WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ Taraflar arasındaki dava, hayat sigortası poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi Yargıtay .... Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. Ancak, .... Hukuk Dairesi tarafından Dairemize gönderilmekle oluşan iş bölümü sorununun giderilmesi için dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'nra gönderilmesi gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın işbölümü yönünden bir karar verilmek üzere Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 30/.../2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Dava trafik sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat nedeniyle yapılan icra takibinde, davacının borçlu olmadığının tespitine ilişkindir. Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları B.4-d maddesinde, kazanın sürücünün alkollü içki almış olması nedeniyle aracı güvenli sürme yeteneğini kaybetmiş bulunmasından dolayı meydana gelmesi halinde, sigortacının ödediği tazminatı sigortalısına rücu edebileceği düzenlenmiştir. Sürücünün alkollü olması rücu koşullarının oluşması için tek başına yeterli değildir, kazanın, münhasıran sürücünün aldığı alkolün etkisinden kaynaklanması gerekir. Somut uyuşmazlıkta, sigortalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde % 75 oranında kusurlu olduğu, dava dışı diğer araç sürücüsünün de % 25 oranında kusurlu olduğu kabul edilmiştir. Bu durumda Dairemizin bozma ilamında belirtilen ilkeler gözönünde bulundurularak kazanın meydana gelmesinde salt alkolün etkisinden söz edilemez....

      Dava, trafik sigortası poliçesinden kaynaklanan rücuan tazminat istemine ilişkindir. Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın B.4.a maddesinde, tazminatı gerektiren olay, işletenin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin kasti bir hareketi veya ağır kusuru sonucunda meydana gelmiş ise, sigortacının ’nin yerleşmiş uygulamalarına göre; Genel Şartların bu maddesinde “tam kusur” dan değil, “kasıt” veya “ağır kusur”'dan söz edilmekte olup, ağır kusur kavramının kasta yakın bir kusurun varlığını ifade ettiği kabul edilmektedir. Somut olayda, sigortalı araç sürücüsünün, kendi şeridinde seyri sırasında başka bir araç tarafından sıkıştırılması üzerine direksiyon hakimiyetini kaybedip kendi şeridinden çıkarak karşı şeride geçmesi sonucu karşıdan gelen araçla çarpışması ile kaza meydana gelmiştir....

        Bilirkişice düzenlenen ek raporda özetle; davacı sigorta şirketi tarafından sağlık sigortası genel şartları ile Tab holding grup şirketiyle imzalanan Grup Sağlık Sigorta sözleşmesi ve ek protokollerin incelenmesinde, incelenen grup sağlık sigortasının 01.07.2012- 2013 vadeli olarak düzenlendiği, kazada yaralanan dava dışı sigortalının 05.03.2013 tarihli trafik kazasında yaralanmasının poliçe teminat süresi içerisinde olduğu ve bu kişinin Tab Gıda Sanayi Ticaret A.Ş. personeli olarak grup içinde sigortalandığı, gönderilen sözleşme ve protokollerin içerisinde anlaşmalı sağlık kuruluşlarının listesinin yer almadığı ancak tazminat ödeme emrinde tedavinin yapıldığı Kent hastanesinin anlaşmalı kurum olduğu bilgisine yer verildiği, davacı sigorta şirketinin sağlık sigorta poliçesi kapsamında yapmış olduğu ödemelerin belgelenmiş gideri olması faturaya bağlı bulunması nedeniyle 6111 sayılı yasaya göre SGK başkanlığından kazanın meydana geldiği tarihte yürürlükte olan yasal mevzuata göre rücu hakkının...

        CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kurum tarafından verilen sağlık hizmetleri ile ilgili olarak sağlık hizmeti sunucuları ve sağlık hizmeti alanlarının kuruma yönelik bu talep hakkının özel sağlık sigorta poliçesi yada Mecburi Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesine istinaden, sigorta şirketlerine halefiyet yolu ile geçmesi mümkün olmadığını, kurumun genel sağlık sigortası kapsamında sağladığı sağlık hizmet bedelleri ile ilgili olarak sağlık hizmeti sunucularının ve sigortalıların kuruma karşı talep hakları hiçbir şekilde üçüncü kişilere, bu kapsamda zararı gideren sigorta şirketlere geçemediğini, 5510 Sayılı Kanun'a göre bir sağlık hizmeti sunucusunun sağlık hizmeti bedeli olarak kuruma karşı sahip olduğu alacağın devri, aynı Kanun'un 93/1 maddesiyle yasaklandığını, bu alacakların Türk Ticaret Kanunu'nun halefiyete ilişkin hükümlerine istinaden sigorta şirketine geçmesi ve kurumdan sigorta şirketi tarafından talep edilmesi mümkün bulunmadığını, davanın dava şartı noksanlığı nedeniyle...

