Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İlk Derece Mahkemesi Kararı: Mahkemece; ''1- Davacı tarafından ilk olarak fiil ehliyetsizliği, ikinci olarak muris muvazaası , üçüncü olarak tenkis iddiasıyla tapu iptali tescil ve alacak davası açılmış ise de; Toplanan delillere göre fiil ehliyetinin var olduğu, muris muvazaası koşullarının işlem bağış olması nedeni ile gerçekleşmediği ve bu husustaki davaların ispatlanamadığı, üçüncü iddia olan tenkis davası bakımından ise bir yıllık yasal hak düşürücü sürenin geçtiği dikkate alınarak davanın bu nedenlerle reddine,'' karar verilmiştir. İleri Sürülen İstinaf Sebepleri: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararın muvazaanın değerlendirilmesi yönünden yanlış değerlendirildiğini belirterek mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL - TENKİS - TAZMİNAT Taraflar arasında görülen tapu iptali-tescil, tazminat ve tenkis istekli dava sonunda ilk derece mahkemesince, davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın taraflarca istinafı üzerine bölge adliye mahkemesince, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine, davalının istinaf başvurusunun HMK’nin 353.1-b.2 maddesi uyarınca kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine/karar verilmesine yer olmadığına ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa tenkis ile tazminat isteklerine ilişkindir. Davacı, mirasbırakan babası ...'...

    Eldeki davada, iddianın ileri sürülüş biçimi, dava dilekçesi içeriği ve dosya kapsamındaki beyanlar birlikte değerlendirildiğinde, davacının; hukuki ehliyetsizlik ve muris muvazaası hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün olmazsa tenkis isteğinde bulunduğu anlaşılmaktadır. Hemen belirtilmelidir ki, Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Kurulu’nun 27.11.2015 tarih ve 5339 sayılı karar ile mirasbırakanın vekaletname ve akit tarihlerinde hukuki işlem ehliyetinin bulunduğu saptanmak suretiyle bu neden yönünden davanın reddine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik yoktur. Ne var ki, davacı taraf ehliyetsizlik iddiasından sonra incelenmek üzere muris muvazaası nedenine de dayanmıştır. Mahkemece, muris muvazaası nedeni üzerinde durulmadan sonuca gidilmiştir. Bilindiği üzere, uygulamada ve öğretide "muris muvazaası" olarak tanımlanan muvazaa, niteliği itibariyle nisbi (mevsuf-vasıflı) muvazaa türüdür....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TENKİS Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde tenkis isteğine ilişkindir. Davacılar, mirasbırakanın 109 ada 20 parsel sayılı taşımazını vekil aracılığı ile torunu ...'...

        -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tazminat isteğine ilişkin olup mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı tarafça temyiz edilmiştir. Hemen belirtilmelidir ki, davada ileri sürülen iddia ve buna bağlı istek muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı bulunmaktadır. Muris muvazaasına ilişkin açılan tapu iptal ve tescil davalarının herhangi bir zamanaşımı veya hak düşürücü süreye bağlı olmaksızın her zaman açılabileceği gerek Yargıtay ve gerekse doktrince kabul edilen yerleşik içtihatlardandır. Bu isteğe bağlı açılan tazminat davalarında zamanaşımı süresinin başlama tarihinin ise iptal ve tescil isteme hakkının ortadan kalkacağı tarih olacağı da tartışmasızdır.. “Somut olayda, davacılar tapu iptal ve tescil isteyeceği yerde taşınmazın el değiştirmesi nedeniyle tazminat istemişlerdir. Bir kimse, sahip olduğu seçimlik haklardan birisi için dava açma yönünde zorlanamaz....

          Hukuk Dairesi 2016/9983 E-2019/3256 K) Buna göre, mirasbırakanın ölüm tarihinin 01/01/2002 tarihinden sonra (24/08/2016) olması nedeniyle uyuşmazlığın çözümünde 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun hükümlerinin uygulanacağı, anılan Yasanın 571/1 maddesinde "Tenkis Davası Açma Hakkı, mirasçıların saklı paylarının zedelendiğini öğrendikleri tarihten başlayarak bir yıl ve her halde vasiyetnamelerde açılma tarihinin, diğer tasarruflarda mirasın açılması tarihinin üzerinden on yıl geçmekle düşer.'' hükmünün yer aldığı, bu kapsamda muris İbrahim Tosun'un 24.08.2016 tarihinde vefat ettiği, eldeki davanın 31.10.2017 tarihinde 1 yıllık hakdüşürücü süreden sonra açıldığı anlaşılmakla tenkis talebinin hak düşürücü süre yönünden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir." şeklindeki gerekçe ile "Davacıların muris muvazaası nedeniyle tapu iptali ve tescil talebinin reddine, davacının tenkis talebinin hak düşürücü süre yönünden reddine" karar verilmiştir....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Asıl dava, ölünceye kadar bakma akdinden kaynaklanmakta olup, bakım yükümlülüğünün yerine getirildiği iddiasina dayalı mirasçılara karşı açılmış iptal-tescil isteğine; birleşen dava muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı .....'nın iptali, olmadığı takdirde tenkis isteğine ilişkindir. Mahkemece, asıl davanın kabulü ile muris adına kayıtlı taşınmazın davacı adına tesciline, birleşen davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı birleşen davacılar tarafından muvazaa olgusunun araştırılmadığına değinerek temyiz edilmiştir. Dosyada; 01.04.1974 tarih, 1/2 sayılı İçtihatları Birleştirme kararına konu muris muvazaası şartlarının değerlendirilmesi gerekir. Davanın açıklanan niteliğine göre hükmü temyizen inceleme görevi yürürlükte bulunan 1 . Hukuk Dairesinindir....

            muvazaası hukuki nedeninden kaynaklı tapu iptal ve tescil davasının ESASTAN REDDİNE, 2- Dava konusu Tekirdağ ili, Süleymanpaşa ilçesi, Husunlu Mahallesi, 175, 178, 650 ve 664 parsel sayılı taşınmazlar yönünden açılmış olan muris muvazaası nedeniyle taşınmazların davacıların miras hissesine düşen bedel tazmini ve 895 ile 896 parsel sayılı taşınmazlar yönünden muris muvazaası nedeniyle tapu iptal ve tescil talebine ilişkin açılmış olan dava yönünden, 22.05.1987 tarih ve 4/5 sayılı Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kararı gereğince murisin yaptığı temliki tasarruflardan zarar gören mirasçıların tenkis davası ile birlikte kademeli olarak veya tenkis davası açtıktan sonra ayrı bir dava ile muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptal ve tescil davası açabileceklerinin sabit olduğu, mahkememizin 2009/288 E....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL - TAZMİNAT - TENKİS Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, tazminat, tenkis davası sonunda, yerel mahkemece tapu iptali ve tescil isteğinin kabulüne, tazminat isteğinin reddine ilişkin olarak verilen karar davalılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali-tescil ve tazminat, olmazsa tenkis isteğine ilişkindir. Davacılar, ortak mirasbırakanları ...'nın 1232 ada 67 parseldeki 10 nolu bağımsız bölümünü satış yoluyla davalı oğlu ...'ya devrettiğini, yine 767 ada 19 parseldeki 13 nolu bağımsız bölümünü de dava dışı teyzesinin oğlu ...'a, ...'in de bilahare mirasbırakanın kızı dava dışı ...'ya, ...'...

              -KARAR- Asıl dava muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı pay oranında tazminat; birleştirilen dava ise muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı pay oranında tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tenkis isteğine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, temliklerin muvazaalı olduğu gerekçesiyle asıl ve birleştirilen davanın kabulüne karar verilmiş, asıl ve birleştirilen davada davalılar vekilinin istinafı üzerine Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince, 6100 sayılı HMK’nin 353/1.b.1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bilindiği üzere; 6100 sayılı HMK.'nın 362.maddesinde bölge adliye mahkemelerinin temyiz olunamayan kararları düzenlenmiş, 1/a bendinde de miktar veya değeri kırkbin Türk lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar" hükmüne yer verilmiş, 2020 yılı itibarıyla HMK.'nın 362/1-a bendinde belirtilen 40.000.00TL’lik kesinlik sınırı 72.070,00TL olarak uygulanmaya başlanmıştır....

                UYAP Entegrasyonu