvekkilinin ödemek zorunda kaldığı ve zarara uğradığı 66.879,31 TL bakımından devam ettiğini ve bu sebeple de terkin edilmediğini, intifa hakkının ise dava açılmadan çok önce bitmiş olduğunu, davacının ipotek miktarı ve intifa bedeli bakımından harç eksikliğini tamamlaması gerektiği beyanıyla davanın reddini talep etmiştir....

                ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/141 Esas KARAR NO : 2023/13 DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ : 26/07/2021 KARAR TARİHİ : 16/01/2023 Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekilinin Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesinde özetle; müvekkili adına kayıtlı olan ... İli, ... İlçesi, ... Mh. ... Ada ......

                  UYAP Entegrasyonu