Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğünün ... sayılı icra dosyasına yönelik olarak açılması nedeniyle ihyanın yalnız görülen dava konusu ile sınırlı tutulmasına, davaya konu ek tasfiye işlemlerini yerine getirmek üzere terkinden önceki tasfiye memuru davalı ...'ın ek tasfiye memuru olarak atanmasına, tasfiye memurunun, icra takibine dayanak ilamdaki uyuşmazlığı tasfiye dışı bırakarak usul ve yasaya aykırı olarak tasfiyeyi sonlandırmış olması nedeniyle tasfiye memuruna ek ücret verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir. Davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü'nün yasal hasım olup yargılama giderlerinden sorumlu olmadığı, İzmir ......

    maddesi gereğince de ortaklar karar vermedikçe tasfiye memurunun şirket mallarını toptan satamayacağını, ortaklar kurulunun şirketin tek taşınmazını satmaya yetki verebilmesi için ...’nın 388 maddesinin .... ve 4. fıkralarındaki nisapların şart olduğunu, 05/09/2011 tarihinde alınan kararların toplantının belirtilen yerde yapılmaması, çağrı usulüne uyulmaması, toplantıya davacıların katılmasının engellenmesi, tasfiye memurunun iyiniyetli olmaması gibi nedenlerle geçerli sayılamayacağını ileri sürerek, tasfiye memurunun iyiniyetli davranmayarak görevini kötüye kullanması nedeniyle tasfiye memurunun azlini, yeni bir tasfiye memuru tayin edilmesini, 05/09/2011 tarihli ortaklar kurulu toplantısında alınan kararlar ile şirket mevcudunun ortaklara tasfiye payı olarak dağıtılmasına ilişkin .../09/2011 tarihli kararın iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı şirket tasfiye memuru, davanın reddini istemiştir. Müdahiller vekili, davanın reddini istemiştir....

      Esas sayılı dosyasının takibe konulduğunu, borçlu şirketin şirket ortağı ve aynı zamanda tasfiye memuru olan ...’a gönderilen taahhütlü yazı ile “davacının alacağının tasfiye kararı alınmasından önceki döneme ait olduğunu, bu alacağın tasfiye sırasında notere tevdi edilmesi gerekirken bu işlemin yapılmamış olmasından dolayı tasfiye memuru görevinin suiistimal edildiği, tarafların zarara uğratıldığı bu sebeple alacaklarının 3 gün içerisinde ödenmesi” istenildiğini, ancak tasfiye memurunun 3 farklı adresine yazı gönderilmiş olmasına rağmen tamamının iade olduğunu, tüm bunlardan sonra ... 26....

        Esas sayılı dosyasının takibe konulduğunu, borçlu şirketin şirket ortağı ve aynı zamanda tasfiye memuru olan ...’a gönderilen taahhütlü yazı ile “davacının alacağının tasfiye kararı alınmasından önceki döneme ait olduğunu, bu alacağın tasfiye sırasında notere tevdi edilmesi gerekirken bu işlemin yapılmamış olmasından dolayı tasfiye memuru görevinin suiistimal edildiği, tarafların zarara uğratıldığı bu sebeple alacaklarının 3 gün içerisinde ödenmesi” istenildiğini, ancak tasfiye memurunun 3 farklı adresine yazı gönderilmiş olmasına rağmen tamamının iade olduğunu, tüm bunlardan sonra ... 26....

          Esas sayılı dosyasının takibe konulduğunu, borçlu şirketin şirket ortağı ve aynı zamanda tasfiye memuru olan ...’a gönderilen taahhütlü yazı ile “davacının alacağının tasfiye kararı alınmasından önceki döneme ait olduğunu, bu alacağın tasfiye sırasında notere tevdi edilmesi gerekirken bu işlemin yapılmamış olmasından dolayı tasfiye memuru görevinin suiistimal edildiği, tarafların zarara uğratıldığı bu sebeple alacaklarının 3 gün içerisinde ödenmesi” istenildiğini, ancak tasfiye memurunun 3 farklı adresine yazı gönderilmiş olmasına rağmen tamamının iade olduğunu, tüm bunlardan sonra ... 26....

            Esas sayılı dosyasının takibe konulduğunu, borçlu şirketin şirket ortağı ve aynı zamanda tasfiye memuru olan ...’a gönderilen taahhütlü yazı ile “davacının alacağının tasfiye kararı alınmasından önceki döneme ait olduğunu, bu alacağın tasfiye sırasında notere tevdi edilmesi gerekirken bu işlemin yapılmamış olmasından dolayı tasfiye memuru görevinin suiistimal edildiği, tarafların zarara uğratıldığı bu sebeple alacaklarının 3 gün içerisinde ödenmesi” istenildiğini, ancak tasfiye memurunun 3 farklı adresine yazı gönderilmiş olmasına rağmen tamamının iade olduğunu, tüm bunlardan sonra ... 26....

