Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU SİCİLLERİNİN TUTULMASI KAYNAKLI RÜCUEN Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava, Türk Medeni Kanununun 1007.maddesine dayalı tazminatl istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 16.01.2016 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.02.2016 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 20.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 11.4.2015 tarihinde yürürlüğe giren, Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 05.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Yukarıda belirtilen ilkeler doğrultusunda somut olay incelendiğinde, davalının tapusunun iptal edilerek taşınmazın kayıt dışı bırakılmasında hukuka aykırı bir durum bulunmayıp, tapu sicillerinin tutulmasının kamu düzeni ile ilgili olması ve Devletin, tapu sicillerinin tutulmasından kusursuz sorumlu olduğu gözetilerek ve davalının tapu taydının iptalinden dolayı ancak, tazminat talebinde bulunabileceğinden usul ve yasaya uygun bulunan yerel mahkeme kararının ONANMASINA, aşağıda yazılı 2.80.-TL. bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 28.2.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      ./02/2015 tarihli dilekçesi ile müvekkiline ait olan ... ili, ... köyü 110 ada 61parsel sayılı taşınmazın müvekkilinin tapulu yeri olduğu halde, orman olduğu gerekçesiyle açılan dava sonucunda tapu kaydının tamamının iptali ile orman niteliğinde ... adına tapuya tescil edildiğini, TMK'nın 1007. maddesi gereğince tapu sicillerinin tutulmasından doğan zararlardan devletin sorumlu olduğunu ileri sürerek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile 10000,00.-TL tazminatın iptal kararının kesinleşme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müvekkiline ödenmesini talep ve dava etmişlerdir. Davacı vekili 05/.../2015 tarihli ıslah dilekçesi ile talep ettikleri tazminat miktarını 36686,00.-TL'ye artırmış, tapu iptal kararının kesinleştiği 09/06/2014 tarihinden işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, ıslah harcını da yatırmıştır. Mahkemece; davacının davasının kabulü ile, ek bilirkişi raporu ile hesaplanan 35.710,59.-TL'nin ... .......

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL - TAZMİNAT Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacılar ve davalı ... vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat isteğine ilişkindir. Davacılar, mirasbırakan ...'nin eşinden intikal eden 145 ada 113 parsel (yeni 645 ada 113 parsel) sayılı taşınmazdaki miras payını mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak satış göstermek suretiyle davalı oğlu ...'e, onunda kötü niyetli davalı şirkete kat karşılığı inşaat sözlemesi ile temlik ettiğini ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline, olmazsa bedelin davalı ...'...

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/06/2022 NUMARASI : 2022/90 ESAS 2022/210 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Tapu Sicillerinin Tutulması Kaynaklı Rücuen) KARAR : Taraflar arasındaki maddi tazminat davasının yapılan yargılaması sonucunda mahkemece davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi....

          Tapu kaydının iptaline ilişkin mahkeme kararı 30/04/2019 tarihinde dava zamanaşımı süresi dolmadan 21/05/2019 tarihinde açılmıştır. Davalı taraf kararı vekalet ücreti yönünden de istinaf etmiştir. Yargıtay 20. HD'sinin 2016/12913 E 2017/3325 K sayılı kararında da değinildiği üzere devletin kusursuz sorumluluğundan kaynaklı bu türden davalarda nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinden karar bu yönüyle doğrudur. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır....

          Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır. Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir. TMK.705/2. maddesi uyarınca tapu iptal ve tescil istekli davaların kesinleştiği tarih itibariyle mülkiyet hakkı sona ereceğinden bu tarih itibariyle tapusu iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin zararı oluşacaktır....

          . - 2014/57 K. sayılı kararı ile tapusunun iptali ile orman vasfıyla tesciline karar verildiğini, TMK'nın 1007. maddesi gereğince tapu sicillerinin tutulmasından doğan zararlardan Devletin sorumlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 10.000,00 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 10/07/2015 tarihli harçlandırılmış ıslah dilekçesi ile talep ettikleri tazminat miktarını 285.886,60 TL'ye artırmış, dava tarihinden işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davacının davasının kabulü ile davacılar hissesine düşen 285.886,69 TL'nin taleple bağlı kalınarak dava tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, TMK’nın 1007. maddesine dayalı olarak açılan tazminat istemine ilişkindir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, TAZMİNAT Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, tazminat davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar bir kısım davalılar tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 14.06.2016 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılardan ... Hanım ... ve vekili Avukat ..., Avukat ..., davalı ..., davalı ... ile temyiz edilen vekili Avukat ... ile temyiz eden davalılardan davalı ... vekili Avukat ..., davalı ... geldiler, davetiye tebliğine rağmen temyiz eden davalılar ... vd. vekili Avukat, davalı ..., davalı ..., davalı ... gelmediler, yokluklarında duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı....

              M.K.nun 1007 nci maddesi bu bağlamda yorumlandığında, tapu sicillerinin tutulmasından ve bundan doğan zararlardan devletin sorumlu olacağı ilkesinin benimsendiği anlaşılmaktadır. ./. -2- Yasanın bu açık hükmünün kaynak olduğu devletin sorumluluğu tapu sicilinin tutulması sırasında, sicil memurunun hukuka aykırı işlemi ile sonuç arasında nedensellik bağının varlığı gerekli ise de eylem yada işlemin kusura dayanması gerekmez. Zira devletin sorumluluğu kusursuz sorumluluktur. Anılan ilke 27.3.1957 tarih ve 1/3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı ile benimsenmiş, Borçlar Kanununun 55. maddesindeki sorumluluğun kusura dayanmadığı 22.6.1966 tarih 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme kararı ile de tekrarlanmıştır. Adam çalıştıran (somut olayda devlet) objektif özen eksikliğinin doğurduğu zarardan sorumludur....

                UYAP Entegrasyonu