Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı tarafın muris muvazaası ve taraf muvazaasına dayandığı, dosya kapsamı itibariyle muris muvazaası ve taraf muvazaası şartlarının oluşmadığı, davacının da bilgisi dahilinde davacı ve eşinin, bakım maaşını alabilmeleri için güvenilir olan davacının kaynı ...'e muris tarafından taşınmazın satış gösterilerek devredildiği, muris öldükten sonra davacı ve eşi ile davalının birlikte ...'den tapuyu geri istedikleri, ayrı ayrı üzerlerine devrin tapu dairesi tarafından yapılmaması ve sonradan anlaştıklarını ...'e söylemeleri üzerine bedelsiz olarak davalı üzerine taşınmazın devredildiği, devir işlemlerinde muvazaa olmadığı, inançlı işleme benzese de inançlı işlemin yazılı delil ile ispatı gerektiği ve davacı tarafından yazılı delil dosyaya sunulmadığı, yemin deliline de dayanılmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....

    Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat istemine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3.2.1. Bilindiği üzere, uygulamada ve öğretide "muris muvazaası" olarak tanımlanan muvazaa, niteliği itibariyle nispi (mevsuf-vasıflı) muvazaa türüdür. Söz konusu muvazaada mirasbırakan gerçekten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istemektedir. Ancak mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devretmektedir. Bu durumda, yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 1.4.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 706., Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 237....

      Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat istemine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3.2.1. Bilindiği üzere, uygulamada ve öğretide "muris muvazaası" olarak tanımlanan muvazaa, niteliği itibariyle nispi (mevsuf-vasıflı) muvazaa türüdür. Söz konusu muvazaada mirasbırakan gerçekten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istemektedir. Ancak mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devretmektedir. Bu durumda, yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 1.4.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 706., Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 237....

        Mahkemece, muris muvazaası çerçevesinde değerlendirme yapılarak pay devirlerinin muris muvazaası nedeniyle geçersiz olduğu gerekçe gösterilip davanın kabulüne karar verilmiştir. Hemen belirtilmelidir ki, kişisel hakkın devri niteliğindeki şirket hisselerinin devrinde muris muvazaasına ilişkin 01.04.1974 tarihli ve 1/2 sayılı İBK′nın uygulama yeri bulunmadığı kuşkusuzdur. Diğer taraftan, hâkim davacının bildirdiği maddi olaylar ve son istekle bağlı ise de, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 33. maddesi uyarınca, ileri sürülen maddi olaylarda hangi hukuki sebebe göre karar vereceğini tayin ve takdir etmek durumundadır. Başka bir anlatımla, maddi olgu ve olayları (vakıaları) bildirmek yanlara, bildirilen bu olay ve olgulara göre hukuki nitelendirmeyi yapmak, uyuşmazlığı çözüme ulaştıracak kanun hükmünü bulup uygulamak hakime aittir....

          nın akit tarihi olan 05/07/2007 tarihinde fiil ehliyetine haiz olduğu anlaşılmış, mahkemece muris muvazaası hukuksal nedeni bakımından ise ispatlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Bilindiği gibi muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı davalarda mirasbırakanın kastının açık bir şekilde saptanması gerekmektedir. Bu kapsamda temlikin mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla yapıldığını ispat külfeti 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 190. maddesi ile TMK'nun 6. maddesi gereğince davacı tarafa aittir. Ne var ki, davacı tanıkları mirasbırakanın iradesinin tereken mal kaçırmaya yönelik olduğuna ilişkin beyanda bulunmadıkları gibi, tanık beyanlarından murisin iradesinin yaşlılığı ve hastalığı sebebi ile kendisine baktırmak olduğu anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, ispat edilemeyen davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde kabul kararı verilmesi doğru değildir....

