Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı idare vekili; müvekkil kurumun sorumluluk sahası içerisinde kalan orman alanında yangın çıktığını, yangının çıkmasına davalının kusuru ile sebep olduğunu, davalı hakkında taksirle orman yangınına sebep olmak suçundan kamu davası açıldığını belirterek, orman tazminat raporu ile belirlenen maddi zararın davalıdan tazmini isteminde bulunmuştur. Davalının vasisi; davalının akli dengesinin yerinde olmadığını, hukuki ve cezai sorumluluğunun bulunmadığını belirterek, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur.Mahkemece; davalının hastalığının hukuki sorumluluğunu etkileyecek düzeyde olmadığı gerekçesi ile keşif sonrası alınan bilirkişi raporu ve orman tazminat raporu benimsenerek, davanın kabulü ile 6831 sayılı Orman Kanunu’nun 114 maddeleri uyarınca belirlenen tazminat ile yangın söndürme giderlerinin davalıdan tahsiline karar verilmiştir....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/09/2019 NUMARASI : 2014/397 2019/433 DAVA KONUSU : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) KARAR : İlk derece mahkemesince verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olması nedeniyle dosya ve ekleri incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Polenezköy tabuat Parkı Irgat Başı mevkii 70. Bölmede 13/01/2014 tarihinde müvekkili idare tarafından yapılan orman koruma çalışmaları esnasında davalıların kaçak kesin yaptıklarının tespit edildiğini, bu duruma ilişkin 13/01/2014 tarihli suç tutanağının tanzim edildiğini, Beykoz 1....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı Orman Genel Müdürlüğüne izafeten ... Orman İşletme Müdürlüğü ... Orman İşletme Şefliği vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 19/08/2014 gününde verilen dilekçe ile Orman Kanunu'na muhalefetten kaynaklanan maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 26/11/2015 günlü kararın temyizi üzerine temyiz talebinin reddine ilişkin 29/12/2015 günlü ek kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı temsilcisi tarafından istenilmekle dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10. maddesinin 1. fıkrasına göre tebligat, muhatabın bilinen en son adresine yapılır....

      Hukuk Mahkemesi'nin 02.11.1994 gün ve 1994/38-443 sayılı kararı ile tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle tesciline karar verildiği, ancak hâlen tapu sicilinde infazının yapılmadığı belirtilerek yeniden adına tescili, aksi takdirde Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi uyarınca tapu sicilinin tutulması nedeniyle devletin hukukî sorumluluğundan kaynaklanan tazminat istemli olarak terditli dava açıldığı, taşınmazın mülkiyetinin, Türk Medenî Kanununun 705. maddesi uyarınca kesinleşen mahkeme kararı sonucunda tapu sicilinden önce kazanılması nedeniyle kuru mülkiyeti Hazine, kullanım hakkı Orman Yönetimine geçtiği, tapu sicilinin tutulmasından dolayı Devletin objektif sorumluluğunun bulunduğundan, Orman Yönetimi ve Hazineye husumet yaygınlaştırılarak taraf teşkili sağlandıktan sonra, tarafların delilleri toplanarak uyuşmazlığın esası hakkında karar verilmesi gerekir...” denilmiştir....

        (Muhalif) KARŞI OY YAZISI Dava, kesinleşmiş orman kadastrosuna göre orman sınırları içerisinde kalan davacılara ait taşınmazın bir kısmı üzerine orman şerhi konulması nedeniyle bu kısmın tapusunun iptal edilmesi ve tapusu iptal edilecek bu kısım nedeniyle tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan tazminat (TMK md.1007) istemine ilişkindir. Davacılar vekili, dava dilekçesinde ... ili, ... ilçesi, ... köyünde müvekkillerinin malik oldukları 408 ada 76 parsel sayılı 83.580 m² taşınmazın 24.960 m²'lik bölümünün orman sınırları içerisinde kaldığı gerekçesiyle üzerine orman şerhi konulduğunu, bu şekilde mülkiyet haklarının ihlal edildiğini ileri sürerek TMK'nın 1007. maddesi gereğince tazminat talebinde bulunmuştur. Hazine da bu yerin tapusunun orman olduğu gerekçesiyle iptalini ve Hazine adına tescil edilmesi için karşı dava açmıştır. Taşınmazın bulunduğu yerde 1949 yılında yapılıp 1950 yılında kesinleşen orman kadastrosunda dava konusu yer orman sınırları içerisinde yer almıştır....

          Dava konusu taşınmazın Kütükçü köyünde 1946 yılında yapılan orman kadastro çalışmaları sırasında devlet ormanı olarak tehdit edildiği, ancak 1966 yılında yapılan tapulama çalışmalarında bu durum göz ardı edilerek ilk maliki adına tespit ve tescil görmesinden sonra, davacının bu taşınmazı 1993 yılında tapu kayıtlarına güvenerek satın aldığı, daha sonra 6831 sayılı yasanın 2/B maddesi uygulaması yapılarak taşınmazın orman vasfını yitirmesi nedeniyle, Hazine lehine orman sınırları dışına çıkarıldığı, kesinleşen mahkeme kararları ile de davacı adına olan tapu kayıtlarının iptali ile 6831 sayılı yasanın 2/B maddesi uyarınca Hazine adına tesciline karar verilmesi üzerine TMK.nun 1007.maddesine dayalı olarak tazminat istemli iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır....

            Dosyada bulunan kanıt ve belgelerden; taşınmazın 1946 yılında 3116 sayılı yasaya göre yapılan ve kesinleşen orman tahdit sınırları içerisinde kaldığı, Antalya Tapulama Mahkemesinin 1970/21 esas, 1976/8 kararı ile orman vasfı ile tapuya tesciline karar verildiği, 21500 m2'lik kısmının 393 parsel ile Hazine adına tescil edildiği, daha sonra Hazine lehine orman sınırları dışına çıkarıldığı, kesinleşen mahkeme kararları ile de davacı adına olan tapu kayıtlarının iptali ile Hazine adına tesciline karar verilmesi üzerine, TMK.'nun 1007. maddesine dayalı olarak Hazine aleyhinde tazminat istemli iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır....

              Orman İşletme Müdürlüğü vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 05/08/2011 gününde verilen dilekçe ile 6831 sayılı Orman Kanunu'ndan kaynaklanan maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 01/06/2017 günlü karara karşı davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine yapılan incelemede; ilk derece mahkemesi kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğundan, HMK'nun 353.maddesinin 1. fıkrası (b) bendinin (1) numaralı alt bendi gereğince; istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen 14/12/2017 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Bölge Adliye Mahkemesi İLK DERECE MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı Orman Genel Müdürlüğüne izafeten ... Orman İşletme Müdürlüğü vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 26/08/2015 gününde verilen dilekçe ile 6831 sayılı Kanundan kaynaklanan tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 23/02/2017 günlü karara karşı davacı tarafın istinaf başvurusu üzerine yapılan incelemede davacı vekilinin ileri sürdüğü tüm istinaf nedenleri yerinde görülmediğinden istinaf isteminin 6100 sayılı HMK'nun 353/1. fıkra (b-1) bendi gereğince esastan reddine dair verilen 13/10/2017 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü....

                  "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki orman sınırları içerisinde kalan muhtesat bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, orman sınırları içerisinde kalan muhtesat bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir. Kapama fıstıklık niteliğindeki taşınmaza net fıstık geliri esas alınarak değer biçilip muhtesat bedelinin tespit edilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; ......

                    UYAP Entegrasyonu