Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İNCELEME VE GEREKÇE Dava, tellallık sözleşmesinden kaynaklanan ücret alacağının tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK'nın 67.maddesi uyarınca iptali talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiş; bu karara karşı, davacı vekilince, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Dosya içerisindeki ''Alım Satım ve Komisyon Anlaşması'' isimli belgenin incelenmesinde; taraflarının komisyoncu Ömür Emalak T1 ve alıcı T4 oldukları, sözleşmenin her iki tarafça imzalandığı, sözleşmenin İstanbul Bahçelievler Soğanlı Mahallesi Bağcılar Cad. Ülkü Sok....

Asıl ve birleşen davalı şirket vekili, davacı şirket ile aralarında alım satım ilişkisi nedeniyle davacının davalı şirkete dava konusu senetleri verdiğini, davacının malları almasına rağmen senet bedellerini ödemediğini, iade faturasının kabul edilmediğini, davalı ...'ın ortaklıktan ayrılırken hisse devir bedelinin nakden ödendiğini, devir bedeli ile senet bedelinin farklı olduğunu savunarak asıl ve birleşen davanın reddini istemiştir. Asıl davalı-birleşen davacı vekili, davalı-birleşen davacının senetleri ciro yoluyla davalı şirketten aldığını, iyiniyetli hamil olduğunu, davalı-birleşen davacının şirketteki hissesini devrederken hisse bedeli olarak dava konusu senetleri ciro yoluyla aldığını savunarak davanın reddini istemiş, birleşen davada alacağın tahsili amacıyla başlatılan takiplerin itiraz üzerine durduğunu ileri sürerek itirazların iptalinive tazminat talep etmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hakaret, suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: I- Sanık ... hakkında kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince; 06.11.2009 tarihinde verilen kararı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'nın 310/3. maddesinde öngörülen yasal bir haftalık temyiz süresinden sonra 01.06.2010 tarihinde temyiz eden sanık ... müdafiinin temyiz itirazının aynı Kanunun 317. maddesi gereğince tebliğnmeye uygun olarak REDDİNE, II- Sanık ... hakkında kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince; Dosya kapsamında yer alan satım sözleşmesinde...adı altında yazılı olan telefon hattının kimin adına kayıtlı olduğunun araştırılması, yine bahse konu satım sözleşmesindeki adreste ... adlı kişinin yaşayıp yaşamadığının tespiti, sanık ... müdafii tarafından 09.04.2009 havale tarihli dilekçede adı geçen ... adlı şahsın...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 19.11.2014 gününde verilen dilekçe ile ... iptal ve tescil, ikinci kademede tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 26.05.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan ... iptal ve tescil ikinci kademede tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili, davalı ...'ndan 108 ada 1 parsel sayılı taşınmazı 10.000,00 TL bedelle noter satış sözleşmesi ve yine aynı gün düzenlenen 15.000 TL bedelli bono toplamı 25.000 TL karşılığında aldığını, davalı tarafın dava konusu taşınmazı devretmekten imtina ettiğini, davalının taşınmazı 13/01/2014 tarihinde ...'...