            ın 13.02.2012 tarihinde vefat ettiğini, muris ile davalının evli oldukları dönemde sık sık boşanma aşamasına geldiklerini, son olarak davalının 2006 yılının sonuna doğru açtığı boşanma davasında murisin tüm malvarlıklarına tedbir koydurduğunu, murisin davalının boşanma davasında almış bulunduğu tedbir kararının uygulamaya konulmasını önlemek amacı ile davaya konu kooperatif hissesini arkadaşı olan ... isimli şahsa bila bedel devir ettiğini, daha sonra şartlı barışmaya istinaden satış yapmış gibi göstererek davalıya 28.05.2007 tarihinde hissenin devir edildiğini, gerçekte bu devrin bir satış olmadığını müvekkilinden mal kaçırılmasının amaçlandığını, muris muvazaası olduğunu, murisin arzusu üzerine bila bedel devri yapılmış gibi gösterildiğini, ortada gerçekten bir ortaklık devir sözleşmesi olmadığını ileri sürerek, davalı adına kayıtlı bulunan taşınmazdaki hissenin muris muvazaası nedeniyle iptali ile hissesi oranında müvekkili adına tescilini bunun mümkün olmaması halinde ise tenkisini...

              un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal tescile ilişkindir. Davacı, muris annesinin dava konusu 1555 parseldeki ½ payını sağlığında davalı kardeşine muvazaalı olarak temlik ettiğini, tapunun iptali ile payı oranında adına tescilini talep etmiştir. Davalı, iddiaların doğru olmadığını, talebin zamanaşımına uğradığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, muvazaa iddiası kanıtlanamadığından davanın reddine karar verilmiştir. Dava dilekçesi içeriği ve iddianın ileri sürülüş biçiminden, davada muris muvazaası hukuksal nedenine dayanıldığı anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere; uygulamada ve öğretide "muris muvazaası" olarak tanımlanan muvazaa, niteliği itibariyle nisbi (mevsuf-vasıflı) muvazaa türüdür. Söz konusu muvazaada miras bırakan gerçekten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istemektedir....

                Dava, muris muvazaası, olmadığı takdirde TBK'nun 19.maddesinde düzenlenen muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal istemine ilişkindir. Mahkemece derdestlik nedeniyle davanın reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamı ve mevcut delil durumuna uygun düşmemektedir. Derdestlik itirazına konu Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/331 Esas 2010/341 Karar (bozmadan sonra 2012/515 Esas 2013/81 Karar) sayılı davasının davacılarının ..., ..., ... ve ... olduğu anılan davada ...'...

                  Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava ve birleştirilen davalar; muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal tescil ve tazminat isteklerine ilişkindir. Davacılar asıl ve birleştirilen davalarda; mirasbırakanları ...’nin maliki olduğu 729 ada 1 parsel sayılı taşınmazı davalı ... ve diğer davalıların murisi Meziyet’e satış suretiyle temlik ettiğini, temlikin mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek miras payları oranında iptal ve adlarına tesciline karar verilmesini istemişler, yargılama sırasında üçüncü kişilere temlik edilen taşınmazlar yönünden tazminat talebinde bulunmuşlardır. Davalılar, iddiaların doğru olmadığını, satışın gerçek olup satış bedelinin murise ödendiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuşlardır....

                    Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 15.03.2016 gün ve 2014/205 Esas - 2016/68 Karar sayılı hükmün onanmasına ilişkin olan 10.02.2020 gün ve 14682-756 sayılı kararın düzeltilmesi süresinde davacı vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir. Davacı, mirasbırakan babası ... ’ın 466 parsel sayılı taşınmazda bulunan payını davalı oğlu ... ’a bağış suretiyle temlik ettiğini, aynı taşınmaz hakkında mirasbırakanın kardeşleri tarafından muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak açılan ... 1.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2005/109 esas sayılı davasında temlikin muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verildiğini ve anılan kararın derecattan geçerek kesinleştiğini, kök mirasbırakanlar tarafından babası ... ’a yapılan temlikin iptaline karar verilmesi nedeniyle babası ......

                      UYAP Entegrasyonu