WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, kiralık kasa sözleşmesinden (saklama sözleşmesinden) kaynaklanan zararın tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece haksız eylemden kaynaklanan taleplerin bir yıllık zaman aşımına tabi olduğu, davacının davasını zamanaşımı süresi içinde açmadığı gerekçesiyle, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir. Davacılar, davalı Banka ile yaptıkları kiralık kasa sözleşmesine dayalı olarak talepte bulunmuşlardır. Vedia alana bırakılan para ve sair misli eşyayı geri istemeye ilişkin şahsi talep hakkı kanunlarda özel hüküm bulunmadığı için genel hükümlere göre 10 yıllık zamanaşımına tabidir. Bu durumda, taraflar arasında sözleşme bulunması nedeniyle işlem tarihinde yürürlükte bulunan mülga 818 sayılı BK'nın 125. maddesi gereğince 10 yıllık zamanaşımı süresinin uygulanması gerekirken TBK 72. (BK 60.) maddesine göre değerlendirme yapılmak suretiyle karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir....

    İlk derece mahkemesince her ne kadar ilgili uyuşmazlığın ödünç sözleşmesinden kaynaklandığı, (13) adet cumhuriyet altınının borç olarak verilmiş olduğu belirtilmişse de taraflar arasındaki (13) adet cumhuriyet altını verilmesine ilişkin hukuki ilişki "saklama sözleşmesi" niteliğindedir. Saklama sözleşmeleri, dava tarihi itibariyle olaya uygulanacak olan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) 561 ilâ 580. maddeleri arasında düzenlenmiştir. Saklama sözleşmesinin tanımı TBK’nın 561/1. maddesinde; “Saklama sözleşmesi, saklayanın, saklatanın kendisine bıraktığı bir taşınırı güvenli bir yerde koruma altına almayı üstlendiği sözleşmedir.” şeklinde tanımlanmıştır. Saklama sözleşmesinin konusu taşınır bir mal olup bu mal misli bir mal olabileceği gibi misli olmayan bir mal da olabilir....

    Dava, kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan rücuan tazminat talebine ilişkindir. Dosya kapsamına göre davalı ...'ın işlettiği ... adlı işyerine müşteri olarak gelen dava dışı sigortalının aracının, işyerinin otopark görevlisi diğer davalı ...'ın yedine terk edildikten sonra otoparktan çalındığı hususu açık olup saklama (vedia) sözleşmesinin kurulduğu hususunda ihtilaf yoktur. Uyuşmazlık araç yedine terk edilen otopark görevlisinin hangi tarafın "fiillerinden sorumlu bulunduğu kişi" konumunda olduğunun tespitindedir. Saklama sözleşmesi, saklayanın, saklatanın kendisine bıraktığı bir taşınırı güvenli bir yerde koruma altına almayı üstlendiği sözleşmedir. Saklama sözleşmesinde bir süre belirlenmiş olsa bile saklayan, saklatanın her zaman ileri sürebileceği istemi üzerine, saklananı bütün çoğalmalarıyla birlikte geri vermekle yükümlüdür. Saklanan, masrafları ve hasarı saklatana ait olmak üzere, korunması gereken yerde geri verilir....

      HUKUK DAİRESİ Dava, satış kararı sonrası yediemin alacağına ilişkindir. 6102 sayılı TTK'nın 4/1-c maddesi uyarınca saklama (vedai) sözleşmesinden kaynaklanan davalar ticari nitelikte olup, somut uyuşmazlıkta, yedieminlik işinin davacının ticari işletmesi ile ilgili olmasına ve davalının da tacir sıfatına haiz olmasına göre, ticari nitelikteki dava ile ilgili temyizen, inceleme görevi Yargıtay 11. Hukuk Dairesinindir. (Emsal Yargıtay (kapatılan) 19 Hukuk dairesinin 2015/568 E.-2015/11435 K. sayılı ilamı) Dosya, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin görevsizlik ilamı ile Dairemize gönderilmiş olduğundan, 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Yasanın 21. maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60/3 maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesine, 22/06/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

