GEREKÇE :Davada, araç tamiri (eser) sözleşmesinden kaynaklanan zararın tazmini talep edilmektedir. 6102 sayılı TTK'nun 4.maddesine göre; her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işleri ve tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın maddede altı bent halinde sayılan davalar, ticari dava sayılır. Taraflardan biri, tacir değilse veya tacir olmasına rağmen uyuşmazlığın ticari işletmeyle ilgisi yoksa ticari davanın varlığından söz edilemez. Zira, TTK'nun kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde ticari davayı, ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. 6335 sayılı Kanun'un 2.maddesi ile değişik 6102 sayılı TTK'nun 5.maddesi uyarınca, ticari davalar Asliye Ticaret Mahkemelerince görülerek karara bağlanır....
Kararı davalı vekili istinaf etmiştir.İstinaf dilekçesinde; davalının ayıplı bakım hizmeti yaptığını,bu ayıplı işlerin başka firmaya davalı tarafça yaptırıldığını,buna dair belgelerin dilekçe ekinde sunulduğunu,ayrıca sadece davacı ticari defterleri incelenerek bilirkişi raporu alındığını,davalının ticari defterlerinin incelenmediğini,davalı ticari defterlerinin incelenmesi taleplerinin dikkate alınmadığını,.eksik inceleme ile karar verildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesi için kararın kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Dava araç bakım giderine dair fatura alacağına dayanmaktadır. TMK'nın 6. maddesine göre; Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür....
Asliye Ticaret Mahkemesi Tarihi : 27/05/2021 Davanın Türü : Alacak (Araç tamiri) İlk derece mahkemesince verilen karar istinaf edilmekle dairemiz üyesi tarafından hazırlanan rapor okunduktan ve dosya kapsamı incelendikten sonra yapılan müzakere sonucu gereği düşünüldü; I. DAVA Davacı vekili açtığı dava ile, davacıya ait aracın davalı şirkete yağ değişimi için götürüldüğünü, ayıplı hizmet sebebiyle aracın motorunun hasar gördüğünü, Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin ... D.iş dosyasında yapılan bilirkişi incelemesine göre araçta 88.364,00 TL hasar bedeli, 15.938,00 TL değer kaybı, 5.000,00 TL araçtan yoksun kalınan süredeki emsal araç kiralama bedeli olmak üzere toplam 109.302,00 TL'nin hasar tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II....
Otomotive götürülüp motor söküldüğünde parça tamiri yapılamadığından müvekkil aracı çekici üzerinde aracı geri götürdüğünü, 30.12.2018 tarihinde çekici ile ... Otomotiv’e götürdüğünü, müvekkilinin davacının yönlen- dirmesi ile, aracın tamiri için tüm parçaları ... Parçacısı’dan 20.06.2019 keşide tarihli 16.000,00 TL (...bank) çeki karşılığı ödeme ile aldığını, parça tamiri için 16.000,00 TL ödeme yapıl- dığını, işçilik ücreti olarak davacıya 3.500,00 TL ödeme yaptığını, müvekkilinin bu araç ile servis işi yaptığını, araç tamirhaneden çıkmadan tekrar yatak sardığını ve motorun sökülüp davacının tanıdığı bir rektefiyeciye götürüldüğünü, Gaziosmanpaşa 4....
külfetini yerine getirdiğini, ancak bir an için ayıp ihbarının yapılmadığı ya da usulüne uygun yapılmadığı düşünülse dahi; davalı ayıp ihbar külfetinin yerine getirilmediğinden bahisle sorumluluktan kurtulamayacağını, satıcının ağır kusuru mevcut ise alıcı; gözden geçirme ve ihbar külfetini yerine getirmese dahi satıcının ayıba ilişkin sorumluluğu devam ettiğini, bu durum ticari satışlar için de geçerli olduğunu, yani ticari satış sözleşmesinde satıcı, satılanın ayıplı tesliminde ağır kusurlu ise, ayıbın kendisine süresi içinde ihbar edilmediği def’inde bulunamayacağını, mahkemece gerekçeli kararında davacının seçimlik hakkını ayıplı satılan aracı yetkili servise götürerek aracın tamiri olarak kullandığı bu nedenle artık diğer haklarını kullanamayacağı belirtilmişse de, bu tespit hukuka aykırı olduğunu, eğer somut olayda araç bir kere hata göstermiş ve bu hata sonucu davacı aracını servise götürüp tamir ettirdiğini ve en önemlisi de hata çözülüp artık araçta herhangi bir hata kalmamasına...
Davacı vekili 25/04/2019 tarihli harçlandırılmış değer arttırım dilekçesiyle; dava konusu ettikleri toplam alacak miktarı açısından eksik kalan 3.000,00-TL lik kısmı arttırarak 8.000,00-TL ikame araç bedelinin 31/07/2018 tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve beyan etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; ayıplı araç satımından kaynaklanan zararın tahsili amacı ile açılan tazminat davasıdır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstinaf incelemesine konu kararı veren ilk derece Mahkemesince eldeki dava hakkında yapılan yargılama sonunda, "Dava, ayıplı araç satışından kaynaklı tazminat ve aracın serviste kaldığı süre boyunca uğranılan zararların tazmini isteminden ibarettir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 19/10/2021 NUMARASI : 2021/454 Esas - 2021/615 Karar DAVACI : VEKİLİ : DAVALI : DAVANIN KONUSU : Tazminat KARAR TARİHİ : 24/06/2022 KARARIN YAZIM TARİHİ : 04/07/2022 Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonucunda mahkemece verilen karara karşı davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya incelendi. Gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ayıplı araç satışı iddiasına dayalı tazminat istemine ilişkindir....
Davalı taraf, aracın 11.07.2016 tarihinde meydana gelen kaza nedeniyle ön kısmının davalı şirketin yetkilendirdiği servis dışında tamir gördüğü, yapılan bu tamirat sonucu araç kilit sisteminin hasarlanmış olabileceğini savunarak ayıplı mal iddiasını kabul etmemiştir....
Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle, somut olayda davacıya ait hasarlı araç davalı tarafça tamir ettirilmiş ve davacıya davalı tarafından 12.000,00-TL ödeme yapılmış ise de; aracın tamiri sırasında sağ arka taşıyıcı kolunun değiştirilmediği, sağ arka aksının kaynak ile birleştirildiği anlaşılmakla, araçta oluşan ikinci hasarın aracın layıkıyla tamir edilmemesinden kaynaklandığının bilirkişi raporu ile tespit edilmiş olmasına; davaya konu olayda hatalı (ayıplı) tamir söz konusu olup, davacının gerçek zararının giderilmemiş olmasına, süresinde tesbit yaptıran ve dava açan davacının BK.198.maddesine göre, aracı ayıplı haliyle kabulünün de söz konusu olmamasına( Bkz....