Somut olayda; taraflar, nişanın bozulması nedeniyle maddi zarara uğradıklarını iddia ederek maddi tazminat isteminde bulunmuşlar, mahkemece; TMK'nun 120. maddesine göre bir değerlendirme yapılmayıp, yine nişanın haklı bir sebep olmaksızın hangi tarafça bozulduğu hususu gerekçeli kararda tartışılmamıştır. Tarafların manevi tazminata ilişkin istinaf itirazlarının incelenmesinde; Davacı karşı davalı erkek 20.000,00 TL, davalı karşı davacı kadın ise, 30.000,00 TL manevi tazminat talebinde bulunmuştur. Somut olayda, mahkemece; davalı karşı davacı kadının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile hükmün kesinleşmesinden itibaren faizi ile birlikte 1.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiş, davacı karşı davalı erkeğin ise manevi tazminat talebi hususunda olumlu-olumsuz değerlendirme yapılmayıp, bu talebe ilişkin hüküm kurulmamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki nişan hediyelerinin aynen, olmadığı takdirde bedeli- tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin oğlu ile davalıların kızı ...'ın 27/04/2014 tarihinde nişan törenlerinin yapıldığını, davalının ailesinin hiç bir sebep göstermeksizin nişanı bozduklarını müvekkiline bildirdiklerini, nişanın bozulmasına rağmen hediyelerin iade edilmediğini belirterek, ziynetleri ayrıntılı sayarak aynen, olmadığı takdirde şimdilik 5.000 TL ile yapılan maddi harcamalar nedeniyle 10.560 TL nin faizi ile tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili; davanın reddini talep etmiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin ikametgâhının İzmir’de olması nedeniyle davanın İzmir Aile Mahkemesinde açılması gerektiğini savunarak yetki itirazında bulunmuştur. Mahkemece, 4721 sayılı TMK’nun 120.maddesine dayalı nişanın bozulması nedeniyle maddi tazminat ve aynı yasanın 121.maddesine dayalı nişanın bozulması nedeniyle manevi tazminat istemleri ile açılan davada; ne 6100 sayılı HMK’da ne de 4721 sayılı TMK’da düzenlenmiş özel yetkili mahkeme bulunmadığı, bu nedenle genel yetkili mahkeme olan davalının yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olduğundan bahisle dava dilekçesinin yetki yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir....
DAVA TARİHİ : 15.12.2021 KARAR : Kısmen kabul Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen nişanın bozulması nedeniyle hediyelerin iadesi davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi’nin kararının bozulmasına karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; vekalet ücreti ile yargılama giderlerine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü: Miktar veya değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez....
NİŞANIN BOZULMASINDAN DOLAYI HEDİYELERİN İADESİ 743 S. TÜRK KANUNU MEDENİSİ (MÜLGA) [ Madde 6 ] 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 275 ] 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 388 ] "İçtihat Metni" Esas davada nişan hediyelerinin aynen değilse bedelinin masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Karşılık davada 1.000.000.000 lira manevi tazminatın karşı taraftan faiz ve masraflarla birlikte tahsili istenilmiş, mahkemece esas davanın kabulü, karşılık davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davalı (karşı davacı) vekili tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davada nişanın bozulmasından dolayı nişan hediyelerinin aynen iadesi, olmadığı takdirde bedellerinin tahsili, karşılık davada ise nişanın haksız bozulması nedeniyle manevi tazminata hükmedilmesi istenilmiştir....
Davacı, kızı ile davalı arasında nişan yaptıklarını ve imam nikahı yaparak düğün tarihi yakın olması nedeniyle kızının davalının yanında kalmaya başladığını, ancak iki ay aile hayatı sürmelerinin ardından kızının evden gönderildiğini, nişanda takılan bilezik ve diğer takılar alıkonulduğundan, nişanda takılan takıların ve çeyizin iadesi ile fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak ..TL maddi,..TL manevi tazminat istemiştir. 4787 sayılı .. 4/1. maddesi gereğince, 4721 sayılı .. doğan dava ve işlere aile mahkemesinde bakılır. Eldeki davada, davacının nişanın bozulması nedeniyle davalı tarafından alıkonulan ziynet eşyasının iade edilmediği öne sürülerek ziynet eşyalarının iadesi ve tazminat istenmiş olup esasen taraflar gayri meşru olarak fiilen birlikte yaşamaya başlamış ve bu birliktelik iki ay kadar sürerek ayrılmışlardır. Eldeki uyuşmazlığın konusu .. içerisinde yer almamaktadır. Bu nedenle davaya aile mahkemesinde değil, genel mahkemede bakılması gerekir....
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. 4721 sayılı TMK. nun 121.maddesine göre, nişanın bozulması yönünden, kişilik hakları saldırıya uğrayan taraf, diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir. Anılan maddeye göre, nişanın bozulması nedeniyle manevi tazminata hükmedilebilmesi için, istemde bulunan nişanlının kişilik değerlerinin ağır bir şekilde ihlal edilmiş olması gerekir. Bir nişanın bozulmasının, taraflarda değişik şiddet ve ölçülerde de olsa üzüntü yaratması ve menfaatleri haleldar etmesi doğaldır. Doğal olan bu üzüntü ve menfaat ihlali, manevi tazminata esas alınamaz. Bu nedenle, davacı tarafın manevi tazminat isteminin reddi gerekir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 09/02/2021 NUMARASI : 2017/792 ESAS 2021/129 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Nişanın Bozulması Nedeniyle Tazminat Ve Hediyelerin Geri Verilmesi) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 24/03/2022 NUMARASI : 2021/462 ESAS,2022/255 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Nişanın Bozulması Nedeniyle Tazminat Ve Hediyelerin Geri Verilmesi) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davalı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nın 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 18.02.2021 tarihinde nişanlandıklarını, nişanlılık sürecinde davalı ve ailesinin müvekkilden sürekli maddi taleplerde bulunduklarını, davalı ile ailesinin 11.05.2021 tarihinde müvekkilin ikamet ettiği ve evlenince davalı ile yaşayacakları Kars İli , Kümbetli Köyüne geldiklerini, 19/05/2021 tarihine kadar müvekkilin misafiri olduklarını, nişandan önce ve sonra nakit ve altın olarak yüklü miktarda hediyeler alındığını, davalı tarafın altınları aldırana...
GEREKÇE : Asıl dava; nişan hediyelerinin geri verilmesi, karşı dava; maddi-manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacının, asıl davanın reddedilen kısımlarına yönelik istinaf talepleri incelendiğinde; Her ne kadar ilk derece mahkemesince; asıl davaya ilişkin olarak bir adet set 3.160 TL, pırlanta yüzük 1.000 TL, saat 400 TL, 2 adet 22 ayar 25'er gramlık bilezik 6.900 TL, 3 adet çeyrek altın 696 TL, 1 adet Cumhuriyet altını 931 TL'nin davacıya iadesine karar verildiği görülmekte ise de; belirtilen takıların toplam bedellerinin 13.087 TL olduğu, ilk derece mahkemesince iadesine karar verilen hediyelerin davacının, davalıya vermiş olduğu hediyelerin tamamını karşılamadığı, bilirkişi raporundan da anlaşılacağı üzere; nişana ait görüntülerin bulunduğu CD çözümünün yapıldığı anlaşılmış, açıklanan nedenlerle; Dairemizce davacı-karşı davalının bu yöne ilişkin istinaf talebinin kabulü ile asıl davanın tamamen kabulüne karar vermek gerekmiştir....