          SAVUNMA / Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; Sigorta hukukuna ilişkin hükümlerin TTK 1401 vd. maddelerinde düzenlendiğinden davanın mutlak ticari dava olduğunu, bu nedenle davanın Asliye Ticaret Mahkemelerinde görülmesi gerektiğini, davacının, sigortalısının tedavisi için yapılan harcamaları müşterek sigorta hükümlerine göre rücu etme hakkının bulunmadığını, sigortalının müvekkil sigorta şirketine herhangi bir hasar başvurusu yapmadığını, zararın davacının poliçesinden karşılanması müvekkil nezdindeki poliçeyi kullanmama iradesiyle hareket ettiğini, Davacının yapılan sağlık giderlerinin %50'si oranında rücu hakkı olduğunu iddia etmiş ise de talep edilen tutarın neye göre belirlendiğinin belirsiz olduğunu, bu nedenlerle davacının müşterek sigorta hükümlerine dayalı rücuen tazminat talep etme hakkının bulunmadığını, bu nedenle haksız ve hukuka aykırı davanın reddini, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmilini talep etmiştir....

            DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 20/10/2021 KARAR TARİHİ : 06/10/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 07/10/2022 Mahkememizin yukarıdaki esasına kayden açılan ZMMS poliçesinden kaynaklanan rücuen alacak talebine ilişkin itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonucunda; Dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İDDİA VE İSTEK : Davacı vekili dilekçesinde özetle;.....Şirketi arasında, ... plakalı araca istinaden 22/08/2020 — 22/08/2021 tarihlerini kapsayacak şekilde, ....poliçe numaralı KTK Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası düzenlendiğini, olay tarihi olan 20/02/2021 tarihinde, davalı şirketin maliki olduğu... plakalı araç ....üzerinde refüjde yer alan ağaçlara çarptığını, dava dışı... tarafından konu olay fark edildiğini, akabinde kamera kayıtlarının incelenmesi üzerine 20/02/2021 tarihinde saat 06:30 sıralarında .... plaka sayılı çekici ve çekiciye bağlı ...plaka sayılı dorsenin taşıdığı yük ile birlikte......

              Açıklanan nedenlerle davacı tarafça, dava dilekçesi ile talep edilmeyen, ayrı bir dava ile istenebilecek olan Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası poliçesinden kaynaklanan tazminat isteminin de kabulüne dair yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Kabule göre, haksız fiil sonucu çalışma gücünde kayıp olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde,zararın kapsamının tespiti açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru bir şekilde belirlenmesi gerekmektedir....

                Davalı vekili cevap dilekçesinde, öngörülen 2 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu, ayrıca davacılar rücu borçluları olduğundan tazminat yükümlülükleri bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre; rizikonun gerçekleşmesinden itibaren yasada öngörülen iki yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra dava açıldığı, ferdi kaza sigortaları bakımından ceza zamanaşımı süresinin söz konusu olamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, zorunlu koltuk ferdi kaza sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. 2918 sayılı KTK.nun 109/1.maddesinde "motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve her halde, kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar." denilmektedir....

                  Tire-... şubesi, kalanının kanuni mirasçıları olduğunu, davacıların davada taraf olma sıfatı bulunmadığını, vefat eden sigortalının 10 yıldır kalp hastası olduğunu ve bildirilmeyen bu hastalıktan dolayı ölüm halinde ... şirketinin tazminat ödemekle sorumlu olmayacağını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile talep edilen 43.715,00 TL alacağın muris ...'ın vefatının sigortaya ihbar tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine karar verilmiş; hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, hayat ... poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Davacılar murisinin kullanmış olduğu banka kredisi nedeniyle, 12/05/2010, 01/07/2009 ve 13/02/2008 tarihleri için hayat ... sözleşmesi düzenlenmiş; poliçenin düzenlenmesinden sonra 01.06.2010 tarihinde davacıların murisi vefat etmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu