Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

çalışanlarına çalıştıkları pozisyonun gereklerine uygun olarak koruyucu ekipman ve kıyafetleri sağladığını, Meslek Hastalıkları Hastanesinden alınmış olan raporun kesin bir ifade ile söz konusu hastalığı meslek hastalığı olarak kabul etmediği ortadayken davacının hastalığının meslek hastalığı olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığını, davacı tarafın dava dilekçesinde işbu rahatsızlığın bir meslek hastalığı niteliğinde olduğundan bahsetmiş olsa da, işbu rahatsızlığın iş yerindeki çalışma koşullarından kaynaklanıp kaynaklanmadığı, işyerinde gerekli önlemlerin alınıp alınmamış olduğu, işbu hastalığın davacının davalı müvekkili şirket nezdinde çalıştığı dönem içerisinde oluşup oluşmadığı hususlarının araştırılmasını talep ettiklerini, davacının Ankara Meslek Hastalıkları Hastanesinden almış olduğu 03/03/2016 tarihli ve 2016/217 sayılı Sağlık Kurulu Raporunda tespit edilen hastalıkların mesleki hastalık olduğuna dair kesin bir kanaatlerinin mevcut olmadığını, müvekkili şirket tarafından tüm...

meslek hastalığını önlemek için alması gereken tüm tedbirleri aldığını, tüm işçiler için en kaliteli maskelerin alındığını ve bu maskelerin sıklıkla değiştirildiğini, havalandırmanın son derece modern koşullarla yapıldığını, işçilerin muayeneleri periyodik olarak yapılmış ve en ufak meslek hastalıgı tespitinde işçinin bölümünün değiştirildiğini, ve sürekli eğitimler verildiğini, -Kusur raporunda kaçınılmazlığın değerlendirilmediğini, -Meslek hastalığı işin niteliğine göre tekrarlanan sebepler veya işin yürütüm şartlarına göre ortaya çıkan hastalık, sakatlık veya ruhi arıza halleri olduğunu, kusur incelemesi yapılırken, meslek hastalığının bu özelliği esas alınmak suretiyle kusur oranı belirlemesinin yapılması gerektiğini, Y.10.HD.' nin 14.10.2008 gün ve 2008/12312 E., 2008/12715 K. sayılı kararı) -Meslek hastalığı yapıcı işyerlerinde çıkan tozu bastırmak için gerekli teknik tedbirleri almak ve işçi sağlığına ilişkin tıbbi kontrol mekanizmalarını kurmak ve bunları uygulamak durumunda...

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece; "Dava, (% 26,2- %10 ) % 16,2 fark meslek hastalığı malüliyeti nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir. Getirtilen belgelere göre davacının davalı iş yerinde çalıştığı ve meslek hastalığına musap olduğu, Kocatepe SSG Merkezinin raporuyla maluliyetin artma kaydıyla % 26,2 olarak belirlendiği ve sigortalının itirazı üzerine davacının maluliyet oranının değişmeksizin YSK'ca % 26,2 olduğuna kontrol muayenesi gerekmediğine oy birliği ile karar verildiği anlaşılmıştır. Maluliyet raporları arasında çelişki olmaması ve gerekçeli itiraz ileri sürülmemesi nedeniyle ATK dan rapor aldırılmamıştır. Dava konusu fark meslek hastalığı nedeniyle gelirinde artış olduğu tespit edilmiş, PSD istenmiş ve zarar hesabında dikkate alınmıştır....

"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, meslek hastalığı nedeniyle rucüan tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak ilamında belirtildiği şekilde, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....