              nin tasfiye memuru olarak atandığını ve bu kararın kesinleştiğini, tasfiye memuru ...’nin 26/04/2021 tarihli dilekçe ile istifa etmesi üzerine 10/05/2021 tarihli dilekçe ile tasfiye memuru atanmasını talep ettiklerini, ancak geçen süre içinde bir tasfiye memuru atanmadığını, mahkeme ile yaptıkları görüşmede mahkemenin dosyadan el çekmesi sebebiyle yeni dava açılması gerektiğinin taraflarına beyan edildiğini, bu sebeple 6102 sayılı TTK'nın 537/2. maddesi gereğince tasfiye memurunun değiştirilmesini talep etmek zorunda kaldıklarını bildirmiş, tasfiye memurunun değiştirilerek Avukat ...'in tasfiye memuru olarak atanmasına karar verilmesini talep etmiştir. SAVUNMA: Davalılar, cevap dilekçesi sunmadıkları gibi duruşmalara da katılmamışlardır. İNCELEME VE GEREKÇE: Dava, TTK'nun 537. maddesine göre tasfiye memurunun değiştirilmesi istemine ilişkindir. Dava dilekçesinde, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından atanan ve atamadan sonra istifa eden tasfiye memuru ...'...

                Davalı -----cevap dilekçesinde özetle; ------, Ticaret Sicili’ne tescil konusundaki taleplerinin, ilgili yasanın kendisine verdiği yetki ve görev alanı içinde değerlendirdiğini ve sonuca bağladığını, yargı merci gibi hareket edemeyeceğini, yasal şartlar oluşmuşsa yapılan işlemle ilgili tescil kararı verdiğini, aksi halde, gerekçe göstererek tescil talebini reddettiğini, müvekkili müdürlüğe ------ ticaret sicil numarasına kayıtlı dava dışı Tasfiye Halinde------ prosedürlere uygun olarak tasfiye edildiğini, olağan tasfiye sürecinden kaynaklanan tasfiye sürecindeki eksik yada erken sonuçlandırılan tasfiye memurunun kusurundan dolayı------ sorumluluğu bulunmadığını, müvekkilinin davanın açılmasına sebep olacak herhangi bir işlem yapmadığını, tasfiye sürecinde eksik olarak yapıldığı iddia edelin işlemlerin muhatabının tasfiye memuru olduğunu, bu nedenle müvekkilinin yasal hasım konumunda olduğundan yargılama masraflarının üzerlerine yüklenmemesi gerektiğini, müvekkili yönünden davanın reddine...

                  Davalı -----cevap dilekçesinde özetle; ------, Ticaret Sicili’ne tescil konusundaki taleplerinin, ilgili yasanın kendisine verdiği yetki ve görev alanı içinde değerlendirdiğini ve sonuca bağladığını, yargı merci gibi hareket edemeyeceğini, yasal şartlar oluşmuşsa yapılan işlemle ilgili tescil kararı verdiğini, aksi halde, gerekçe göstererek tescil talebini reddettiğini, müvekkili müdürlüğe ------ ticaret sicil numarasına kayıtlı dava dışı Tasfiye Halinde------ prosedürlere uygun olarak tasfiye edildiğini, olağan tasfiye sürecinden kaynaklanan tasfiye sürecindeki eksik yada erken sonuçlandırılan tasfiye memurunun kusurundan dolayı------ sorumluluğu bulunmadığını, müvekkilinin davanın açılmasına sebep olacak herhangi bir işlem yapmadığını, tasfiye sürecinde eksik olarak yapıldığı iddia edelin işlemlerin muhatabının tasfiye memuru olduğunu, bu nedenle müvekkilinin yasal hasım konumunda olduğundan yargılama masraflarının üzerlerine yüklenmemesi gerektiğini, müvekkili yönünden davanın reddine...

                    Davalı -----cevap dilekçesinde özetle; ------, Ticaret Sicili’ne tescil konusundaki taleplerinin, ilgili yasanın kendisine verdiği yetki ve görev alanı içinde değerlendirdiğini ve sonuca bağladığını, yargı merci gibi hareket edemeyeceğini, yasal şartlar oluşmuşsa yapılan işlemle ilgili tescil kararı verdiğini, aksi halde, gerekçe göstererek tescil talebini reddettiğini, müvekkili müdürlüğe ------ ticaret sicil numarasına kayıtlı dava dışı Tasfiye Halinde------ prosedürlere uygun olarak tasfiye edildiğini, olağan tasfiye sürecinden kaynaklanan tasfiye sürecindeki eksik yada erken sonuçlandırılan tasfiye memurunun kusurundan dolayı------ sorumluluğu bulunmadığını, müvekkilinin davanın açılmasına sebep olacak herhangi bir işlem yapmadığını, tasfiye sürecinde eksik olarak yapıldığı iddia edelin işlemlerin muhatabının tasfiye memuru olduğunu, bu nedenle müvekkilinin yasal hasım konumunda olduğundan yargılama masraflarının üzerlerine yüklenmemesi gerektiğini, müvekkili yönünden davanın reddine...

                      UYAP Entegrasyonu