        Mahkemenin nitelendirilmesine göre, uyuşmazlık; saklama sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup, kararın temyiz incelemesi Yüksek 11. Hukuk Dairesi’nin görevine girmektedir. Dava dosyası en son Yüksek 19. Hukuk Dairesi’nin görevsizlik kararı ile Dairemize geldiğinden Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun 04.02.2010 tarih ve 3 sayılı kararı uyarınca, üçüncü Dairece başka bir daireye gönderme kararı verilmeden dosyanın işbölümü uyuşmazlığının çözümlenmesi için doğrudan Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulu’na gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulu’na GÖNDERİLMESİNE, 28.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          HUKUK DAİRESİ Dava, satış kararı sonrası yediemin alacağına ilişkindir. 6102 sayılı TTK'nın 4/1-c maddesi uyarınca saklama (vedai) sözleşmesinden kaynaklanan davalar ticari nitelikte olup, somut uyuşmazlıkta, yedieminlik işinin davacının ticari işletmesi ile ilgili olmasına ve davalının da tacir sıfatına haiz olmasına göre, ticari nitelikteki dava ile ilgili temyizen, inceleme görevi Yargıtay 11. Hukuk Dairesinindir. (Emsal Yargıtay (kapatılan) 19 Hukuk dairesinin 2015/568 E.-2015/11435 K. sayılı ilamı) Dosya, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin görevsizlik ilamı ile Dairemize gönderilmiş olduğundan, 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Yasanın 21. maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60/3 maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesine, 22/06/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ticari nitelikteki emanet sözleşmesinden kaynaklanan 01/07/2016 tarihinde kabul edilip 23/07/2016 günlü Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6723 sayılı Yasa'nın 21. maddesi ile 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60. maddesinin 3. fıkrası değiştirilmiştir. Bu düzenlemeye göre, dosya kendisine gönderilen ilgili hukuk dairesi bir ay içinde yapacağı ön inceleme sonucunda işbölümü bakımından kendisini görevli görmez ise gerekçeleri ile birlikte dosyayı bir ay içinde görevli Daireye gönderecektir. Bu durumda dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın saklama sözleşmesine ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 11.Hukuk Dairesine aittir. Yukarıdaki yasal düzenleme de dikkate alındığında dosyanın görevli Yargıtay 11. Hukuk Dairesine gönderilmesine 08/09/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) İSTİNAF KARAR TARİHİ: 01/04/2021 6100 sayılı HMK'nın 352.maddesi uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davanın, taraflar arasındaki ardiye ve hammaliye hizmet sözleşmesinden kaynaklı alacağın takibi için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali davası olduğu, saklama sözleşmesinin TBK'nın 2. Kitabında düzenlendiği tespit edilmiştir. HSK'nın 01/09/2020 tarihinde uygulanmaya başlanan Bölge Adliye Mahkemelerinin görevinin belirlenmesine dair kararında İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18-19-46. Hukuk Daireleri'nin görev tanımına ilişkin 1. Maddesi (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun ikinci kısmında yer alan ve diğer dairelerin görevlerine girmeyen sözleşmeler ile özel kanunlarına göre yapılıp diğer dairelerin görevine girmeyen sözleşmeden kaynaklanan davalar sonucu verilen hükümler ve kararlar) kapsamında kaldığından, Dairemizin görevsizliğine, dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18-19-46....

                ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/28 Esas KARAR NO : 2021/482 DAVA : İtirazın İptali (Emanet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 11/01/2021 KARAR TARİHİ : 21/05/2021 KARARIN YAZILMA TARİHİ : 09/06/2021 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Emanet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; davalının bir borçlusu ile ilgili olarak başlattığı icra takibi kapsamında Küçükçekmece ........

                  GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : Dava, hizmet sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup davalılar tacir değildir. 5235 sayılı Yasa m. 35/2 uyarınca, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi hukuk ve ceza daireleri aralarındaki işbölümü, Hakimler ve Savcılar Kurulu 1. Dairesinin 25/06/2020 tarihli ve 564 sayılı kararı ile belirlenmiştir. İşbölümü kararının 4. Hukuk Dairesi'ne ilişkin bölümünün (1) numaralı bendinde "6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun ikinci kısmında (Özel Borç İlişkileri -Akdin Muhtelif Nev’ileri) yer alan ve diğer dairelerin görevine girmeyen sözleşmelerden kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar (satış sözleşmesi : taşınır ve taşınmaz satışı, ödünç sözleşmeleri: ariyet (kullanım ödüncü)-karz-ödünç (tüketim ödüncü), ölünceye kadar bakma sözleşmesi, vedia (saklama) sözleşmesi,hizmet sözleşmesi, kefalet sözleşmesi, vekalet sözleşmesi)..."ın istinaf incelemesinin işbu Daire tarafından yapılacağı belirtildiğinden HMK m. 352/1,a uyarınca, dosyanın 4....

                    UYAP Entegrasyonu