        Mahkemece, davacı yanca eksik olduğu bildirilen parçanın teslim edileceğine dair satım sözleşmesinde bir düzenleme bulunmadığı, ilgili parça olmadan da makinenin çalışabileceği ve böylece davacı tarafın malın ayıplı olduğuna dair iddiasını kanıtlayamadığı gerekçesiyle davalı şirket hakkındaki davanın ispat edilemediğinden reddine, diğer davalı ... hakkındaki davanın ise bu davalının sözleşmede diğer davalı şirket adına imzasının bulunduğundan bahisle pasif dava ehliyeti yokluğundan reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 16.03.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Satım sözleşmesinde satıcının zapta karşı tekeffül borcunu düzenleyen Borçlar Kanunu'nun 214. maddesinde, satıcının, satılan şeyin bir üçüncü şahıs tarafından satım akdi zamanında mevcut bir hak sebebi ile tamamen veya kısmen zapt edilmesinden, alıcıya karşı sorumlu olduğu açıklandıktan sonra, devamındaki maddelerde de, bu yükümlülüğün koşulları ve zararın kapsamı konusunda açıklamalar getirilmiştir. Borçlar Kanunu'nun 217 maddesinde (eski BK 192) "satılanın tamamı alıcının elinden alınmışsa, satış sözleşmesi kendiliğinden sona ermiş sayılır ve alıcı satıcıdan aşağıdaki istemlerde bulunabilir" yazıldıktan sonra aynı maddenin (1) bendinde de "satılandan elde ettiği veya elde etmeyi ihmal eylediği ürünlerin değeri indirilerek, ödemiş olduğu satış bedelinin faizi ile birlikte geri verilmesini isteyebebilir" yazılıdır. Aynı yasa maddesinin devam eden bentlerinde de alıcının talep edebileceği diğer hakları sıralanmıştır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava, taraflar arasında yapılan geçerli konut satım söleşmesi gereğince edimin geç ifası nedeniyle uğranılan zararın aylık gecikme tazminatı, maktu tazminat ve munzam zarar olarak tahsili istemine ilişkindir....

            Davaya konu 7.6.2010 tarihli gayrimenkul alım satım sözleşmesinde satıcı sıfatıyla "... Veraseleri... ve diğerleri)" yazılı olup, sözleşme altında da davalının inkar etmediği imzası bulunmasına, hisseli taşınmazın tüm hissedarların katılımı ile 10.6.2010 da sözleşmede alıcı olarak gözüken kişiye satılmasına, tellallık ücretinin sözleşmedeki satış bedelinin %2si olduğunun kararlaştırılmasına göre, davalının tellal ücretinin, hissesine düşen nispetinden değil tamamından sorumlu olduğu gözetilmeksizin yazılı gerekçe ile davanın ksımen kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup hükmün bozulmasını gerektirir....

              Mahkemece yapılan yargılama sonunda, taraflar arasında akdedilen gayrimenkul satım vaadi sözleşmesinde iki taşınmazın satım bedelinin 750.000 USD olarak kararlaştırıldığı, ayrıca satım işleminin taşınmaz üzerindeki ipoteklerin kaldırılmasından sonra yapılacağı hususunun kabul edildiği, ipoteklerin kaldırılması yükümlülüğünün davalıya ait olmasına rağmen davalının bu yükümlülüğünü yerine getirmediği, bunun üzerine davacı tarafından ipoteklerin fekki için ipotek alacaklısı bankalar adına hareket eden dava dışı İş Bankasına 53.000 YTL gönderildiği ve bunun üzerine ipoteklerin kaldırılıp satımının gerçekleştirildiği, dava konusu bu bedelin satım tutarına dahil olmayıp, davalı tarafından iade edilmesi gerektiği nedeni ile davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....

                Mahkemece; taşınmaz satım sözleşmesinin davacı ile davalılar ... ve ... arasında imzalandığı, resmi şekilde yapılmamamış olan satım sözleşmesinin geçerli olmadığı, bu nedenle davacının ödediği bedeli sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince davalılar ... ve ...'tan talep edebileceği, davalı ... 'ın ise yapılan gayrimenkul satış sözleşmesinde imzasının bulunmadığı gibi dava konusu 125.000 TL'nin kendisine ödenmediği gerekçesiyle; davalı ... hakkındaki davanın reddine, davalılar ... ve ... haklarında açılan davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılardan ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 18.07.2013 tarihli taşınmaz satış sözleşmesinin ifa edilmediği iddiasıyla, ödenen satım bedelinin iadesi istemine ilişkindir. Davaya konu 18.07.2013 tarihli satım sözleşmesi, davacı (alıcı) ile davalı ... (satıcı) arasında imzalanmıştır....

                  UYAP Entegrasyonu