WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, Türk Medeni Kanunu (TMK) .1007 hükmü uyarınca tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı oluşan zararın tazmini istemine ilişkin olup istinafa davacı vekilinin geldiği görülmüştür....

Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır. Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir. TMK.705/2. maddesi uyarınca tapu iptal ve tescil istekli davaların kesinleştiği tarih itibariyle mülkiyet hakkı sona ereceğinden bu tarih itibariyle tapusu iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin zararı oluşacaktır....

DAVA KONUSU : Tazminat (Tapu Sicillerinin Tutulması Kaynaklı Rücuen) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesinin kararına karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize tevzi edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği düşünüldü: İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, Manisa ili Salihli ilçesi Kırveli Mahallesi eski 1449 Parsel, yeni 4198 Ada 22 Parsel sayılı taşınmazın (daha sonra 1448 eski, 4198 ada 23 yeni parsel numaralı taşınmaz olarak düzeltildiği) maliki olduğunu, müvekkilinin taşınmazı satın alırken 2200 metrekare olarak satın almış olup, yenileme kadastrosu sonrasında ada parsel numarası değişmiş ve aynı zamanda da taşınmazın toplam metrekaresi 1953 metrekare olarak düzenlendiğini, müvekkilinin kullanım alanının hiç değişmeyip tapuda görünen taşınmaz yüz ölçümünde azalma meydana geldiğini, 246 metrekarelik bu azalmanın eski ve yeni kadastro ölçümleri arasındaki farktan meydana geldiği aşikar olduğunu...

Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu taşınmazın tapu kaydındaki " üzerindeki inşaat hakkının 1/2 hissesi ... oğlu ... aittir" şerhinin kaldırılmasına karar verilmiştir. Hükmü, davalı ... vekili temyiz etmiştir. Tapu müdürlükleri, Türk Medeni Kanununun 997 ve devamı maddeleri uyarınca tapu sicilinin tutulması ve bu sicillerinin yasalara uygun oluşması konularında görevli ve sorumludur. Şerhin terkinine ilişkin davaların şerh lehtarına husumet yöneltilerek açılması gerekmekte olup şerh lehtarının yapılan tüm araştırmalara rağmen tespit edilememesi halinde tapu sicilinin doğru tutulmasından sorumlu tapu müdürlüğüne husumet yöneltilmelidir. Somut olaya gelince; davaya konu taşınmazın üzerinde bulunan şerhin lehtarı olan ... oğlu ... ... ....

    -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup mahkemece yapılan araştırma ve inceleme neticesinde davacıların miras bırakanı...'nın davalı ...'ye yapmış olduğu temliklerin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu belirlenmek suretiyle ve istekte gözetilerek davanın kabul edilmiş olması kural olarak doğrudur. Ancak, 4721 sayılı ... Medeni Kanununun 28.maddesi hükmü uyarınca gerçek kişilerin ölümü ile hukuki ehliyetleri son bulur. Buna bağlı olarak ölü kişi adına tescil kararı verilmesi doğru olmadığı gibi tapu sicillerinin tutulması prensiplerine de aykırılık teşkil eder. O halde, miras bırakan...'...

      Bilindiği üzere, tapu sicillerinin tutulması kamu düzeni ile ilgili olup, Hakim doğru sicil oluşturmakla yükümlüdür. Öte yandan, 4721 sayılı TMK’nun 28. maddesi hükmü uyarınca kişilik ölüm ile son bulur. O halde, ölü kişi adına tescil kararı verilmiş olması isabetsiz olduğu gibi; tapu müdürlüğünün 16.07.2014 tarihli yazısından, dava konusu 1722 ve 1775 parsel sayılı taşınmazların kısmen kamulaştırılması ile ifraz edilerek, 1909 ve 1913 parsel sayılı taşınmazlarda davalının paydaş kılındığı anlaşılmakla, tapu kütük sayfası kapatılan 1722 ve 1775 parsel sayılı taşınmazlar hakkında karar verilmiş olması da doğru değildir....

        Davalı Hazine temsilcisi cevap dilekçesinde; öncelikle zamanaşımı itirazında bulunduklarını, davanın husumet yokluğunda reddi gerektiğini, dava konusu tazminata ilişkin iddialar tapu sicillerinin yanlış tutulmasından kaynaklı olup husumetin tapu kadastro müdürlüğü yerine hazineye yönetilmesi usul ve yasaya aykırı olduğunu, tapu ve tapu sicillerinden kaynaklı davalarının tamamında husumet, tapu ve kadastro müdürlüklerine yönetilmesi gerektiğini, dava konusu taleplerinin idare mahkemelerine başvurulması gerektiğini, bu nedenlerle haksız ve hukuka aykırı olarak açılan davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucu davanın kabulü ile, davacının dava konusu taşınmazları tapuda satın aldığı bedel ve tarih dikkate alındığında (3.300,78.-TL bedelden) fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 100....

          Asliye hukuk mahkemesinin 12/06/2003 tarih 2001/194 esas 2003/494 karar sayılı ilamı ile davanın reddine karar verildiği, hükmün Yargıtay aşamasından geçerek 22/10/2004 tarihinde kesinleştiği, davacı tarafından bilahare 30/12/2015 tarihinde tapu sicilinin yanlış tutulmasından kaynaklı tazminat talebiyle eldeki davanın açıldığı, Orman idaresi tarafından da dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali talebi ile açılan dava tazminat davasıyla birleştirilmiş ise de sonradan tefrik edilerek İstanbul 22....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU SİCİLLERİNİN TUTULMASI KAYNAKLI RÜCUEN -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; TMK'nın 1007. maddesine dayalı tazminat istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 02.07.2021 tarih ve 211 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 09.07.2021 günü Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 5. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 5. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 20/09/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/07/2022 NUMARASI : 2020/456 ESAS, 2022/314 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Tapu Sicillerinin Tutulması Kaynaklı Rücuen) KARAR : İzmir 3....

            UYAP Entegrasyonu