    İLK DERECE MAHKEME KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama sonunda; " ....Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, kurum kayıtları, alınan kusura dair bilirkişi raporu, ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; sigortalı Sami Temirtaş'ın davalı TTK'ya ait işyerinde çalıştığı ve sonrasında meslek hastalığına yakalandığı, meslek hastalığı maluliyet oranının % 32,2 olduğu ancak meslek hastalığının zaman içerisinde ilerleme göstermesi nedeni ile sigortalının işten ayrılmış olduğu 1991 tarihindeki maluliyet oranının %11,71 olduğu, meslek hastalığı dolayısı ile sigortalıya davalı SGK tarafından gelir bağlandığı ve tedavi sürecinde masraf yapıldığı, meslek hastalığının meydana gelmesinde davalı TTK nın % 41,84 kusurlu olduğu ve sigortalının 1950 tarih doğumlu olması, maluliyet almış olduğu rapor tarihinin 2019 yılı olması nedeni ile meslek hastalığı sürekli iş göremezlik tarihinin tespit tarihinde ve gelir başlangıç tarihinde 60 yaşını tamamlamış olduğu, maluliyet oranının % 60 ın altında...

    Bu açıklamalar ışığında öncelikle Kurum’a müzekkere yazılarak davacının hastalığının meslek hastalığı olarak kabul edilmesi ve sürekli iş göremezlik oranının tespiti yönünde herhangi bir başvuruda bulunup bulunmadığının, başvurmuş ise Kurum’un davacının hastalığının meslek hastalığı olduğu yönünde bir karar verip vermediğinin, meslek hastalığı olduğu yönünde bir karar verilmiş ise sürekli iş göremezlik oranının tespit edilip edilmediğinin, edilmiş ise oranının sorulması ve alınacak cevabi yazılar ve eklerinin dosyaya eklenmesinden sonra gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, temyiz itirazlarının bu noksanlıklar giderilip dosya geldikten sonra incelenmesine, 13/09/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      İş kazası, meslek hastalığı ve hastalık, üçüncü bir kişinin kusuru nedeniyle meydana gelmişse, sigortalıya ve hak sahiplerine yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değerinin yarısı, zarara sebep olan üçüncü kişilere ve şayet kusuru varsa bunları çalıştıranlara rücu edilir. İş kazası, meslek hastalığı ve hastalık; kamu görevlileri, er ve erbaşlar ile kamu idareleri tarafından görevlendirilen diğer kişilerin vazifelerinin gereği olarak yaptıkları fiiller sonucu meydana gelmiş ise, bu fiillerden dolayı haklarında kesinleşmiş mahkumiyet kararı bulunanlar hariç olmak üzere, sigortalı veya hak sahiplerine yapılan ödemeler veya bağlanan gelirler için kurumuna veya ilgililere rücu edilmez....

        Davalı Vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; Davada zamanaşımı olduğunu, maluliyet tespitinin SGK tarafından tek taraflı yapıldığını, meslek hastalığı tespitlerinin 506 Sayılı Yasa hükümlerine uygun olmadığı gibi müvekkili kurum açısından da bağlayıcı olmadığını, meslek hastalığı oluşumunda müvekkili kurumun herhangi bir kusuru bulunmadığını, maddi tazminat hesabında PMF cetvelinin esas alınmaması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Birleşen dosyada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının meslek hastalığı sonucunda maddi ve manevi zararının meydana geldiğini, bu nedenle 25.374,66 TL maddi tazminat ile 20.000,00 Tl manevi tazminatın maluliyet tespit tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davlıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, meslek hastalığı sonucu maluliyetinden doğan manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. K A R A R Dava, meslek hastalığı nedeni ile sürekli iş göremezliğe uğrayan sigortalının manevi tazminat istemine ilişkindir....

          Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davada zaman aşımı olduğunu, maluliyet tespitinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından tek taraflı yapıldığını, meslek hastalığı tespitlerinin 506 sayılı Yasa hükümlerine uygun olmadığı gibi müvekkili Kurum açısından da bağlayıcı olmadığını, meslek hastalığı oluşumunda müvekkili Kurumun herhangi bir kusuru bulunmadığını, maddi tazminat hesabında PMF cetvelinin esas alınmaması gerektiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. II....

          UYAP Entegrasyonu